Okan hocanın lobisi olmadığı için çoğu kez de yerden yere vurulmuştur.

Bense aksine hocayı hep savundum ve hâlâ da savunuyorum.

Ama, hani derler ya amadan öncesinin pek anlamı yoktur diye.

Kopenhag – Galatasaray maçı Okan Buruk’a yazar.

Hocanın yaptığı değişiklikler nedense hep golden sonra geliyor.

Kopenhag maçında ikinci yarıya değişiklikle başlasa belki maçı da Galatasaray alır, yoluna devler liginde devam ederdi.

Benim görüşümü destekler nitelikte olan Galatasaray Spor Kulübü Divan Kurulu Üyesi Reşit Ömer Kükner de şu paylaşımı yapmıştı: “Okan Buruk’a tavsiyem maç kronometresine başlangıç santra vuruşlarından beş dakika önce bassın. Böylece oyuncu değişiklikleri öncesinde eli böğründe izlemez yenen golleri.” Ömer ağabey çok haklı. Okan Buruk kulübede biz de TV karşısında izledik golü.

Bu maçtan çıkarılacak çok ders var.

TÜM SPORSEVERLERİN ORTAK GÖRÜŞÜ: Mehmet Büyükekşi İSTİFA!

MKE Ankaragücü’nün Çaykur Rizespor maçı sonrasını yaşananları tekrar yazmaya gerek yoktur sanırım.

Türk futbol tarihinin belki de “en kara gecesi” yaşandı.

Bu yaşananlar bir anda olmadı, göstere göstere geldi.

Kulüp başkanlarının yaptığı açıklamalar, her maç sonrası saatlerce süren spor programları, orada konuşulanlar, taraftarı “gaza getiren” sözler derken bunlara hiçbir şekilde müdahale etmeyen TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi.

Özellikle maç sonrası yapılan spor programlarına sınırlama getirilmeli, ya da format değişmeli. Taraftarı etkileyen programlara izin verilmemeli. Maç özetleri yayınlanıp gerekirse program bitirilmeli.

Spor muhabirleri de kendine çeki düzen vermeli.

Hakeme saldırı sonrası herkes kınama metni yayınladı. Neredeyse tüm paylaşımlar birbirinin kopyasıydı. En mantıklı açıklamayı da Türkiye Spor Yazarları Derneği (TSYD) yaptı.

Buradan TSYD Başkanı Oğuz Tongsir ağabeye de sesleniyorum. Binlerce üyesi olan TSYD’nin başkanısınız.

Yıllardır medyada varsınız, bu işi çözerseniz siz çözersiniz.