Özel Haber: Adem Giden

İYİ Parti, Kadıköy meydanında “Anlat Hemşerim Dertleşelim” standı açtı, merak eden soluğu görevlilerin yanında aldı. Partinin genç ama siyasette tecrübeli Kadıköy İlçe Başkanı Avukat Alper Akdoğan, Kadıköy Gazetesi’ne özel açıklamalarda bulundu. “Dertleşme” yetmedi, vatandaşlar ile partililer her sohbetlerinde kucaklaştı. Objektiflerimize yansıyan bir kare ise, başarılı iletişimin hangi sonuçları doğurabileceğinin açık örneğiydi.

Karşılıklı fikir alışverişi, dertleşme diyaloglarının ağırlıkla geçtiği “Anlat Hemşerim Dertleşelim” programında yapılan sohbette görevliler ile püfür püfür esen deniz havası eşliğinde konuşan vatandaşlar, İYİ Parti’nin hedef ve stratejilerini sorguladı.

AKDOĞAN: KADIKÖY’Ü YÖNETENLERDE “METAL YORGUNLUĞU” OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM…

İYİ Parti Kadıköy İlçe Başkanı Av. Alper Akdoğan, Kadıköy Gazetesi’ne özel açıklamalarında şunları ifade etti;

Yaklaşık 20 gün önce partimiz tarafından Türkiye genelinde başlattığımız “Anlat Hemşerim Dertleşelim” programımızın Kadıköy ayağını gerçekleştiriyoruz. Vatandaşın uzun zamandır uzak kaldığı “yürekten sohbet kurumunu” buluşturmak istedik. Vatandaşlarımız neler düşünüyor; Politikadan sosyal günlük yaşama, tüm alanlarda neler duymak istiyorlar, bunları masaya yatırıyor, karşılıklı istişarelerde bulunuyoruz. Vatandaşlarımızı dinlemek maksatlı projemize katılım ve ilginin büyük olması sorumluluğumuzu daha da artırıyor, azmimizi kamçılıyor. Kadıköy’de Evlendirme Dairesi’nin karşısında, İŞ-KUR yanında parti binamızı açtık, “herkese çayımız” var diyoruz. Başta Kurucular Kurulu üyemiz Sayın Neslihan Seven olmak üzere il başkanlığımızdan da katılımlar ile sohbetlerimiz, oldukça verimli geçiyor.

Kadıköy’de siyaset değişim istiyor. Kadıköy, Türkiye’nin eğitim seviyesi en yüksek ilçesi, bundan dolayı da beklentiler de nispeten daha yüksek ama sorunları da her geçen gün artıyor ilçemizin… 25 yılı aşkın süredir yerle yönetim bir yorgunluk içinde, metal yorgunluğu bence! Heyecanlarını yitirmişler gibiler sanki, vatandaşlarla olan iletişim kanalları sağlıklı değil, kesik. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile de ilişkileri kötü olunca Kadıköylüler arada kalıyor, kaybeden vatandaş oluyor. Kadıköylülerin hakkı da tam olarak hak ettiği gibi korunmuyor.

2001 yılında Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde eğitimin başladığı dönemden bugüne Kadıköy’deki gelişmelere daha farklı bir pencereden bakabilme şansım oldu. Mezun oldum, serbest avukat olarak görevimi gerçekleştirdiğim süreçte ailemden gelen siyaset bağı nedeniyle de kendimi şehrim için sorumlu hissediyorum. “Hem alaylı, hem mektepli olmam, bir yandan da baba geleneği siyaset” söz konusu olunca her an Kadıköy’ü gözlemleyip yorumlamadan yapamıyorum.

Özellikle 2002 yılından sonra Türkiye’nin değişik bölgelerinde istenilenlerin seçilememesi söz konusu. İstanbul’un belli bölgelerinde gerçek anlamda politikalara oy verilmiyor, projeler yarışmıyor maalesef.

Bakın, güzellikler şehri Kadıköy artık hafriyat kamyonu kazalarıyla, kontrolsüzce büyüyen mekanların getirdiği sorunlarla, rant ile, vale terörü ve daha birçok sorun ile anar olduk. Bunların hepsini bir sistem ile, hukuk çerçevesinde düzenlemek zorundayız. Yakınarak nereye kadar?

Kadıköy Gazeteniz olarak son zamanlarda özellikle “Kadıköy’de turizm konuşulmuyor, bir çalışma görülmüyor” sorununu öne çıkarıyorsunuz. Evet, Kadıköy özelinde turizm ile ilgili bu zamana kadar nitelikli, ayakları yere basan bir proje göremedik, bu yapılabilir, zor mu? Kadıköy, İstanbul’un lokomotifi olacaktır.