Galatasaray “yine” adına yakışır bir şekilde tüm Türkiye’yi mutlu etti.
Türkiye’nin Avrupa’ya açılan belki de tek takımı olan anlı şanlı Galatasaray, minik taraftarlarının da “yine” okula mutlu gitmesini sağladı.
Eintracht Frankfurt faciasının ardından bu galibiyet havası Beşiktaş maçına da yansıyacaktır.
Yeri gelmişken de yazayım, Galatasaray için Beşiktaş maçları hiçbir zaman “derbi” olmadı.
Eski hakem Ahmet Çakar’ın da dediği gibi olsa olsa “derbicik” olur.
Sergen Yalçın’la biraz toparlanan Beşiktaş’ın Galatasaray karşısında pek şansı olduğunu da düşünmüyorum.
Sözde “derbi” özde “derbicik” bakalım nasıl sonuçlanacak.
Muslera’yı unuttuk bile
Galatasaray’ın artık Uğurcan Çakır’ı var.
Muslera sonrası ne olacak diye düşünürken, taraftar Muslera’yı çoktan unuttu bile.
Uğurcan Çakır, Alanya ve Liverpool maçlarında gösterdiği performansla Muslera’nın Galatasaray’daki ilk yıllarını anımsattı.
Sarı Kırmızılıların artık maç kazandıran, maçı tutan bir kalecesi var.
Uğurcan’ın bonservisi çok konuşulmuştu, oyuncu aldığı maaşı da sonuna kadar hak ediyor.