Bugün 15 Mart.. Dünya Tüketici Hakları Günü. Yani bugün dünyadaki tüm Tüketicilerin günü.
Tüketiciyi Koruma Derneği (TÜKODER) Merkez Yönetim Kurulu adına Genel Sekreter Onur Cingil tarafından yapılan açıklama da; “Güzel tabloları anlatmak, tüketici hakları konusunda yapılanlarla gurur duymak isterdik. Ama nafile… Söyleyecek tek bir sözümüz kaldı :
TÜ – KEN – DİK !
Türkiye’de 83 Milyon vatandaşın hepsi Tüketicidir. Yani sizler, yani bizler, hepimiz. Tüketiciyiz.
Ne yazık ki ülkemizde tüketicinin sadece ismi var, kendisi TÜ – KEN – Dİ !
Ekonomik kriz, içinde bulunduğumuz dar boğaz, siyasi ve ekonomik krizlerin bedeli hep tüketiciye ödetiliyor. Gün geçmiyor ki fahiş bir zam haberiyle daha uyanmayalım. Hatta biz uyuyorken yapılıyor zamlar. Vergilere yeni vergiler ekleniyor, pahalılığa çare bulmak bir yana ülkede her şeyin ne kadar güzel ve iyi, ne kadar normal olduğu anlatılıyor gözümüzün içine baka baka.
Ülkemizde krizle ilgili tweet atmak suç ama yolsuzluk yapmak serbest. Halkı dolandıranlar, kamu kaynaklarını, kamu mallarını, şehirleri, doğayı talan edenler değerli insan, tüketiciler değersiz.
Ülkede imtiyazlı bir kısım lüks içerisinde yaşayıp sofralarında ismini dahi bilmediğimiz yabancı meyveler bulundurup suyunu içerken, büyük bir kısım ise birbirine doğalgazı kaçta yaktığını soruyor ki fatura biraz az gelsin. Dünyanın en pahalı gazı, benzini, elektriği, arabası, doğalgazı, elektronik aleti ve gıda maddeleri bizim ülkemizde. Tüketici bu pahalılık ve kriz ortamı içerisinde ne yapacağını şaşırmış vaziyette, bir sarmal içinde debelenip duruyor.
Tüketicilere sürekli tasarruf yapmaktan bahsedenler kendi yaşamlarında lüksten, israftan, şatafattan vazgeçmiyorlar.
Tüketici ay sonunu zor getirirken, asgari ücrete yapılacak zam en asgaride tutulurken ve yapılan zam çok büyükmüş gibi açıklamalar yapılırken bir gecede milletvekili maaşları neredeyse iki katına çıkarılıyor.
Tüketicilerin haline baktığımızda faturalarla boğuşan, arabasına benzin koyabilmek için uğraşan, ayın sonunu nasıl getireceğini hesaplayan, hasta olmayı göze alarak doğalgazı olabildiğince az yakan, yediği gıdalar ve içeceklerin zehirli olduğu açıklamaları karşısında ne yapacağını şaşırmış insan profilleri görüyoruz.
Bütün Dünya’yı sarsan corona virüsünün ülkemizde olup olmadığını bile söylemekten kaçınan ve sonunda gece yarısı açıklamak durumunda kalan yetkililere ne zaman gerçekleri söyleyeceksiniz diye sormak istiyoruz. Virüsü fırsat bilip gıdalara, maske, dezenfektan, kolonya gibi maddelere fahiş zamlar yapanlardan hesap soracak ve bunları tüketicilere açıklayacak mısınız ? Virüsten korunma araçları olan maske, koruyucu jel ve eldiven gibi ürünlerin yerel yönetimler ile işbirliği yapılarak halka ücretsiz dağıtımını yapacakmısınız? Sağlık hizmetlerinin artık kamu hizmeti olarak verilmesi gerektiğini anlayabildikmi?
Yıllardır aynı şeyleri söylemekten ve yazmaktan BIKTIK. YETER ARTIK.. Tüketiciler sağmal inek değildir. Yasanın tüketicilere tanıdığı haklar vardır ve Anayasada da devlete tüketicileri koruma yükümlülüğü getirilmiştir. Biz yasal haklarımızı kullanmak ve Evrensel Tüketici Hakları kapsamında ucuz, güvenilir, kolay erişilebilir mal ve hizmetler satın almak istiyoruz. .
VE BUGÜN BURADAN BİZİ YÖNETENLERDEN TALEP EDİYORUZ!
-Zamlara bir son verin, temel ihtiyaç kalemlerde son yıllarda yapılan zamları geri çekin.
-Verginin vergisini alanlar artık ek vergiler konmasına son verin. Yat mazotundan, pırlantadan %0 vergi alınırken, temel gıdalardan vergi alınmasından vazgeçin.
-Tüketici yanlısı politikalar oluşturun, tüketicilerin örgütlenmesini engellemeyin, tüketicilere destek verin. UKOME’de ve tüketicinin bir taraf olduğu her alanda 83 milyon tüketicinin temsilcisi tüketici derneklerinin temsiliyet hakkını engellemeyin. Reklam kurulunda daha fazla tüketici temsilini sağlayın.
-Tüketici örgütleri başta olmak üzere dernekleri bitirmek ve insanları fişlemek için çıkarmaya çalıştığınız yasal düzenlemeden vazgeçin
– Şehirlerin, ormanların, koruların, dağların, ovaların, meraların, yaylaların talanına son verin.
-Suyumuzu özgür bırakın, suyumuzu zehirlemeyin.
-Tarım arazilerine göz dikmeyin. Bu ülke insanlarına kimyasal yedirmeyin. Küresel şirketleri, doların yeşilini değil halkı düşünün. Tohumlar da özgür kalsın, bu ülkenin insanlarını zehirlemeyin.
-Doğanın ekolojik dengesini değiştirecek, tüketicinin sağlık ve güvenliğini tehdit edecek, sağlık çevrede yaşam hakkını ortadan kaldıracak, bilim adamlarının karşı çıktığı, Kanal İstanbul projesinden vaz geçin.
-Sağlıklı bir çevrede yaşama haktır. İnsanların çevresini ve doğasını güzelleştirin, dönüşüm projelerinde tüketici yanlısı olun.
– Tüketici uyuşmazlıklarında tüketicileri korumaktan uzak, sözde eşitlik sağlanan bir alternatif çözüm yolu olarak gösterilen ARABULUCULUK uygulamasından vazgeçin, tüketicileri güçlü tekel ve kartellerin eline teslim etmeyin. Tüketicilerin kazanılmış hakkını arabulucu masasında pazarlık konusu yapmayın.
-Tüketicilerin bilinçlenmesi, örgütlenmesi, haklarını araması için çalışan tüketici dernek ve federasyonlarına devlet olarak destek verin, onlarla işbirliği halinde olun.
Değerli Tüketiciler… 83 Milyon Yurttaş olduğumuzu unutmayalım. Güç sizde. Tüketimden gelen gücümüzü kullanalım. Evresnel tüketici haklarımıza sahip çıkalım.
Bir dahaki sene bu gün bir isyan değil, bir bayram olsun; dileğimiz budur.
TÜKODER Genel Başkanı Aziz Koçal, yaptığı konuşmada;
“15 Mart Tüketici Haklarının korunması amacıyla Birleşmiş Milletler Kararı ile Dünya Tüketici Hakları günü ilan edilmiştir. Dünyada ve ülkemizde yasalar tek başına tüketicinin korunması için yeterli değildir. Tüketici bilincinin geliştirilmesi, önemlidir. Bunun içinde tüketici örgütlerinin güçlendirilmesi gerekmektedir. Tüketicinin bilinçlenmesi ve örgütlenmesi için Tükoder otuz yıldır emek eksenli hak mücadelesi vermektedir.
Tüketici bilincinin ne kadar önemli olduğunu corona virüsü konusunda da gördük. Bilinçsizce davranıp bir anda market raflarının boşalmasına yol açtık. Halbuki bilinçli tüketici ihtiyacı kadar alış veriş yaparak stokçulara, fiyat artışı na fırsat vermez, tüketimden gelen gücünü kullanır.
Corona virüsü halk sağlığını tehdit etmeye devam ediyor. Bu nedenle kamu kurum ve kuruluşlarında camilerde, AVM lerde, umumi tuvaletlerde, okullarda ve umuma açık yerlerde halkın kullanabileceği anti bakteriyel el temizleme jeli konulmalıdır.
Maske, kolunyağı, antibakteriyal jel gibi steril malzemeler den oluşan paketler, Merkezi hükümet ve belediyeler işbirliği ile evlere ücretsiz dağıtımının sağlanmasını talep ediyoruz.
Başkasının kullandığı elektriğin bedelini ödemek istemiyoruz, bu nedenle elektrik kayıp kaçak bedelinin faturalardan kaldırılması için yasal düzenlemenin acilen yapılmasını talep ediyoruz.
Elektrik doğalgaz su tüketicinin temel ihtiyacıdır. Asgari ücretli ve emeklilere indirimli fiyat uygulanmasını, Asgari ücretli ve emeklilerin yapılan zamlar karşısında eriyen maaşlarının yeniden artırılmasını talep ediyoruz” dedi.
İlgili Haberler
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) iştiraki Spor İstanbul tarafından organize edilen Türkiye İş Bankası 46. İstanbul Maratonu, bu yıl 3 Kasım Pazar günü koşulacak. 40 binin üzerinde kişinin katılması beklenen İstanbul Maratonu, sürdürülebilirlik ve bağış konusunda ilklere imza atacak. Giysi Kumbarası projesi ile sporcuların temiz ve kullanılabilir kıyafetleri yeniden hayat bulacak. 46. İstanbul Maratonu ayrıca en […]
Bitiyatro ve Nejat İşler’in (Meddah) ortak yapımcılığında Fil Rüyası, 11 Kasım’da Baba Sahne’de prömiyer yapıyor. Günsu Özkarar’ın Galata Perform’un eğitimleri sırasında yazdığı bu oyun, Sınırlar Ötesi Tiyatro 11. Yeni Metin Festivali’nde okuma tiyatrosu olarak gösterime sunuldu. Bir terapist ile danışanın seanslarında ortaya çıkan güven, sadakat ve aşk temaları çerçevesinde bilinçaltına bir yolculukla başlayan oyunda terapiyle […]
İngiliz Sömürüsü ve Zulmüne Karşı Efsanevi Bir Kahramanlık Destanı “İslam’ın Kılıcı” Türkiye’de Vizyona Giriyor: “İslam’ın Kılıcı”, 1 Kasım’da Türkiye sinemalarında izleyiciyle buluşuyor. Aksiyon ve macera dolu bu destansı film, cesur bir savaşçının İslam’ın kutsal değerlerini korumak ve İngiliz sömürüsüne son vermek için çıktığı nefes kesen mücadeleyi anlatıyor. Osmanlı’nın İngiliz sömürüsüne karşı desteğini de detaylı […]
Şair-yazar Ali Asker Barut’un Uzak Patikalar Şarkısı adıyla yeni kitabı yayımlandı. Pikaresk Yayınevi tarafından yayımlanan kitabı şair, “Sondan bir önceki şiirler” olarak değerlendiriyor. Yeni kitabında kederin, gamın sesini daha da yoğunlaştıran Tunceli doğumlu şair Ali Asker Barut, şiirini, çağıyla yüzleşen, çağıyla hesaplaşan bir çizgiye getirmiş durumda. Geçen yıllarda aynı yayınevinden Gam Divanında Keder Şiirleri ve […]