Ey! Milletim; oruç, ibadet, arınma, temizlenme, sevgi, huzur, güven, tövbe, rahmet, mağfiret ayı olan ramazan ve çok önemli bir seçim ayındayız.

Ya Allah’ın emirlerine, Kur’an’a, Peygamber Efendimize tabi olup, İslam’ın ramazanını yaşayarak dünyevi ve uhrevi cehennemden kurtulacaksın.

Ya da siyasi tarafgirliğinle, Allah’ı ve emirlerini terk edip, Allah’a ve İslam’a isyan edip siyasetin ve kalpleri siyaset, seçim hırsıyla çarpan siyasetçilerin ramazanını yaşayarak hem dünyanı, hem ahiretini cehenneme çevireceksin.

Evet, gerçekten hayatının en önemli, dünyevi ve uhrevi kaderini belirleyecek seçimini yaşıyorsun. Bu fırsat bir daha ele geçmez, safını belirle, tarafını seç.

Ya yalan söyleyerek, kendinden olmayana iftira atarak, hakaret ve küfür ederek, insanları aldatarak, gıybet, dedikodu yaparak, insanları susturmak için tehdit ederek, kin, nefret, fitne yayarak, kul hakkı yiyerek, geleceğini kullara bağlayıp şirke girerek, Allah’ın rızasını reddedip, Allah’a isyanı, Allah’a karşı gelmeyi seçeceksin,

Ya da bütün bu yanlışları, günahları, haramları elinin tersiyle itip siyasetçilere ve siyasetçilere kul, köle olmuş kişilere “artık yeter, Türk Milletine yaraşır şekilde insan gibi mücadele edin” demeyi seçeceksin. Karar senin, seçim senin seçimin.

Tabi ki hepimiz oy vereceğiz ve seçimimizi Allah’a isyan etmeden, kullara bel bağlamadan, kullardan medet ummadan Allah’a güvenerek, Allah’a inanarak, Allah’tan bekleyerek, parti ve lider değil vatan, millet, bayrak aşkıyla yapacağız.

Ve bizler Allah’ın dünyada taraf tutmadığını çalışana, emek verene, hakkıyla mücadele edene din, dil, ırk ayırımı yapmadan kapıları açtığını da unutmayacağız.

Unutmayınız ki; İnsanların cahili, ahmağı ve kötüsü ahiretini dünyası için satandır. Daha da cahili, ahmağı ve kötüsü ise ahiretini başkalarının dünyası için satandır. (Hz. Ömer)