Pers dilinde Katpakuk…

Yani Güzel atlar ülkesi anlamına geliyormuş. Burada atlar yetiştirilirmiş. Güzel atlar! Beyaz atlar… Tam 60 milyon yıl önce; Erciyes, Hasan Dağı ve Güllü dağ’ın püskürttüğü lav ve küllerin oluşturduğu yumuşak tabakaların milyonlarca yıl süresince; Yağmur ve rüzgârlar tarafından aşındırmalarıyla ortaya çıkmışlar. İnsan yerleşimi, Paleotik döneme kadar uzanıyor.

Burada Hititler yaşadığı zamanlardan çok sonra; Hıristiyanlığın en önemli merkezi olmuş. Evler kayalara oyulmuş. Kiliseler bölgeyi put perestlerin zulmünden kaçan Hıristiyanlar için sığınaklar haline getirmişler…

Yeraltı şehirleri kurulmuş. Saklanmak isteyenler yeraltı şehirlerinde saklanmışlar. Üstelik çok uzun zamanlar hiç dışarı çıkmadan burada yaşamışlar. Burada yaşayan insanlar kendilerini korumak için yeraltı şehirlerinde kusursuz bir savunma mekanizması oluşturmuş. Evler geçitlere bağlanan, taş sürgülerle kilitlenebilen, karanlık koridorları, bir labirent’i (dolambaç) andıran galerileri, kilerleri kiliseleri, ahırları olabilen yeraltı şehirlerinin sırrı bu gün bile tam olarak çözülmemiştir.

Sihirli dünyadır Kapadokya…

Şehre yaklaşırken uzaktan gördükleriniz sizi şaşırtır. Ne gördüğünüzü ya da neye benzettiğinizi bilemezsiniz. Bu konuda eğer bilgi sahibi de değilsiniz tümden yanmışsınızdır. Çünkü kendinize sorarsınız; Burası neresi? Ben neredeyim.

Haklısınız. Siz sihirli bir dünyaya adım attınız. Hani Alis Harikalar Diyarı vardı ya! Hepimiz ya kitabını okuduk, ya da birçok seferler çekilen filmlerini izledik. Harikalar diyarına Alis ile birlikte gittik. Burası da aynı öyle bir yer. Harikalar diyarı. Burada o kadar çok ayrıcalıklı özellikler vardır ki, şaşkınlığınız bir rakamıyla kalmaz, her gördüğünüzde rakamların sayısı artar.

Şarap

Şarap sonsuz hayat kaynağıdır, iç;
Gençlik sevincinin pınarıdır, iç;
Gamı yakar eritir ateş gibi,
Sağlık sularından şifalıdır, iç.
Can bir şaraptır, insan onun destisi;
Beden bir ney gibidir, kan o neyin sesi.
Hayyam, bilir misin nedir bu ölümü varlık:
Hayal fenerinde bir ışık pırıltısı.
Ömer Hayyam

Taş tabletlere yapılmış olan şarap tanrısı Dionysos, bir elinde haça benzer bir işaret diğer elinde ise şarap için üzümler… Ürgüp’te nereye giderseniz size şarap ikram ederler…

Dükkânlarda özellikle şarap ikramı çok ünlüdür. Çömlekçilikle de çok uğraşılır Ürgüp’te ve oralarda ikram yine şaraptır. Bakın nasıl farklı bir yer orası. Nerede hangi şehirde gittiğiniz yerlerde şarap ikram ederler ki! Burası sihirlidir demiştim. Peri bacalarını gördüğünüzde ne kadar şaşırırsanız şaşırın hiçbir peri bacası sizi yeraltı şehirlerine girdiğiniz ve oralarda gezdiğinizde gördükleriniz kadar şaşırtmaya başaramayacaktır. Yeraltı şehirlerine akıl, sır erdirmek ne mümkün.

Korkuyorsunuz. Sizlere yeraltı şehirlerini başka bir şekilde anlatmak istemedim. Kapadokya’nın internet sitesindeki bir yazıyı birebir aktardım ki, tam anlayabilesiniz… Yeraltı şehirleri Yeraltı şehri, Kapadokya bölgesinin en ilginç kültürel zenginliklerinden biri olan çeşitli büyüklükteki Yeraltı Yerleşimleri 150–200 civarındadır. Ancak 25.000 km² bir alanı kaplayan Kapadokya bölgesinin bütün kasaba ve köylerinde büyüklü ve küçüklü kaya yerleşimi bulunduğundan bu sayı daha da artabilir.

Bu kaya yerleşimlerinin büyük bir kısmı yumuşak volkanik tüfün aşağıya doğru derinlemesine oyulmasıyla inşa edilmişlerdir. Oyma esnasında oluşan alet izlerinden yapım teknikleri hakkında henüz yeterli bir bilgiye sahip değiliz.

“Neşeli insanlar; su kenarlarına gitsinler Eğlenmek isteyen insanlar; Dağlara çıksınlar Erdemli olmak isteyen insanlar ise mağaralara gitsinler;”

Demiş; Konfüçyüs!

Sizlere sıkça Taşlar kitabımdan söz edeceğim. Taşlardan söz ettiğimde de Kapadokya’yı anlatacağım.

Güzellikler sizinle olsun.

Nazan Şara Şatana