Sabah ömrün başlangıcıdır…

Günün erkeninde – Belkıs

Sabahı ben erken-lere benzetirim her şeyin erken-ine. Erken ve sabah belki garip belki olmaz, belki ‘hadi canım sende’ diyeceksiniz! Öyle ama ne yapabilirim ki, ben öncelere benzetirim günün erkenini…

Bu nelerin öncesi; Ömrün öncesi, günün öncesi, sevginin öncesi, geleceğin öncesi, başarının öncesi…

Saydıkça çok önceler,

Saydıkça çok sabahlar çıkacaktır buna eminim.

Ömrün sabahı kadar, yapılan işlerinde sabahları vardır…

Ben yeni bir sabaha imza attım. Üstelik bu imzamı kan kardeşim, sevgili dostum, can yoldaşım Belkıs Akkale ile yaptım. Ona ve bana, ortak bir şey verilmeliydi. İkimize bir ortaklık… Bu ne olabilirdi. O sanatçı – ben yazar…

Bu bir kitap olabilirdi, ben onun hayatını yazıyor olabilirdim…

Bu bizim ikimizin hayatında yeni bir sabah olabilirdi. Ben bunu çok istedim. Benim can dostum istemedi. Hiç gönüllü değildi.

“Çok zor be Nazey!”

“Zor değil. Sen anlatacaksın ben yazacağım.”

“İyide bu zor zaten… Çocukluğum, hayallerim, sanatım, eşim, oğlum ve tüm sevdiklerim. Birini atlarsam, birini eksik ya da fazla anlatırsam!”

“Bir şey olmaz ki, onlar seni biliyorlar, onlar senin yüreğini biliyorlar.”

“Öylemi diyorsun?”

“Evet. Bence günümüze yarın sabah günaydın diyelim. Günümüze sabah diyelim.”

“Günümüze sabah mı diyelim?”

“Diyelim.”

Dedik… Sabah uğurdur, sabah erkendir, sabah başlangıçtır. Allah utandırmasın.

Belkıs-Yağmur Şimdi Yağacak bana göre güzel bir kitap oldu. Bu sadece bir sanatçının sanatının anlatıldığı bir kitap değil, bu bir aile hikâyesi, yokluklarla, acılarla, mücadele ile geçen ömrün hikâyesi, bu sadece Belkıs’ın değil, Fatma’nın, Abdullah’ın aşk hikâyesi… Aşkı bilenlerin evlatlarına gösterdikleri anlayışın hikâyesi…

Birde çok önemli bir konuyu da işledim bu kitapta. Sami – Belkıs çok uzun yıllardır evliler. Peki, nasıl oluyor da dün tanışmış, bu gün âşık olmuş gibi yaşayabiliyorlar.

Ünlü bir sanatçı bu kadar mütevazı bir hayatı, bu kadar mutlu yaşarken bunu nasıl başarıyor?

Zorluklara göğüs gererken neler yapıyor?

Yağmurla dansı ne zaman nerede başlamış?

Hep gülen, sadece sahnede sanatçı olduğunu, sadece müzik yaptığında Türk Halk Müziğinin önemli bir sesi olduğunu biliyor ve bundan da asla taviz vermiyor. Onun ötesinde;

• Günün erkeninde; muhteşem kahvaltı hazırlıyor.
• Günün erkeninde; oğlunu ve eşini sevgiyle kahvaltıya çağırıyor.
• Günün erkeninde; sevdiklerini arar, seslerini duymak istiyor.
• Günün erkeninde; gazeteleri okuyor, televizyon izliyor.
• Günün erkeninde, yardımcısı ile birlikte ne yapması gerekiyorsa onu yapıyor.
• Günün erkeninde; güzel olanları hayatına alıyor.
• Güzel olayları, güzel insanları, güzel sesleri, güzel ahlaklıları, güzel sevenleri…
• Sevgiye gönül vermiş, sevgisiz yaşama inanmamış bir erken Belkıs Akkale…
• Hep şükretmiş.
• Hep inanmış. Hep başarmış…

Günün erkeninde dünyaya günaydın – hayırlı sabahlar demiş.

Belkıs-Belkıs kitabına da günün erkeninde günaydın dedi. Ben inanıyorum ki kitabın şansı çok olacak ve çok okuyucuya iletilecek.

Bende sizlere günün erkenini, güzel sabahları diliyorum…

Nazan Şara Şatana