Galatasaray’da 26 Mart’ta genel kurul yapılacak. Başkan Burak Elmas’ın ibra edilmeme durumu söz konusu. Gerçi bunca yaşanan ilginç olaylar ve kötü yönetim sonrası ibra edilmesi Galatasaray’a ihanet olur. Neden mi? Şöyle en son cereyan eden olaylardan geriye doğru sıralamak gerekirse: Barcelona maçında biletlerin Araplara ve kim olduğu belli olmayan kişilere satılıp, tribünlerin adeta deplasmana çevrilmesi. Statta ve localarda elini kolunu sallayan, ne hikmetse “Galatasaraylı olmayan” PR’cılar, danışmanlar. Işıtan Gün denen şahsın, kadınlar hakkındaki tweetlerine sessiz kalınması, geçiştirilmesi ve tüm tepkilere rağmen hâlâ görevde olması. Şeffaflıktan bahsedilip, futbolculara ödenen bazı maaşların bilinmemesi. “Bizim adımıza tüm açıklamaları Remzi Sanver” yapacak denilip, Remzi Sanver’in ortadan kaybolması. Sözde kurumsallığa önem verilecekti, bırakın kurumsallığı resmi hesaplardan Türkçe’yi katledip, takım isimlerinin yanlış yazılması. “Terim’in hakkını sonuna kadar TFF’ye karşı savunacağız” denilip, TFF’ye karşı hocanın kurban edilmesi. Fatih Terim için “uzun vadeli düşünüyoruz” denilip, 6. ayda hocanın yollanması. Yine aynı şekilde Rezan Epözdemir gibi iyi bir avukat ve iyi bir yöneticiyi 6. ayda kulüpten soğutup uzaklaştırılması. Kasa kolaylığı dediler ortada ne kasa var ne de para. Aslan Kart çıkartılacaktı ama bu proje de yalan oldu.
Son oynanan Gaziantep maçında takımın en iyi oyuncusu olan Kerem Aktürkoğlu’nun maruz kaldığı faul sonrası ayağının hali. Ve resmi hesaptan bu durumla ilgili yapılan komik bir açıklama.
Emin olun daha yazılacak o kadar çok şey var ki. Kısacası ve uzun lafın kısası Burak Elmas’ın ibra edilmesi Galatasaray’a ve Galatasaray’ın geleceğine ihanettir.
İlgili Haberler
Ah bu yıllar! Biri biter biri başlar… Bir de bakmışsın ki ömür biter. Çocukken yılların bir an önce geçmesini, beli bir yaşa gelince de yılların hiç geçmemesini isteriz. Tek derdimiz, tüm yaşanmışlıklara inat hep yaşamda kalmaktır. Yaşamak, yaşamak, hep yaşamak… Kim ne düşünürse düşünsün hayat acımasızdır. Bir bakmışsın yaşlanmışsındır. Zaman hızla gelir ve geçer… Ne […]
İyilik, genellikle kötülüğün (şerrin) karşıtı olarak kabul edilir. Ahlak, etik, din ve felsefe tarafından incelenir ve farklı şekillerde tanımlanır. İyilik, insanlığın var oluşu ile başlar ve tüm toplumsal değerlerin temel öğretisini oluşturur. Toplumun huzuru, neşesi, birliği, dirliği iyilik üzerine kurulur. İyiliğin karşıtı kötülüktür. Kötülük, iyiliğin düşmanıdır. İnsanoğlu kötülüğü hiç sevmez, kötülükten uzak durmak ister. Çünkü kötülük insana […]
Bu toplumun en büyük sorunlarından birisi de eğitimdir. Eğitimde bir türlü istenilen başarı yakalanamamaktadır. Nedeni de gayet açıktır: Gelenekçi eğitimde ısrar edilmektedir. Eğitim, usta-çırak ilişkisi ile yürütülmekte… Eskinin doğruları, doğru kabul edilmekte… Disiplin, dayak eğitimin temeli görülmekte… Not ve ceza öğretmenin en büyük silahı sanılmakta… “Zeki çocuklar eğitilmelidir” denilmekte. Başarısız, tembel, yaramaz çocuklar, sistem dışına […]
Malüm Beşiktaş kötü günlerden geçiyor. Son kazanılan Fenerbahçe derbisi her ne kadar Beşiktaş’a ilaç gibi geldi gözükse de durum hiç de öyle değil. Siyah-Beyazlılar yakın zamanda seçime gidecek. Şu ana kadar Hüseyin Yücel ve Serdal Adalı başkanlık için adaylığını açıkladı. Bu süreçte daha çok şeyler olacağa benziyor. Siz bu yazıyı okurken bile Beşiktaş’ta daha fazla gelişmeler olabilir. Bu arada Beşiktaş taraftarı haklı olarak […]