Halk inanışına göre dünyanın etrafını çevreleyen dağın adı.
Ben çocukken çok masal anlatırdım. Kardeşlerimin en büyüğü ben olunca, masal anlatma işide bana düşerdi. Severdimde aslında masal anlatmayı ve dinlemeyi. O zamanlar büyüklerimiz bizlere masal anlatırlardı. Ne güzel masallardı. Sonrasında bir çok masalları okur olduk. Özellikle Bimbir Gece Masalları benim zamanımda okunması gereken başucu kitaplarındandı. Orada bir çok güzelliklerden söz edilirdi. Peri kızlarından, krallardan, sultanlardan, prenslerden, zümrütü anka kuşundan ve Kaf Dağından.
Neydi bu Kaf Dağı?
Neden bu kadar önemliydi?
Zümrütten bir kaya düşünün. Yeşil zümrüt! Ne kadar güzel görülebileceğini tahayyül edebiliyor musunuz?
Eskiden, çok-çok eskilerde dünyanın etrafının zümrüt dağla çevrili olduğuna inanılırmış ve bu zümrüt dağın ismi de KAF DAĞI’ymış.
İşte benim masallarımdaki dağ!
Hani denilir ya; Kaf dağının arkası denilir.
Üstelik o zamanlar dünyanın düz düpedüz olduğuna inanılırmış. Şöyle düşünelim. Dünyanın etrafı denizle çevrili, haliyle deniz okyanus ve karanlık ve vahşi yani korkunç! Kaf Dağı o denizinde etrafını sarıyor! Gitmek mümkün değil, görmek ise hiç olası değil. Orada uzaklarda bir Kaf Dağı varmışyine masallara geldik ama inanın bu Kaf Dağı sadece masallarda da geçmiyormuş.
Yaptığım araştırmalarda bildiğiniz bir Kaf dağı var, üstelik çok önemli ve çok kutsal.
Kaf dağı her ne kadar dünyanın etrafını sarıyorsada, ona dağların anaları denilmesinin nedeni, alttan dünyanın diğer dağlarına bağlı olduğunmış. Yani yer altı damarları ile birbirine bağlılar.
Durun daha anlatacaklarım bitmedi. Bu kadarla zaten Kaf dağı anlatılamaz.
Bütün gizemler onda, sırlar başlıbaşına Kaf Dağında toplanmış.
Bir söylentiye görede Kaf Dağının arkasında cinler yaşarlarmış. Tehlikeli. Bir başka söylentiye geçelelim hemen; kuşların şahı vardır ya simürg kuşu oda o dağın arkasında yaşarmış.
Ayrıca; tanrı saraylarının orada olduğu da düşünülürmüş. Biz bunları ençokda Binbir gece masallarından biliriz.
Bu kadarla kalmıyor, Hintlilerde de buna benzer anlatılar varmış.
Onlarında bir çok medeniyetlerde bu dağdan söz edildiği gibi Hintlilerde söz ediyor ve bu dağa Lokaloka diyorlarmış.
En önemli kısma geliyorum şimdi. Kaf suresine. Vikipediden alıntı yapacağım. Bir hayli önemli çünkü…
Kaf Suresi (Arapça: سورة ق) Kur’an‘ın 50. suresidir.
Mekke‘de Allah tarafından Muhammed‘e Mürselat Suresi‘nden sonra indirildiğine inanılan sure 45 ayetten oluşur. Sure ismini ilk ayetin başındaki Kaf harfinden alır.
Kaf rivayetlere göre Dünyayı çevreleyen yeşil zümrütten bir dağın adıdır ve sureye başlarken Allah bu dağın adına ve Kur’an üzerine yemin etmektedir. Sure mistik tefsirlerde Kafdağı ile bağlantılanır.
Hergün bilgi hazinemize bir mücevher ekliyoruz.
Biz ne kadar zenginiz.
Şükürler olsun Yarabbim…
Nazan Şara Şatana