Üç gün içeride, beş gün dışarıda.
Dört gün içeride, altı gün dışarıda.
Nereye uyum sağlayacağımızı şaşırdık. Bünyemiz salaklaştı.
Karımla birlikte, kolonyamız elimizde Covid-19’u bekliyoruz.
Geldi, gelecek!
Arada bir kapıyı açıp, “Ooo kimler gelmemiş” deyip kapatıyoruz.
Dün de aynısını yapayım dedim, bıyıkları çıkmış bir kadınla yüz yüze geldim. Apartman görevlisi Cavid’e benzediği için kardeşi Cavidan zannettim. “Cavid niye gelmedi?” diye sorunca da, acı gerçeği öğrendim.
Meğer, karşımdaki kişi Cavid’in ta kendisiymiş. Virüsün daha çok erkeklere bulaştığını duyunca, kadın kılığına girmiş. Gülüştük…
Can sıkıntısından, feysbuk listemdeki arkadaşlarımı silip yeniden ekliyorum. Yeni gelen arkadaşlık isteklerini, 14 gün karantinada bekletmeyi ihmal etmiyorum.
Bekleyen derviş, durmadan yermiş.
Fit olalım derken, fil gibi olduk.
Tipimiz değişti, çakramız kapandı.
Üçüncü gözüm, göbek deliğim ile yer değiştirdi.
Saç sakal birbirine karışınca karım, “Umreden ne zaman döndün?” diye sormaya başladı.
7/24 birlikte olduğumuzu anlamak da çok zorlandım.
Televizyon karşısında malak gibi yatmaktan, nerdeyse yürümeyi unutacaktım ki, aklıma parlak bir fikir geldi.
Home ofis çalışan otobüs şoförleri gibi evin içerisinde gezmeye başladım. Karım da bana eşlik etti.
Çay molasını mutfakta verdik.
Çinli doktorlar, hastalarına çay ikram ediyormuş.
Çinli hastaları bilmiyorum ama, biz çay içmekten kabız olduk.
Sağlık bakanımızın talimatıyla, evde OHAL ilan etmeyi unutmadım tabii. Odalararası yolculuklarda bi sorun çıkmasın diye, seyahat belgelerimizi önceden hazırlamıştım.
Karım, “Nasıl olsa seyahat belgemiz var.
Mevlana’yı ziyaret edelim” diye tutturdu.
Habersiz gidilmez…
Aradım kendisini, “’Gel, ne olursan ol yine gel’ deyip duruyordun, gelelim mi?” diye sordum.
“Oturun oturduğunuz yerde” dedi.
Haklı…
Kaldık mı yine evde…
Havalar ısındı, dışarıda pırıl pırıl bir hava var.
Uzun bir aradan sonra, eşimle birlikte balkona çıkmaya karar verdik.
O da ne?
Diyojen, yan gelmiş yatıyor.
Yani güneşleniyor.
Yaşına duyduğum saygıdan dolayı, bir isteği olup olmadığını sordum.
“Sosyal mesafeye uy, başka ihsan istemem” demesin mi?
Aslında bunu söylemesine gerek yoktu.
Çünkü, leş gibi sarımsak kokuyordu.
İnsanın aklı almıyor, Covid-19’u sabunla öldürüyorsun ama ilacı yok.
Bu şerefsiz, sanki mezarcılara çalışıyor.
Şeytan diyor ki, “Covid-19 gitti, dışarıya çıkabilirsiniz” dediklerinde inadına çıkma…
Yazan; Ahmet Zeki Yeşil
İlgili Haberler
Kadıköy Belediyesi’nin atalık tohum üretimini korumak, desteklemek ve çoğaltmak amacıyla bu yıl 3.’sünü düzenlediği Kadıköy Tohum Takas Şenliği, 28 Nisan Pazar günü 12.00-17.00 saatleri arasında Selamiçeşme Özgürlük Parkı’nda gerçekleştirilecek. Ziyaretçilere atalık tohumların hediye edileceği şenlikte, 30’dan fazla üretici ve kooperatif de stant açacak. Dünyada olduğu gibi ülkemizde de sağlıklı gıdaya erişimin önündeki en büyük tehditlerden […]
Galataport İstanbul, inşaattan işletme dönemine uzanan çalışmalarında sergilediği çevre dostu yaklaşımla ödülleri arasına bir yenisini ekledi. Dünyadaki okyanus ve denizleri kurtarmayı hedefleyen BlueMissionMed Koordinasyon ve Destek Hareketi, Galataport İstanbul ekibinin faaliyetlerini “Çevreye Duyarlı Girişimci ve Kişilik” ödülüyle taçlandırdı. İstanbul’un dünyaya denizden açılan kapısı Galataport İstanbul, geniş ödül yelpazesine bir yenisini daha ekledi. İnovatif projeleri […]
BAŞKANI METLİ’DEN İLK TALİMATLAR: OKULLARA ÖĞRENCİ DOLAPLARI YAPILSIN, HER OKULDA YEMEKHANE OLSUN İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın 104’üncü yıldönümünde koltuğunu, ilkokul 3. sınıf öğrencisi Ali Selim Metli’ye devretti. Başkan Metli’nin ilk talimatları, “Bütün okullarda öğrenci dolapları yapılmasını istiyorum. Çünkü, çantalarımızı taşımakta zorlanıyoruz. Bir de okullarımızda yemekhaneler olmasını istiyoruz. Bize […]
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kentin farklı noktalarında gün boyu süren organizasyonlarla kutladı. Bu programların birçoğuna katılan ve 23 Nisan coşkusuna ortak olan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, bayramın finalini Üsküdar Meydanı’nı dolduran İstanbullularla birlikte yaptı. Eşi Dr. Dilek Kaya İmamoğlu’yla birlikte el ele sahneye çıkan İmamoğlu’na, 15 farklı ülkeden […]