สล็อต

betflix

SOSYAL MEDYA HESAPLARIMIZ

MOBİL UYGULAMALARIMIZ

Kadıköy Gazetesi

Paylaş
veya
aşağıdaki bağlantıyı paylaşın:
Anasayfa Genel Manşet

Canbolat, Filistin ambargosu e-ticaret ile aşılabilir?

Yayınlanma:
ABONE OL

E-ticaret uzmanı Ümit Canbolat, Türkiye’de e-ticaretin gidişatı, yapılan yanlışlar ve e-ticaret ile Filistin’e uygulanan ambargoyu kırabilmenin yolunu açıkladı.

 

e-ticaret konusunda yaklaşık 10 yıldır faaliyet gösteren www.kapida.com firmasının kurucu ve yöneticisi Ümit Canbolat, çok iddialı bir fikir beyan etti. Ümit Beyin iddiası dünyanın ilgi odağı, islam aleminin kanayan yarası olan Filistin’e hayat öpücüğü sağlayacak nitelikte;

Ne diyor Ümit Canbolat?  -Gelin dünyanın her yerinden alışveriş yapılabilen e-ticaret ile Filistin’e uygulanan ambargoyu kıralım!..

Filistin’e destek nasıl olacak?

İnternetten yapılan her alışverişte karşımıza çıkacak olan, “Bu üründen Filistin’de yaşayan kardeşine de göndermek ister misin? önerisine olumlu cevap vererek adım atmış olacağız.

Peki uygulaması nasıl olacak? Sanal alışveriş yani e-ticaret hakkında merak edilen bir çok konuya açıklık getiren güzel bir söyleşi gerçekleştirdik. Filistin’e destek konusunda uygulamanın nasıl olması gerektiğini söyleşinin sonunda açıkladı.

 

Soru: e-ticaret nedir, kaç yıldır İnternette satış yapmaktasınız?

Ümit Canbolat: E-Ticaret internet ortamında insanların belirli sistemler üzerinde gerçek ya da sanal ürünleri para karşılığında satın alması işlemidir. Kısaca tanımlayacak olursak e-ticarete, ticaretin elektronik versiyonudur diyebiliriz.

Elektronik ticaret veya “e-ticaret” anlam olarak genellikle internet üzerinde mal ve/veya hizmet satın alma hareketi olarak tanımlanmaktadır.

 

 

Firmamız 2004 yılı itibariyle kuruldu 2006 sonlarından itibaren kartuş toner şerit ve bilgisayar sarf malzemeleri satarak www.kapida.com üzerinde e-ticaret hayatımıza başladık.

 

Soru: İş tecrübeniz nedir acaba?

 

Ümit Canbolat: Çocukluğumdan beri birçok sektörde çalıştım garsonluk, aşçılık, temizlik firmalarında temizlikçilik, muhasebe, matbaa, grafikerlik, suşi bar açıp işletme, bilişim firmalarında teknik eleman, mum ticareti büyük marketlere satış pazarlama, Web site tasarım hizmetleri, notebook ve ana kart bileşenlerinin chipset tamiri, bilişim hizmetleri

 

Soru: E-ticarette yaklaşık 10 yıl olmuş bu süreçte istediğiniz büyüme ve iş hacmini yakalayabildiniz mi acaba?

 

Ümit Canbolat: Açıkçası cevabı kısa bir soru değil, ilk başladığımız zamanlarda pazar çok küçüktü bizde internet satışlarını çok önemsemiyorduk elimizde zaten hale hazırda olan bir müşteri portföyümüz ve iş hacmimiz vardı fırsat buldukça sitemize ürünler giriyor gelen aramaları da o kadar önemsemiyorduk. İlk başlarda site üzerinden müşterilerimiz ürün almak yerine bize telefon ediyor ürün var mı yok mu diye soruyor sonrasında havale Ya da kapıda ödeme ile satışı gerçekleştiriyorduk kargoculukta bu kadar gelişmemişti. O zamanki iş hacmimizde bu oran %1 lerde idi. Kredi kartı ile internet üzerinden satışımız % 0 dı Birkaç alışverişten sonra bize güvenen müşterilerimiz kredi kartı geçip geçmediğini soruyor bizde mail order yöntemiyle bu işlemleri gerçekleştiriyorduk her şey manuel idi.

 

Soru: Peki ya sonrasında neler oldu?

 

Ümit Canbolat: İlerleyen zamanlarda durum değişmeye pazar daralmaya başladı pc ve oem satışları düşmeye notebook pazarı büyümeye başladı stokta olan hdd işlemci ram ve kasa gibi pc parçaları elimizde beklemeye başladı. Notebook fiyatları ve markaların model çokluğundan dolayı elimizde fazla stok tutamamaya başladık zamanla iş hacmimiz düşmeye başladı ama sırf bize has bir durum değildi. Bu 2009 ve 2010 yıllarına kadar pc satışları dünyada düştü hatırlarsınız. Amerikan Pc Notebook Üreticisi Lenovo bile kaybettiği pazar payları ve düşük cirolardan kurtulmayı kendini Çinlilere satmakta bulmuş Amerika da yer yerinden oynamıştı hatta 2014 te Ibm ‘in sunucu kısmını bile satın almışlardı.

 

Devamında stok tuttuğumuz Notebooklarıda sitemize eklemeye başladık ama ters giden bir şeyler vardı. Bizim eklediğimiz ürünler google‘da bing‘de diğer arama motorlarında çıkana kadar o ürün piyasada kalmıyordu. Yavaş kalıyorduk, zamanla bizde hevesimizi yitirdik boşuna uğraştığımızı düşünüp ilgilenmemeye başladık. Bu zamanlarda yavaş yavaş iş internette satış portallarına kaymaya başladı insanlar ürünlerini bu sitelere ekliyor buradan satışlarını yapıyor belli bir vade sonunda da bu satış sitesinden paralarını alıyorlardı bizde buralarda ürünlerimizi koyup satmayı düşündük ve başladık.

Yaklaşık 1 yılı aşkın satış yaptık ama burada da istediğimiz olmuyordu çünkü yaptığınız ticaretten kafadan %10 komisyon alıyordu. Bu tarz yerler 100-Tl lik ürün maliyeti müşteriye 110Tl ye geliyordu ayrıca siz 110 deseniz aynı ürüne başka satıcı 105 diyordu diğeri 100 diyor iş fiyat rekabetine dönüşüyor kimse bu satışlardan para kazanamıyordu.

 

Fiyatı ucuz veren hep malı satıyordu ama karlılık yoktu bu tarz siteler artık stoğunuzdaki malı eritme noktasına dönmüştü kalite hizmet vb. Durumlar 2. plana itiliyor ilk bakılan şey fiyat oluyordu. Sizden ürünü alan kişi 1 ay sonra aynı siteye girip sizden ürünü almıyor kime denk gelirse alışverişini oradan yapıyordu. Bu yüzden kendi sitemize tekrar yöneldik ve sattığımız ürünleri ithalatçılardan kendi sitemize çekecek yöntemler arayıp bulduk bir anda sitemizde 10 binlerce ürün olmuştu çok güzel bir şeydi ama hesaplayamadığımız bir çok şey vardı. Artık telefonlarımız susmuyordu. Bankalarla anlaşmalarımızı yapıp pos cihazlarımızı sitemize bağlamıştık.

 

Kredi kartı ile insanlar sitemizden alışveriş yapıyordu işe yetişemiyorduk ama e-ticaretin zorlukları asıl şimdi başlıyordu. Aradan geçen 5-6 aydan sonra sitemizde farklı ürünlerde satmaya başladık. Çevremizdeki insanlar esnaflar üreticiler bizimde mallarımızı koyup satın diye bize geliyorlardı ve normal sattığımız ürünlerin yanı sıra oto aksesuarından parfüme elektrik malzemelerinden saate bebek ürünlerine kadar geniş bir ürün yelpazesine kavuşmuştuk satışlar artıyordu. Ancak ürün gamı bollaştıkça sıkıntılarda çoğalıyordu kargolar bankalar ürün iadeleri arızalar paketlemeler Tedarikçilerin ürünü 1 gün deyip 5 günde yollayamaması sonrasında ona zam geldi buna zam geldi vs. gibi birçok şeyle uğraşmaya başlamıştık beraberinde e-Ticaretle beraber yeni şeylere de şahit oluyorduk evet inanılmaz ama art niyetli tüketiciler.

 

Şöyle ki ürünleri alıp kullanıp iade eden tüketiciler ve bunu bilinçli şekilde yapıyorlardı. Epilasyon cihazı alıp kullanıp iade göndermeye çalışan mı dersiniz aldığı ürünü alıp kutunun içi boş çıktı diyen mi dersiniz kapıda ödemeli. Telefon siparişi verip kargocuya cüzdanımdan para getireyim deyip telefonla beraber arka camdan kaçıp kargocuyu dolandıranlar mı dersiniz beraberinde polis savcı mahkemelerle uğraşmalar mı dersiniz.

 

Tabi çok şeyler yaşadık beraberinde iyi şeylerde oluyordu bir pazar öğleni Rus bir turist bana bizim adresi soruyordu pasaj içinde ben burası deyince adam şaşırdı. Ne için arıyorsunuz deyince sitenizde matbaa mürekkepleri var onlar için geldim dedi. Şaşırıyor anlamaya çalışıyordum adam ta Rusya’dan sırf bunun için buraya Kartal’a gelmişti normalde o gün kapalıydık dükkan da 3 arkadaş sohbet için toplanmıştık. Herkes şoktaydı nasıl yani diyorduk. En sonunda durumu anlamıştık.

 

Adam Rusya’da bir seyahat firmasının Ceo suydu ve ülkesinde kaçak bilet olayının çok olduğunu bunun için yeni otobüs biletleri basmak istediklerini ve belli bir marka model boyanın yalnızca bu işi yaptığını söyledi. İnternette arayınca da yalnız biz çıkmıştık bu ürünle ilgili. Adam kartını adresini verdi boğazda 5 yıldızlı bir otelde kalıyordu. Ertesi gün arayıp tedarikçi firmamızla buluşturup satışı gerçekleştirdik. Diyeceksiniz ki bu nasıl oldu hiçbir şey tesadüf değildi Rus forum siteleri vb. Rus sitelerde sitemin tanıtımını yapan yazılar yazmıştım. Hiç bir emek boşa gitmiyordu e-Ticaret kolay değildi ama bu tarz olaylar bize şevk veriyordu. Sonrasında yavaş yavaş profosyönelleştiğimiz ürünleri satmaya ve belli ürünlere odaklanmaya başladık.

 

Geri dönüşü olmayan sürekli elimizde bulunan müşterilerin sürekli tükettiği ve tekrar isteyebileceği her zaman temin edebileceğimiz müşterimiz iade etse bile bunu biz ne yapacağız demiyeceğimiz en az arıza çıkaran kalitesine güvendiğimiz malları satmaya başladık ve gördük ki biz doğru yoldayız. Müşterilerimiz artık bizi yalnızca bir ürünle ilgili bilgi almak için Ya da cihazlarına uyumlu ürünleri bulmamız için arıyordu telefonlarımız sadece gerekli işler için çalıyor boşa zaman harcamıyorduk. Tabi zaman geçtikçe e-ticaret de gelişiyor yerinde durmuyordu google amca sürekli kendini yeniliyordu önce saçı başı düzgün olanları ana sayfaya koyuyor 3 ay sonra saça başa önem vermem artık kılık kıyafetine bakacağım diyordu aradan 5 ay geçiyor ben onu bunu bilmem ayakkabın temizse seni adamdan sayarım yoksa gerisi hikaye diyordu. Zamanla google amca bizi pes ettirdi çünkü algoritmaları sürekli değişiyordu bununla uğraşmak yerine artık işimize odaklandık ve sadece ürünlerimizi doğru girmeye güzel resimler koymaya ve ürünlerimizi en kısa zamanda müşterilerimize ulaştırmaya çalışıyorduk.

 

 

Soru: Evet e-Ticaret de bayağı tecrübe sahibi olmuşsunuz anladığım kadarıyla peki e-ticaretle uğraşan girmek isteyenlere neler tavsiye edersiniz neleri yapıp neleri yapmasınlar.

 

Ümit Canbolat: Çok güzel bir soru; öncelikle fiyat karşılaştırma sitelerinden uzak durmalılar çünkü tüketici fiyat karşılaştırma sitesine girip ürün adını yazınca en ucuz satandan alıyor. Sizden değil diyeceksiniz ki ben satıyorum evet satıyorsunuz ama müşteriniz inanınki sizin markanızın firmanızın adını bile bilmiyor. Faturaya bile bakmıyor diğer alışverişinde gene o siteye girecek ve gene o siteden alışveriş yapacak. Siz belki bir umut belki benim siteme girer bir dahaki sefer diye indirim kuponu koyacaksınız kendi kartınızı koyacaksınız ama nafile çünkü o müşteri sizin gerçek müşteriniz değildi ve hiçbir zamanda olmayacak çünkü malı oradan aldığını zannediyor.

 

İkincisi birçok alışveriş portalı var %8-10 komisyonla kredi kartlarına taksit imkanı sunan, firmalar üreticiler ürünlerini girip buralardan satıyorlar bununda onlara bir faydası yok mal satacağım diye daha ilk anda %10 komisyon gitti. Şu an Türkiye’deki hemen hemen tüm sektörlerdeki karlılık oranının %10 olduğunu düşününce bu işte bir yanlışlık var diyorsunuz siz ürünü temin edin faturalayın kargolayın arızasına bakın takibini yapın müşteri ile iletişim kurun ama karınızı başkası alsın. Peki ne yapacağız en önemli şey Google’ın her zaman dediği ama kimsenin dinlemediği (bizimde) uzman olduğunuz şeyi satın kendi sitenizde satın peki bankalar pos cihazları vs. nasıl yapacağız diyenleri duyuyorum artık.

 

Türkiye de ödeme sistemleri çok gelişti İyzico, Payu, İpara, Ptt E ödeme Sistemleri, Hepsipay gibi birçok ödeme sistemleri var ve bunları sitelerinize çok kısa bir süre içinde bağlıyorsunuz 10 tane bankayla ayrı ayrı uğraşmayın sadece kredi kartınızdan yapılan işlemlerden komisyon alıyorlar. Şimdi diyecekler ki e taksit oranları sıfır onlarda sıfır olan bir şey yok aslında kimse kimseye bedava bişey vermiyor sektörünüze göre kart taksit oranlarınız var o taksit oranlarını müşterinize sunun işine gelen kullanıcı kabul eder işine gelmeyen kabul etmez.

 

Diyeceksiniz ki ben pahalı kalırım piyasaya göre hayır aklınıza böyle Bir şey getirmeyin Siz zaten diğer sitelere %10 fazladan veriyordunuz. Demek ki o rakamlar sizi kurtarıyor fiyat ayarlamanızı buna göre yapın. Yani sitenizde müşterinize daha ucuza satıyorsunuz müşteri de bunun farkına varacak ve diğer alış verişlerinde de sizin sitenize girecek. Müşterilerinize kapıda ödeme imkanı sunun kredi kartı olmayan çok insan var hala veya firmasına ürün alıp peşin ödeyen çok firma var korkmayın. Arayıp siparişi müşterinize teyit edin güven sağladıysa kargo edin.

 

Üçüncüsü: e-Ticaret yapmak isteyenlere birçok firma paketler halinde ürünler satıyor o var bu var şu var bunda seo var. Bunda google çek var yok xml var vs. vs… Bunlar gözünüzü aldatmasın en düşük olandan başlayın. Orda yazılanların %5’ini bile kullanmayacaksınız. Tabi ki en güzeli kendi e-Ticaret sitenizi yapabilmenizdir ama onunda kendine göre zorlukları oluyor. Biz bile bilişim sektörü içindeyiz ama kendi altyapımızı bile yeni yeni yapabiliyoruz çok kolay bir iş değil yedek almalar sunucu hataları kod hataları posları bağlamak kargo vb. Şeyleri ayarlamak. Google’a sürekli reklam vermek faydalı Ya da zararlı diyemiyorum çünkü bulunduğunuz sektöre göre çok önem arz edebiliyor tek bir ürüne aylık 400-500 tl harcayıp tek bir ürün bile satamazken aylık 30-40 tl harcadığınız bir üründen yüzlerce satabilirsiniz. Bunun analizini kendiniz yapacaksınız paranızı bir anda yatırmak yerine küçük adımlarla ilerleyin unutmayın satış yaptığınız site bir bebek gibidir yavaş yavaş büyütebilirsiniz bir anda bebeğin koca bir adam olmasını beklemeyin beklentiniz düşük olsun normal ticaretinize devam edin ama bir eliniz hep internette olsun.

 

Dördüncüsü: Bütçenize uygun işler yapın bütçenizi aşan işler sizi artıya çıkarmaz tam aksine geriye götürür en ufak sıkıntıda tüm iş hayatınızı etkilenebilir. Stoklarınızı sırf interneti değil reel mağaza satışlarınızı da göz önünde bulundurarak tutun. Hem internet hem mağaza-dükkan satışınız sizi güçlendirir. E-ticaretin amacı zaten ulaşamayacağınız müşterilere ulaşmanızı sağlamaktır.

 

Beşincisi: Ticarette devam esasıdır. Satmakta olduğunuz ürünleri hep satmaya devam edin bir anda bu ürünü artık satmayacağım demeyin. Talep bitene kadar o üründen vazgeçmeyin talep varsa arzda olacaktır.

 

Altıncısı: Ürünü satmak için ürünü olduğundan farklı anlatıp müşterinizi farklı algılara yönlendirmeyin gerçek neyse onu anlatın başkaları o ürünü yalan söyleyerek Ya da açıklamalarına yalan yazarak satıyor olabilir merak etmeyin. O satıcı sadece kendini kandırıyor sonu belli. 2.kez müşteri ondan mal almayacak ürün denilenden farklı olunca; müşteri ilkinde yapacak bir şey yok diyecek ama ikinci alışverişinde başka seçenekler aramaya başlayacak.

 

Yedincisi: Sattığınız ürünün arkasında durun Garanti ve destek gibi konularda müşterilerinize yardımcı olun veya yardım alacağı yerlere yönlendirin, sizin iyi niyetli olduğunuzu anlasınlar. Elinizden gelen yardım varsa yapın. Ben sattım gitti demeyin. Sizin diğer satıcılardan farklı bir yeriniz olsun müşteriniz en azından bana yardım ediyorlar cevap veriyorlar diyebilsin. Sitenize insanların sizi arayıp ürün sorabilmesini telkin edecek bannerler ekleyin.

Kalitesinden emin olduğunuz ürünleri hep bildiğiniz malları satın unutmayın her malın bir alıcısı bir potansiyeli vardır.

 

Sekizincisi: Güven telkin edecek bir domain ismi yani internet adresi ismi seçin.

 

Dokuzuncusu: Doğru zamanda büyümeyi doğru zamanda küçülmeyi bilin her zaman büyüme olmaz.

 

Moderatör: E-Ticarette Türkiye’nin gidişini nasıl görüyorsunuz. Sektörde neler değişecek ya da değişmeli?

 

Ümit Canbolat: Türkiye çok merkez bir konumda ama maalesef biz bunu kullanamadık. Bugüne kadar Türkiye’de çok zengin yatırımcılar var ama E-Ticaret ile ilgili büyük bir hayali olan büyük bir işe imza atmak isteyeni henüz görmedim. Çok küçük yatırımlarla Türkiye’yi e-ticaret ile ithalatçı bir ülkeden ihraç eden bir ülke konumuna sokabiliriz. Türkiye tüm bölge ülkelere göre fiyat kalite hızlılık kargolama vb. Açılardan çok ilerde Avrupa’nın bile ilerisindeyiz bence bankacılık altyapımız müthiş kendi ödeme sistemlerimizi rahatlıkla geliştirebiliyoruz. İran’a kendi ödeme sistemlerimizi entegre ettik ki bu çok büyük bir başarıydı bence eğer gerekli altyapı çalışması yapılabilirse Türkiye ‘den bir amazon.com bir ebay.com bir alibaba.com bir aliexpress.com çıkabilir bu çok zor bir şey değil. Kurulacak alt yapı herkese iş imkanı ve iç piyasada daralan ürünleri Arap Ülkelerine ve Avrupa ülkelerine satışı kolaylaştırır; tekstilden mekanik ve motor sanayisine bir çok sektör inanılmaz gelişir yan sanayi parça üretiminde zaten uzmanız. Tek sorun bunu neden istemiyoruz.

 

Son kullanıcının Çin’den veya Amerika’dan verdiği sipariş 30-40 günden önce elinde olamıyor. Bizim Lojistik alt yapımız sağlam en geç 15 günde bölge ülkelerine teslimatı yapabiliriz. Türkiye’nin tekstilde geldiği nokta inanılmaz İtalya’ya 3 gün kaçma fırsatım olmuştu. Büyük alışveriş ve marka mağazalarını gezdim inceledim dediğim şey şu oldu hanım Türkiye cennetmiş.

 

Bizim fiyat kalite ve mağazacılığımız onların çok ilerisinde, artık yeni pazar biziz tek eksiğimiz kendimize inancımız. Biz hep fuarlarla iş gezileriyle Türkiye’ye iş getirmeye ihracat yapmaya, iş hacmimizi arttırmaya çalıştık artık bu yeni dünyanın farkına varıp bizimde biran önce dahil olmamız gerekiyor dünya e-Ticaretinde bizde varız diyebilmeliyiz. Bu süreçte Çin’in arkasındaki gücü bizimde iyi değerlendirip fırsata çevirmemiz gerekir Yüksek maliyetli marka vb. Ürünler yerine aynı kalitede Çin’in kendi markaları ile çalışıp ithalat rakamlarımızı düşürebilme şansımız çok yüksek.

Soru: E-ticaret sizce dünyaya nasıl yön verebiliyor?

Canbolat, sanal hayatı elinde tutan geleceği de elinde tutar.

Ümit Canbolat: Her şey bir önceki olayın sebebiyle sonuçlar doğurur. Büyüme olmadan küçülme küçülme olmadan da büyümeden bahsedilemez. Para yavaş yavaş sanallaştığına göre sanal hayatı elinde tutan geleceği de elinde tutar.

 

E-ticaret ile değişik sosyal projeler yapılandırılabilir önemli dernek ve kuruluşlara para aktarılabilir. Biz maalesef bunu yapamadık ebay veya amazonda.com’dan bir ürün alırken derki “1-$ (Dolar) Unicef’e bağış yapmaz mısınız!.. veya “1-$ (Dolar) Çevreci örgütlere bağış yapmaz mısınız!.. gibi ama bizde değişik şeyler yapabiliriz mesela.

 

O çocuklarında oyun oynamaya hakkı var…

İsrail 2016 Eylül ayında Filistin ile Uluslar Arası posta anlaşmasını imzaladı. Diyeceksiniz ki ne olacak bundan; çok şey olur bu anlaşmayla Filistin kendi postalarını İsrail devleti aracılık etmeden direkt olarak alabilecek ee sonra, sonrası şu Uluslar Arası Posta Anlaşması evrenseldir ve bu anlaşmayla taşınabilecek ürünler belirli kriterlerle belirtilmiştir. Posta ile kuru gıda oyuncak bozulmayacak. Yiyecek, kıyafet, mini elektronik oyun konsolları, avuç içi pi pc’ler vb. malzemelerin taşınmasında herhangi bir sıkıntı yoktur. O çocuklarında oyun oynamaya hakkı var… Sabredin anlatacağım…

 

Uygulanması gereken formül şöyle olmalı!

Filistin’de yardım isteyen çocuklar, anneler, hastalar, insanlar Türkiye’ye ad soyad ve adreslerini verecekler ve bunları devlet bir veri tabanında tutacak ve bunları değişik algoritmalarla farklı isim ve soy isimlere çevirecek kargolanırken tekrar doğru isimle gidicek. Daha sonra Posta anlaşmasına uygun olan ürünleri devlet açıklayacak ve Türkiye’deki internet siteleri bu ürünlerine uygun kodlamaları sitelerine yerleştirecek.

 

Bu ürünlerden birini satın aldığınızda “Filistin’de yaşayan Ayşe bebeğede 1 tane alıp onu sevindirmez misiniz” diyecek. Türk halkı cömerttir seve seve alır. Bunları devletimiz bir merkezde toplayıp ya da PTT’ye teslim ettirip PTT aracılığıyla Filistin’deki aileye ulaştırıcak. İsrail yönetiminin de bu konuda ılımlı bir tavır içinde olacağını düşünüyorum zira böyle bir şeye karşı çıkmak tüm dünyanın gözü önünde onları çok kötü bir duruma düşürür ki zaten Uluslar arası Posta Anlaşmasını onlarda imzaladılar.

 

Posta alıp vermek evrensel bir insanlık hakkıdır. Tabi PTT’den Filistin’e gönderi sorduğumda 2 kg ya kadar 70 ₺ gibi bir ücret istiyorlar eğer bu sistemi kuracaksak PTT nin bedava kargo veya cüzi bir rakam alması gerekirki istenilen yardım miktarı çoğalabilsin…

 

Sonrasını siz düşünün o mutlu çocukları insanları. Devlet büyüklerimizin bu konunun üstünde durmaları çok önemli bu yolla çok büyük mesafeler kat edilebilir bu projeyi daha sonrasında Tüm yardıma ihtiyacı olan bölgeler içinde yapabiliriz. Tabi ki tüm T.C. Vatandaşları Filistin’deki kardeşlerine normal Posta yoluyla da istediğini gönderebilme hakkına sahip…

 

Uluslar arası Posta Anlaşması ile İlgili linkler aşağıdadır.

 

http://www.milliyet.com.tr/israil-ile-filistin-anlasma-dunya-2306434/

 

http://www.nkfu.com/dunya-posta-birligi-nedir-uye-ulkeler/

 

https://www.cnnturk.com/ekonomi/turkiye/pttden-filistin-hamlesi 

Röportaj; Kenan Gülerci

İlgili Haberler

Belediye
30 Ekim 2024
46. İstanbul Maratonu, bu yıl 3 Kasım Pazar günü koşulacak

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) iştiraki Spor İstanbul tarafından organize edilen Türkiye İş Bankası 46. İstanbul Maratonu, bu yıl 3 Kasım Pazar günü koşulacak. 40 binin üzerinde kişinin katılması beklenen İstanbul Maratonu, sürdürülebilirlik ve bağış konusunda ilklere imza atacak. Giysi Kumbarası projesi ile sporcuların temiz ve kullanılabilir kıyafetleri yeniden hayat bulacak. 46. İstanbul Maratonu ayrıca en […]

KADIKÖY’DE CUMHURİYET YÜRÜYÜŞÜ YAPILDI

Cumhuriyetin ilanının 101’inci yıl dönümünde kutlamaların İstanbul’daki merkezi bu yıl da Kadıköy oldu.  Bağdat Caddesi’nde yapılan Büyük Cumhuriyet Yürüyüşü’ne yüz binlerce kişi katıldı. Yürüyüş sonunda konuşan Kadıköy Belediye Başkanı Mesut Kösedağı “Cumhuriyet bu ülkenin evlatlarının en büyük ve en kıymetli mirasıdır. Bu mirasa sonsuza kadar sahip çıkacağız” dedi Bağdat Caddesi’nde düzenlenen Cumhuriyet yürüyüşleri ile her […]

Etkinlikler
30 Ekim 2024
Günsu Özkarar’ın yazdığı, Fil Rüyası, 11 Kasım’da Baba Sahne’de prömiyer yapıyor

Bitiyatro ve Nejat İşler’in (Meddah) ortak yapımcılığında Fil Rüyası, 11 Kasım’da Baba Sahne’de prömiyer yapıyor. Günsu Özkarar’ın Galata Perform’un eğitimleri sırasında yazdığı bu oyun, Sınırlar Ötesi Tiyatro 11. Yeni Metin Festivali’nde okuma tiyatrosu olarak gösterime sunuldu. Bir terapist ile danışanın seanslarında ortaya çıkan güven, sadakat ve aşk temaları çerçevesinde bilinçaltına bir yolculukla başlayan oyunda terapiyle […]

Etkinlikler
28 Ekim 2024
İSLAMIN KILICI TÜRKİYE’DE VİZYONA GİRİYOR

İngiliz Sömürüsü ve Zulmüne Karşı Efsanevi Bir Kahramanlık Destanı “İslam’ın Kılıcı” Türkiye’de Vizyona Giriyor:  “İslam’ın Kılıcı”, 1 Kasım’da Türkiye sinemalarında izleyiciyle buluşuyor. Aksiyon ve macera dolu bu destansı film, cesur bir savaşçının İslam’ın kutsal değerlerini korumak ve İngiliz sömürüsüne son vermek için çıktığı nefes kesen mücadeleyi anlatıyor.   İLGİLİ HABER Küçükkaptan, Cumhuriyet Bayramı’nda herkesi Çamlıca […]