Kadıköy Belediyesi’nde bomba etkisi yaratacak şok açıklamalar!

Özel Röportaj: Adem Giden

Kadıköy Gazetesi olarak toplumun tüm kesimlerini misafir ettiğimiz “Kadıköy Konuşuyor” yazı dizimizin yeni konuğu, aynı zamanda hem İstanbul Büyükşehir Belediyesi, hem de Kadıköy Belediyesi’nin meclis üyesi Ömer Şahan…

Kadıköy Belediyesi Meclisi’nde grup başkanvekili olarak muhalefet, İBB’de de iktidar kanadında olan Ömer Şahan, iki kurum arasında köprü vazifesi de görerek Kadıköy’de devasa yatırımların karara alınması, hayata geçirilmesi sürecinde etkin rol oynuyor. İlçede muhalafet kanadından İBB’de temsil eden tek meclis üyesi olması yönüyle ayrı bir önem taşıyan Şahan, dobra dobra açıklamaları ile Kadıköy Belediyesi yönetimini hem övdü, hem de genel olarak oldukça sert açıklamalar ile “dövdü.”

Yazımız oldukça uzun olması nedeniyle giriş kısmını kısa tutuyoruz. Demokrasinin ve objektifliğin gereği, mevcut açıklamalara yanıt verilmesi istenmesi halinde eksiksiz olarak okurlarımız ile paylaşacağız. Kadıköylüyseniz, Kadıköy’den bir parça taşıyorsanız, yolunuz Kadıköy’den geçiyorsa ya da Kadıköy’e bir katkı sağlamak istiyorsanız, mutlaka kendinizden bir ayrıntı bulacağınız, hak vereceğiniz ya da olumsuz eleştireceğiniz açıklamaların detayları şöyle…

• Kadıköy, sizin için neyi anlam ifade ediyor?

Kadıköy özlemin, hasretin, sevginin, birçok anının birleştiği yaşam yerinden ziyade hayatımın içerisinde geçtiği, nefes aldığını her saniye hissettiğim evim. Eğitim hayatımın yanı sıra 18 yıldır Kadıköy’deyim, Marmara Üniversitesi’ni bitirdim. Evimiz burada, yine Kadıköy’de evlendik çocuklarımız burada oldu. İşyerlerimizi burada kurduk, birçok ilki Kadıköy’de yaşadık. Kadıköy benim için hayatın ta kendisidir.

• Hem İBB, hem de Kadıköy Belediyesi’ndeki meclis üyeliği görevi ile birlikte hayatınızda neler değişti?

Kadıköy’de muhalefet konumundayız ama bir model ortaya koyuyoruz, yani muhalefet tarzımız var. İBB’ye gidince de iktidardayız, roller otomatik olarak değişiyor. Bu ikisini bir arada yaşamak, şahsımla ilgili ciddi tecrübeleri getirdi diyebilirim. Ama nedense yüzde yüz haklı olduğumuz konuları bazıları yazmıyor, üstünü kapatıyorlar. İBB’de Kadıköy’ü temsil eden tek meclis üyesi olmak, İBB ve Kadıköy Belediyesi arasında sağlıklı bir iletişimi sağlama görevini veriyor. Gerçekten zor bir görev. 4 yıl içerisinde altında imzamızın bulunduğu birçok konu var ve her an takibinde olmak zorundayız.

• CHP’nin İstanbul’da kalesi konumundaki Kadıköy’de muhalefet kanadında olmak, sizin için neler getiriyor?

Burada şahsım hem de parti için şöyle avantajı var.  CHP’nin İstanbul’da sayı olarak en çok oy aldığı yerden bahsediyoruz. Kadıköy, Türkiye’de Çankaya’dan sonra CHP’nin en çok oy aldığı ikinci yerdir ama kimse “CHP, Kadıköy’de örnek bir belediyedir” diyemez. Bakın, Ak Parti’nin yerel yönetimlerde bir anlayışı ve modeli vardır. Sayın Cumhurbaşkanımız 1994 yılından itibaren, partisini kurmasının ardından 2004 yılı itibariyle belediyecilik modelini fiili olarak ortaya koyuyor. Bugün Ak Parti’nin marka belediye var, daha düne kadar köy olan yerlerdi. Sancaktepe’ye, Ümraniye’ye bir bakın, nereden nereye geldi. CHP’nin en çok oy aldığı ve marka olması gereken İstanbul’un en eski yerlerinden bahsediyoruz. İbrahimağa, Caferağa, Osmanağa, hepsi Osmanlı’dan bugüne kaldı. İstanbul’un en eski belediyelerinden Kadıköy, CHP ile bir marka yönetim ortaya koyamamıştır. Seçmenden aldığı iradeyi doğru bir şekilde tecelli ettiremiyor.

• Elbette kahkahalar da oldu ama, genel olarak Kadıköy Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu ile bir hayli ters düştüğünüz ciddi klasik meclis tartışmaları da sıklıkla yaşadınız. Şöyle bir geriye baktığınızda, Başkan Nuhoğlu ve ekibinin özellikle hangi konularda hata yaptığını, hangi çalışmaları ile de faydalı olabildiğini düşünüyorsunuz?

Bakın, Aykurt Bey belediye başkanı olduğunda kendisini öncesinde tanımazdım, hukukum da, önyargılarımız da yoktu. İlk meclis toplantımızda şunu söyledim, “Kim ola bu sırha mazhar, dünyaya bırakır ölmez bir eser…” Ben Aykurt Bey’e dedim ki, “sizin kalıcı eserler kazandırma noktasında yaptığınız her iyi işin altında Ak Parti olarak imza atacağız ama yanlışları, eksikleri de eleştireceğiz…”

Kadıköy halkının parasıyla Türkiye’nin değişik illerinde “kardeş belediyelere” yardım yapıyorlar. Bingöl Yayladere’ye taziye evi yapılsın diye yaklaşık 2 Milyon TL para gönderiyorsunuz, Adalar Belediyesi’ne vb yerlere de gönderiyorsunuz. Halkı kutuplaştıracak sözde çalışmalar yapıyorsunuz, kadınlar gününde hiç alakası olmayan afişler astırıyorsunuz. Vatandaşın temel sorunlarına kalıcı bir tane çözüm üretememişsiniz. İstanbul’un en güçlü bütçeli belediyesini yönetiyorsunuz. Bir yerel yönetim modeliniz yok, kentsel yenileme modeli ortaya koyamadınız. Kadıköy bugün, insanların illet ettiği, yaşamaktan kaçtığı şehir haline dönüştü. Ama ruhu güzel, bunu koruyacağız, İnşallah bedenini de kurtaracağız. Bakın caddelere sokaklara, her taraf işgal altında. Nazım Hikmet Kültür Merkezi’ne giderken oradaki sanatçıları kaldırsınız, her yer kafelerle dolu… Bunun gibi daha söylenecek o kadar çok şey var ki ne zamanımız, ne de sayfalar yetmez. Tüm bu olumsuzlukları alt alta yazınca, Kadıköy Belediyesi’nin başarısız olduğunu göreceksiniz. Biz Aykurt Bey’e şahsi olarak yaklaşmıyoruz, bence de şahsi olarak iyi biridir. Ama parti bütünlüğünün getirdikleri, Kadıköy’den çok şeyler götürüyor maalesef! Biz hep destek olmak istedik ve olacağız da. Kadıköy halkı için yararlı bir şey yapılacağında hep destek olduk, İBB’de Kadıköy’e yatırımlar için gayret gösteriyoruz. Aykurt Bey, aynı gayreti göstermiyor, CHP’li arkadaşlar da göstermiyor ne yazık ki…

Bu yaklaşım modeli, CHP’ye kaybettiriyor. Yanlışları çok ama, doğrularını da inkar edemeyiz. Bazı tarihi binaları satın alıp restora ettirdiler, Kadıköy halkına kazandırdılar, biz de el kaldırıp onayladık mecliste, bunlar çok önemli. Yine Kadıköy Belediyesi, Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okulların eksiklerini gideriyor, tadilatlarını yaptırıyor. Selami Bey döneminde yoktu bu çalışmalar, bunları Aykurt Bey ile ekibi yaptı. “CHP’li belediyesiniz size güvenmiyoruz” demedik, destek verdik. Ancak bunlar diğer belediyeler ile kıyaslandığında çok rutin ve olağan çalışmalar, zaten yapılması gerekiyor. Ortaya marka çalışmalar koyamadılar.

Bingöl’ün Yayladere ilçesine taziye evi yapılması için Kadıköylülerin yaklaşık 2 Milyon TL parasını aktardılar. Orada da süreci ajite ettiler, yanlış anlaşıldık. “Kadıköy’e kalıcı eserler yapmadan, sıkıntılar çözülmeden ilçemizin bütçesini dışarıya harcamak doğru değil” dedik ama yanlış yere çektiler. Varsın çeksinler, diyorum ki; “Kadıköy’ün çözülmesi gereken çok ama çok sorunları var…” Çözelim, tabi ki Bingöl de bizim.

• Kurbağalıdere’nin ıslah çalışmalarında yüzde 90 yol alındı. Peki çalışmalar, neden bu kadar uzadı? Bu süreç, maliyeti ne kadar etkiledi?

Doğru analiz etmeli. Kurbağalıdere nedir? Birileri için Yoğurtçu Parkı’nın yanındaki 500 metre alanda kokudan ibarettir. Kurbağalıdere, 29 km dere yatağı olan, kolları ile yaklaşık 60 km’lik çok geniş alanı kapsıyor. CHP, döneminde “direkt arıtmadan geçmeden denize bağlayalım”  diyen zihniyetti. İBB’den Kurbağalıdere ıslah çalımaları çıktığında CHP, engellemek için red oyu verdi. İnanabiliyor musunuz, Kadıköylüler kurtulacak, doğa kurtulacak, CHP buna red oyu veriyor. Skandal ötesi bir durum! Buna rağmen 2013 yılında başladık ve 5 yılda bitirmek üzereyiz. Kolay değil, 300 metrelik bir alandan bahsetmiyoruz, bunu pasivize etmeye çalışanlar sadece Kadıköy’deki birkaç yüz metre alanı servis edip duruyor. Halbuki Kurbağalıdere’nin ıslahı, inanın Haliç’ten de zor belki… Islah sırasında doğa olayları, sel basmaları, kolektörler, ön artırma tesisleri, ileri arıtma tesisleri derken başlı başına çok büyük bir çalışma. Doğayla mücadele ediyoruz, bir yandan da hukuki zemin… Anadolu Yakası’nda Ümraniye, Ataşehir, Üsküdar ve Kadıköy’ü içine alan geniş kapsamlı bir çalışma bu. Artık hiçbir çöp Marmara Denizi’ne akmayacak, son olarak Moda’daki ileri arıtma tesisinden geçerek temiz su özelliği ile denize karışacak. Toplamda bugüne kadar 198 Milyon TL para harcadık ve ayırdığımız bütçe 400 Milyon TL. Yani, bazı dünya ülkelerinin yıllık bütçesi kadar bir para ile Kurbağalıdere’yi ıslah edebiliyoruz. Beraberinde çevresinde de düzenlemeler yapıyoruz, köprülerinden parklarına kadar…

• İBB ile Kadıköy Belediyesi arasındaki sıkıntıların temelinde, partilerin tezat olması mı yatıyor?

İletişim hatası var. CHP ve Aykurt Nuhoğlu, İstanbul’daki diğer sorunlara gösterdikleri hassasiyeti, tırnak içinde söylüyorum “Kadıköy halkının sorunlarını çözüm için İBB’ye taşımaya gösterseler, hiçbir problem kalmaz.” Kadıköy Belediyesi’nin iletişim problemi ve yöneticilerinin de davranış, yaklaşım sorunu var.

• İBB, Kadıköy’e son yıllarda ne kadar yatırım yaptı ve bu yatırımların diğer ilçeler ile kıyaslaması nedir?

Merkezi hükümeti saymıyorum, bizzat İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Kadıköy’e kazandırdığı yatırım miktarı 2,5 Milyar TL’dir. İstanbul’da 39 ilçeye yapılan yatırımlarda ilk 10 içerisinde yer alıyor Kadıköy. 39 ilçeyi alt alta koyalım, Ak Parti’nin aldığı oy oranı sondan üçüncüdür Kadıköy’de ama ilçemiz yatırımda ilk 10 içerisindedir. Bunun nedeni, İstanbul’un tamamına eşit hizmet üretme politikasıdır ve nerede sorun varsa, çözülmesi için gayret sarf ediyoruz. Bu yatırımlarımız devam ediyor ve edecek. Kadıköy Belediyesi 2018 yılı Fen İşleri’nin kalıcı eserler dediğimiz sermaye giderlerine ayırdığı pay 10 Milyon TL’dir. İBB’nin sadece son birkaç ayda Kadıköy Rıhtım’da iskele düzenlemesine ayırdığı para ise 20 Milyon TL’dir, varsın diğerlerini sayarsak saatlerce kalkamayız masadan. Kadıköy’e büyük yatırımlar yapıyoruz, aşk ile… Çok iş az reklam olunca, bunu da fırsat biliyorlar.

• Bağdat Caddesi ne yazık ki çok kan kaybediyor. İBB olarak bu konuda eylem planlarınız var mı? Dört teker olmuyor.

Bağdat Caddesi’nde iki ayrı metro çalışmamız şu an devam ediyor. Bostancı – Dudullu metrosunun Kadıköy’de 4 durağı var. Metro Bostancı’dan çıkacak, Suadiye’yi takip edecek, Kazasker, Ayşe Kadın, Kozyatağı ve ardından Dudullu’ya bağlanacak, yine ters istikametinde de gelip Bostancı’da son bulacak. Bu, dikey hatta ciddi bir yükü alacak. Diğer hattımız Göztepe – Ümraniye metrosunda da aynı durum söz konusu. Şehirlerin makro ve mikro ulaşım planlarının olması gerekiyor ve biz de yarım asırdır yapılmayanları, birikilmişleri yapmaya çalışıyoruz.

İBB olarak sahilde Moda’dan başlayıp Bostancı’ya kadar düzenleme yaptık. 6 park inşa ettik, bisiklet yollarını hizmete açtık. Kadıköy’ü çok farklı bir yere götürüyoruz. Evinden bisikletle çıkacak bir Kadıköylü, metroların yanın a inşasına başladığımız bisiklet parklarına aracını bırakacak, metroya binecek ve yer altından tüm şehre entegre olacak, konforlu kolayca seyahat edecek, zaman kaybı da yaşamadan. Avrupa yakasının diğer ucuna dakikalar içerisinde ulaşacak. Bu, trafikten önemli ölçüde araç yükünü de kaldıracak, trafik stresi azalacak.

• Kadıköy Gazetesi olarak ısrarla yazdık ve yazıyoruz; “Bağdat Caddesi’ne Bostancı’dan Kızıltoprak’a denize paralel hat üzerinde  raylı sistem gelmeli, ilkel dört teker ile nereye kadar?” Siz bu konuda neler düşünüyorsunuz?

Haklısınız, bakın sadece gazetecilik yapmıyor, şehrinizin daha iyiye gitmesi için fikir de üretiyorsunuz. Bu konuyu İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisimize taşıyacağım. Destekliyorum, bence de çok güzel olur. Raylı sistem dediğimizde, tramvay yakışır Bağdat Caddesi’ne, metro olmaz diye düşünüyorum hem maliyet açısından, hem de denize yakın olan kısımları itibari ile. Ama Kızıltoprak – Bostancı arasında bir tramvay hattı, inanılmaz marka değeri kadar Bağdat Caddesi’ne ve Kadıköy Gazetesi olarak sizlerin de dediği üzere, hem de alışverişi sektörünü pozitif destekler ve Bağdat Caddesi canlanır, içinde bulunduğumuz bu zamanda yapılması konusunda da sizleri destekliyorum.  İBB Başkanımız Mevlüt Uysal’a projelendirip sunacağım, taslaklarını hazırlayalım, düğmeye basalım.

• Moda Burnu, Kurbağalıdere çalışmalarının finali olacak. Peki bu yaza doğru bitecek mi, yoksa bu yaz ayları da şantiye çalışmaları manzaraları olacak mı?

Yoğurtçu Parkı bu yaz biter ama Moda Burnu biraz daha kapsamlı, az daha zaman alacaktır.

• Yoğurtçu Parkı’nda sözleşme süresi “doldu”, İBB’ye geçiş hangi aşamada? Bundan sonraki dönemde parkta nasıl bir değişim yaşanacak?

Kadıköy Belediyesi orayı doğru yönetemedi. Çok basit söylüyorum, bakın Fenerbahçe Parkı’na, İBB olarak biz yaptık ve Kadıköy Belediyesi’ne verdik. Bakın Göztepe 60. Yıl Parkı’nın İstanbul’da bir örneği yok. Yoğurtçu Parkı’nı protokol ile verdik ama, Kadıköy Belediyesi mahvetti, perişan halde. Fiziki sorunların dışında park, alkoliklerin uğrak yer oldu ki orada aileler var, spor yapan Kadıköylüler var, çocuklar öğrenciler var. Herkesin içinde alkol içip naralar atılabiliyor. Ancak orada bir güvenlik olsa, bu manzaralar mahalle arasında yaşanamaz. Aynı zamanda Yeşilay Kadıköy İlçe Başkanı olduğum için bu konuda ayrıca hassasiyet gösteriyorum. “Kadıköy Belediyesi ne yapsın ki parktaki uygunsuz manzaralara” demesinler, yapılacak çok şey var, yeter ki istesinler. Bakın, gerçek sahibi İBB’ye geçiyor artık Yoğurtçu Parkı. Yeşili daha da artıran ve güven altına alan öyle bir çalışma hazırlıyoruz ki, Kadıköylüler burada huzuru bulacak. Kadıköylümüz, vatandaşımız huzurlu olsun. Ak Parti belediyecilik anlayışı neredeyse, orada huzur, barış vardır. Parkları ideolojik etkinliklere açarak gece yarılarına kadar hoparlör sesleri ile Kadıköylüleri huzursuz etmek değildir belediyecilik. Buna izin vermeyiz.

• Boğa Heykeli kurtuldu mu?

Kesinlikle evet, bunda Kadıköy Gazetesi olarak sizlerin haberlerinin de önemli bir payı var. Bir tartışmayı da sona erdirmiş olduk İBB’de aldığımız karar ile, Boğa artık Altıyol’da yerinden kaldırılamayacak, tescillendi. Bu kesin ve kesindir. Beraberinde zarar verilmemesi, üzerine çıkılmaması, orijinalliğinin bozulmaması için İBB birimleri bir takım düzenlemeler yapacak. Boğa, biz Kadıköylüler için büyük önem taşıyor. Aşk, sevgi, güç demek! Telefonların, internetin, dijital haritaların cebimizde gezdiği günümüzde “Boğa’da buluşalım” dediğimiz vazgeçemeyeceğimiz adresimizdir bizim. Mutlulukları, acıları, aşkları paylaştığımız yerdir.

• Moda İskelesi, Kadıköy ve özellikle de semt sakinleri için büyük manevi önem taşıyor. Buranın ticari bir işletme yerine halka açık, herkese manevi bir fayda sağlayan sembol bir hizmet alanına dönüştürülmesi, sizce nasıl olur? Örneğin müze, kütüphane vb…

Kadıköy – Eminönü – Karaköy İskelesi üzerinde İBB’ye, BEL-TUR’a ait ve içinde Kültür A.Ş.’nin de ürünlerinin satılığı kafeteryayı bilirsiniz, Kadıköy Rıhtımı’nda Haydarpaşa Garı’na karşı… Böyle bir yer olmasını hayal ederim, herkesin uygun bütçe ile kullanabileceği, denize karşı kitabını okurken vazgeçemeyeceği çayını yudumlayabileceği…

• Kadıköy Rıhtımı’na cami inşa edilecek mi, bu süreç hangi aşamada ve siz bu konuda neler düşünüyorsunuz?

Cami planlara işlendi. Yüzde 99’umuz Müslüman olan bir ülkede yaşıyoruz.  Kültürel değerlerimiz de var. Kudüs’e gittik, camiden çok kilise var. Kudüs, tüm dinlerin merkez saydığı kutsal yerdir.  Hristiyanlar, yönetimlerindeyken kiliseler yapmışlar,  onlar bugüne kadar gelmiş. Burası Müslüman bir ülke ve biz yönetiyoruz, halkın yüzde 99’nun İslam’a inandığı bir ülkeden bahsediyoruz. Cami yapılmasından daha doğal bir şey var mı, hem de bölgede ihtiyaç hat safhada iken. Kesinleşti, cami yapılacak. İnsanlar camiyi seviyor, insanların en son gittiği yer camidir, cenazeleri oradan kalkıyor. Kadıköy’ün büyük çoğunluğu cami ister ama belli bir uç kesim var, “camiye ihtiyaç yok” diyor. Aykurt Bey de “camiye ihtiyaç yok” diyor. Ben de diyorum ki “Gel beraber Osmanağa Camii’nde Cuma namazı kılalım, ihtiyaç var mı yok mu görün.” Bakın, Değerli Ermeni, Rum vatandaşlarımız, gayrimüslim vatandaşlarımız için “kiliseye ihtiyaç yoktur” dediğimizde nasıl haksızlık olacak ise, cami için de aynısı söz konusudur. Kilisenin benim dini inançlarımda yeri yok ama, saygı duymak zorundayım.

• Otobüs duraklarının da kaldırılması planlanan Büyük Rıhtım Düzenlemesi ne zaman hayata geçecek?

Rıhtım çalışmasını İnşallah 2019 yılı sonunda tamamlamış olacağız. Minibüslerin tam önünde inşa edilen ve yine hakkında iftiralar attıkları yer, halka açık deniz kenarı oturma alanları olacak, ahşaptan banklar… Denizi görelim, maviyi, Haydarpaşa’yı, Kadıköy ve İstanbul’u yaşayabilelim diye… Bu gibi birçok yaptığımız hizmet gündeme gelmiyor, çok iş az reklam olunca da fırsat biliyorlar.

• Kadıköy Belediyesi’nde borç tablosu nedir? Borç yönetimini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Kadıköy Belediyesi’nin şirketi KASDAŞ’ı örnek vereyim, gerisini varsın Değerli Kadıköylüler düşünsün. Borçlu, batık bir şirket ısrarla ayakta tutulmaya çalışılıyor. En son geçen sene, Kadıköy halkının parasından 3,5 Milyon TL’yi meclisten geçirdiler ve batık KASDAŞ’a verdiler. Bu para o kadar çok yararlı işlerde kullanılabilirdi ki! Biz red oyu verdik ama CHP kanadı Kadıköy’de çoğunluk olduğu için bu para gitti KASDAŞ’a… Peki ne yapıyor KASDAŞ? Lüks restoran işletiyor, adına öfkeli kesimin “değnekçilik” dediği yasadışı otoparkçılık yapıyor sokak aralarında. Hem zarar ediyor, hem halka yük oluyor bu batık şirket! Şimdi bunları yazmazlarsa, kimin haberi olacak. Sizin aracılığınız ile söylüyoruz, yazın! Kadıköylülerin paraları batırılıyor! Böyle sosyal belediyecilik olur mu? Bunu Aykurt Bey’e söyledim, evlerimizin önüne arabalarımızı koyamıyoruz diye…

• Büyükşehir de otoparkçılık yapıyor?

Büyükşehir ara sokaklarda yasal olarak otoparkçılık yapamaz, yapmıyor da zaten, ana arterlerde yasal olarak uygun noktalarda yapıyor. İlçe belediyelerinin ise yasa gereği böyle bir hakları yok! KASDAŞ otoparkçılık yapamaz ama şunu yapabilir, kendi binası vardır, arsası vardır, kapatır otopark olarak işletir. Ama halkın kaldırımlarını, binaların önünü parayla araçlara satamaz! Şikayetlerde bulunduk, sayıştay raporu da var. Kadıköy Belediyesi sadece 2016 yılında, sokakları otoparka çevirerek 7,5 Milyon TL gelir elde etmiş. Sayıştay da sordu, “nerede bu para” diye, ben de soruyorum, nereye kullandınız bu paraları? Halkı bilgilendirin…

• Restorasyonu sürdürülen Hasanpaşa’da Gazhane, ne zaman açılacak ve nasıl bir dinamiği beraberinde getirecek?

İBB olarak restoran çalışmasını sürdürdüğümüz Gazhane’yi “Ak parti satıyor, yandaşlarına veriyor, rezidans yapacaklar, avm yapacaklar” diye karaladılar, iftiralar attılar. Yalan ne yazık ki birilerinin işleri haline dönüşmüş! Biz ne yaptık ve yapıyoruz, Sultan Abdülhamit Han’ın Kadıköy’e kazandırdığı tesisleri aslına uygun restore ediyoruz, ciddi bir maliyet ile… Hatta adının Sultan Abdülhamit Han Kadıköy Tarihi Gazhanesi olmasını isterim. İçinde enerji müzesi, konferans salonu, sinema, seyir terası, kafeteryalar ve çeşitli donatı alanları olan cıvıl cıvıl bir sosyal alan haline getiriyoruz. Söylemesi utanç verici ama, farelerin kemirerek zamana yenik düşmesine seyirci kalamayız, Kadıköylülerin  bu değeri için… Varsın iftiralar atmaya devam etsinler, gidip yerine bir baksınlar bakalım, alışveriş merkezi var mı, ya da rezidanslar. Tam olarak gecikme demesek de, biraz açılış tarihini ileri aldığımız durumlar oldu zira, tarihi bölmelerde biliminsanları geliyor, birkaç saat ya da günde bitecek şeyler değil, orijinal dokunun korunması için biliminsanlarının verileri ışığında hareket ediyoruz. Deyim yerindeyse iğne ile kazıyoruz. 2019 yerel seçimleri öncesinde açılışını yapacağız. Ümit ediyorum ki açılışına, İnşallah Cumhurbaşkanımız da gelir.

• Kadıköy’de hala caddelere, sokak aralarına tezgahlar kurulup patates soğan satılması, pazaryeri açılması ve mahallelerin kilitlenmesini nasıl değerlendiriyorsunuz? Hasanpaşa’da inşası devam eden kapalıpazaryeri ne zaman açılacak?

Çok güzel bir soru. Bakın, bu sorunuz her şeyi özetliyor. Yahu, 30 yıllık CHP yönetimindeki Kadıköy’de bir tane kapalıpazaryeri yapılmaz mı? Yazık değil mi esnafa, karda kış da yazın sıcakda mahvoluyorlar! Vatandaşlarımız apartmanlarına giremiyor, ambulans itfaiye devredışı, bir olay olsa Allah korusun, yaşanacakları düşünemiyorum. Haberlerinizde dediğiniz gibi, Kadıköylüler pamuk ipliğine bağlı yaşıyor. Bu, başta Selami Öztürk yönetimindeki 25 yıl olmak üzere CHP yönetiminin en büyük utançlarındandır. Her yere olur olmaz şeyleri düşünün, halka bir kapalıpazaryeri yapmayın! Yahu enerjinizi doğru yere harcayın dediğimizde işte bu ve benzeri durumları işaret ediyoruz. Ne mutlu ki bunları Kadıköy’de bir medya organına anlatıp, yazılabileceğini, okurlara aktarılabileceğini biliyorum. İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak buna da el attık, Fikirtepe’ye komşu olmak üzere Hasanpaşa’da dev kapalı pazaryeri inşa ediyoruz, son aşamalarındayız, rötuşlar yapılıyor. Altında binlerce araçlık otopark ile bölgedeki parklanma sorununu da çözüyoruz, üstünde modern kapalıpazaryerleri, her koşula açık ve temiz, nezih hizmet verilebilen…

Bu gibi gerçekleri eleştirdiğimizde bize kızıyorlar, sanki geçmiş belediye başkanınız Ak Partiliydi. Yahu Selami Başkan ile çeyrek asır kaybetti Kadıköy! Son dönem ile birlikte 30 yıldır Kadıköy’ün sorunlarında sizlerin imzaları var. Hiçbir çözüm üretmiyorsunuz.

• İBB olarak eğitimde neler yaptınız?

Ben mesleğim itibariyle Öğretmenim. Kapalıspor salonlarının önemi metropollerde büyüktür. İBB’nin Kadıköy’de yaptığı 5 kapalıspor salonu var, Kadıköylü aileleri özellikle haftasonları faydalanıyor. Mehmet Beyazıt Lisesi bahçesinde, Erenköy Kız Lisesi bahçesinde, Fikirtepe’de Muratpaşa İlkokulu bahçesinde, yine Fikirtepe’de bir başka lokasyonda, ayrıca Kozyatapı’nda olmak üzere kapalıspor salonları inşa ettik. Kadıköy Belediyesi ne yaptı? Acıbadem’de yüzme havuzunu yeni bitirdiler. Orada da suya girerken kılık kıyafet ile ilgili skandal, güzel hizmete gölge düşürdü, neyse ki düzelttiler.

Merkezi hükümeti saymıyorum, İBB  Kadıköy’e 14 yılda 35 okul inşa etti, hizmete açtı. İstanbul’un en güçlü belediyesidir, nüfus – gelir orantısına bakıldığında Kadıköy… Bakın Ümraniyeye, nüfusu 800 bin ama yıllık bütçesi 350 Milyon TL. Kadıköy’ün 480 bin nüfusuna rağmen Kadıköy Belediyesi yıllık bütçesi 556 milyon TL’dir. Ak Partili belediyelerimize bakın, bütçe – nüfus oranı ortalama 0,5 bandındadır. Kadıköy ise 1’i geçmiştir. Kadıköy’ün emlak gelirleri, merkezi ve vergi gelirleri, ciddi rakamları getiriyor. Nereye  harcanıyor bu paralar? Doğru mu harcanıyor? Bu soruların mantıklı bir şekilde aydınlatılabilmesi gerekiyor.

• İBB meclis üyesi olarak “İBB’nin Kadıköy’e iyi niyetini şöyle net yorumlayabilirim” diyebileceğiniz bir örnek var mı?

Sayısız örnek var tabi ki. Bakın, Aykurt Bey bize geldi, Özgürlük Parkı’nın yanındaki Selamiçeşme Köprüsü’nün eskimesi ve risk oluşturulmasından ötürü “burayı yıkıp yapmak istiyorum” dedi. Bakınü ne güzel düşünmüş, alkışlıyoruz. Ancak biz bir adım daha öteye gittik, Kadıköy Belediyesi’nin bütçesi farklı noktalarda farklı çalışmalara harcanıp Kadıköylülerimiz için daha yararlı olabilirdi. İBB olarak bunu biz üstlendik, “Kadıköy Belediyesi’nin bütçesi kasasında başka yararlı işlere kullanılsın, sorunlar çözülsün, kalıcı sermaye azalmasın” dedik. Ulaştırma Bakanlığı’ndan yetki istedik, protokol yaptık, İBB Meclisi’nden protokolü geçirdik. Böylece Kadıköylülerin parası cebinde kaldı, yıllık kalıcı sermaye erimedi. İBB olarak diyebilirdik “Buyrun köprüyü siz yıkın, yapın” ancak Kadıköy halkının üzerine bu yükün binmesini istemedik. Sessiz sedasız bitirdik ve hizmete açtık. Hayırlı uğurlu olsun. Bir yandan Kadıköy Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu’nun bunu arzulaması bile güzeldi, sonuçta hayırlı bir işin sonuna gelindi. Bunun gibi çok örnekler var, Kadıköylülerin bilgilendirilmesi için.

Diğer yandan Caferağa Spor Salonu’nda İBB olarak bir kısım yerimiz vardı, verdik Kadıköy Belediyesi’ne… Yapamadılar, ihaleye açacaklar, yarışma yapacaklar derken 2,5 yıl oldu bekliyor öyle. Engel var mı, yok! Caferağa Kapalıspor Salonu ile Barış Manço Kültür Merkezi yıkılıp birleştirilecekti. Öyle bekliyorlar… Kaybeden, Kadıköylüler oluyor!

• Kadıköy turizmi gerek İBB, gerekse de Kadıköy Belediyesi tarafından bırakın öne çıkarılmasını, konuşulmuyor bile. Bu, binlerce yıllık köklü geçmişi bulunan ve günümüzde de turizm değerleri taşıyan Kadıköy’e haksızlık değil midir? Toplu taşıma araçlarında turizm algısı yok, sokaklarda bir tabela bile yok. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Haklısınız, metrolara “tarihi çarşı” gibi yazıları yazdıralım, gereğini yapalım. Türk Hava Yolları’na bağlı Anadolu Jet, ocak ayı sayısında 8 sayfa yer ayırmıştı Kadıköy’e, Tarihi Çarşı’yı da anlatmıştı. Belediyeler olarak bu kültür mirasımıza sahip çıkmamız gerekiyor. Yine tırnak içerisinde söylüyorum. Kadıköy Belediye’si içinde bir kesim bence Türkiye Cumhuriyeti ile Osmanlı’nın birbiriyle olan bağlarından rahatsız. Öyle bir algı varsa bir şey diyemem! Ama diğer arkadaşlarımızın Kadıköy’deki tüm tarihi eserlere, kiliselere, camilere sahip çıkması lazım. Kadıköy’de turizm, kültür, sanat noktasında önerge verdim, 1 seneyi geçti cevap vermedi Kadıköy Belediyesi yönetimi… Son olarak Kadıköy Gazetesi olarak haberlerinizden sonra iki satır cecap verdiler, gereğini yapıyorlarmış. Biz niye görmüyoruz? Ne yapıyorsunuz sahi? Bu ayki mecliste soracağım, “turizm ile ilgili bir çalışma yapıyor musunuz, ne yapıyorsunuz” diye? Sonra da gelip vatandaştan oy istiyorlar. Eğer vatandaş bilgilendirilmezse, bilgi kirliliği, makyajlama yapılırsa olacağı bu. Her şey ama her şey günyüzüne çıkacak!

• Son olarak okurlarımıza mesajınız?

Elbet daha çok anlatacaklarımız var ama, şu ana kadar bile oldukça uzun konuştuk. Kadıköylü vatandaşlarımız, komşularımız bilmeliler ki, aynı coğrafyanın ayrılmaz bütünleriyiz biz. Aslında aynı sorunlarla boğuşuyor, aynı mutluluklarla kahkahalar atıyoruz. Ayrımız gayrımız yok. Hepimiz bu toprakların çocuklarıyız! Ülkemiz daha güçlü olsun, Cumhuriyet ilelebet payidar kalsın. Gazi Mustafa Kemal Atatürk değerlerine hep birlikte sahip çıkalım. O’nun koyduğu büyük idealler ışığında da çalışmak zorundayız. Eğer kim bu milletin değerlerine sahip çıkmıyorsa, milliyetçilik anlamında da ihanet ediyorsa, bedelini hep birlikte ödetmeliyiz. Kadıköy’ün temel sorunlarına, yığılmış problemlerine çözüm Ak Parti’nin belediyecililik modeli ve anlayışıdır. Sık sık Kadıköy sokaklarında dolaşıyorum, inanın çok büyük bir kesim Kadıköy Belediyesi’nden memnun değil, pişmanlar. Siyasetçi gömleğimi bir kenara çıkarayım, bu tablo beni “Vatandaş Ömer Şahan” olarak çok ama çok üzüyor. Kadıköylüler bunu hak etmiyor. Kadıköy ne kadar çirkinleştirilse bile, biz o güzel ruhunu hep yaşatacağız, Kadıköylülük ruhunu… Röportajımızı, Vigtor Hugo’nun şu şiiri ile bitirmek istiyorum;

Ağlamak için gözlerimden yaş mı akmalı,

İnsan gülerken kalbi ağlayamaz mı,

Sevmek için güzele mi bakmalı,

Çirkin bir tende güzel bir ruh insanı bağlayamaz mı?

Admin

See Full Bio