Açılım dediler: Onlar konuyu daha tam açmadan biz açıldık. Nasıl mı? Halimize baksanıza; her gün ayrı mahalleler de, ayrı illerde hemen hemen aynı tablolar. Yapılan saldırılar sonucunda yaralanan ya da hayatını kaybeden masum insanlar.
Tanık olmak istemediğimiz bu sahnelere bir de çocuklarımız ekleniyor, işte o zaman insan olmak yetmiyor demekten insan kendini alamıyor.
Gün geçtikçe korkular daha çok artıyor. Herkes gelecekten endişeli.
Endişelenmemek mümkün mü?
Yarınımız dediğimiz çocuklarımızın ellerinde taş sopa eylemlerde yerlerini almışlar.
2009’un yaşamdan karelerine bakıldığında, vaziyetimiz şunu gösteriyor: bugünün çocuğu yarının geleceği ise onların ellerinden alıyoruz, özgürce fikirlerini tartışılabileceği ve kardeşçe yaşayabileceği bir toplumu.
Oysa
Aynı topraklar üzerinde yaşamış, bir parça ekmeği bine bölmüş bir kökenden, bir kültürden geliyoruz.
Görülen o ki manzara da, özümüzden çok uzaktayız aslında.
Açılımın açıklamaları da, pek açıklayıcı olamayınca bu yaşadıklarımız kaçınılmaz oldu galiba?