Dizi olmasını sabırsızlıkla beklediğim senaryom

Yeniçerinin aşkı adında bir senaryomuz var. Geçen sene yazmıştık. Yazmıştık diyorum çünkü: Yeniçeri’yi benim asistanım Tuğba Öztürk ve değerli dostum Fatih Balcı ile birlikte hazırladık. Senaryo farklı bir kurgu… Zordur ama çok zevklidir. Her neyse üç bölümünü bitirdik. TRT’ye teslim ettik. Çok ama çok uzun zaman geçti üstünden. Bekliyoruz. Daha önce yazmıştım. Yeniçerinin yeniçerisini yani Muhammed’i de benim oyuncu oğlum Fatihcan Güven oynayacak. Bekliyoruz. Bu günlerde eli kulağında haydi gelin motor diyecekler eminim. Dizi olmaya başladığında buradan sizlere dizi hakkında çok haberler yazacağım. İçime sinmedi. Ben sizlere Yeniçeri’yi yazdığımı anlatmak istedim. Birazda olsa ondan söz etmeliyim dedim.

• Yeniçeri Osmanlı’da çok önemli bir askeri teşkilattır.
• Devşirilen gayrimüslimlerin çocuklarından, büyük bir titizlikle yetiştirildikten sonra oluşturulan bu askeri teşkilata Yeniçeri teşkilatı denilmiştir.
• Çeri asker anlamındadır. Yani adı üstünde! Yeni asker yani Yeniçeri’
• 1326’da Orhan Gazi zamanında şekillenmeye başlayan askeri teşkilat, Orhan beyin baş veziri Alaadin Paşa tarafından kurulduğu ifade edilmektedir.
• Tarih kitapları böyle tefsir ederler. Derler ki; Yeniçeri, Osmanlı Devleti’nde askeri bir sınıftır. Yeniçeriler, Padişah’a bağlı Kapıkulu Ocakları’nda piyade kısmıdır. Yeniçeri’ler, Osmanlı Devleti’nin sınırlarının genişlemesi ile alınan çocukların küçüklükten alınarak yetiştirilmesi ile oluşturulur.

Özetle şöyle de diyebiliriz.

• Yeniçeriler; Hıristiyan çocuklarından devşirme yöntemi ile yetiştirilen askerlerdir.
• Yeniçeri’yi daha iyi anlamak, biraz daha içimize sindirmek için detay vermekte yarar vardır.
• Padişahların şahıslarına bağlı kapıkulu denilen yaya ve atlı maaşlı askerler vardı. Kapıkullarının en meşhur sınıfı ‘Yeniçeri Ocağıydı.’

• Her beş yılda bir görevli memurlar Rumeli Eyaletinde genellikle;
• Makedonya,
• Bosna,
• Kuzey Yunanistan (batı ve Doğu Makedonya ve Trakya)
• Hıristiyan köylerine gider ve köylerde kurdukları genç sağlıklı bu Hıristiyanları toplarlardı.
• Bu gençler Bursa ve İstanbul çevresindeki Müslüman ailelere bir süreliğine verilirdi.
• Gençler burada İslam dinini ve Türk geleneklerini öğrenirlerdi. Bu gençleri ailelerinden almak her zaman kolay olmazdı.
• Birçokları istemezler karşı gelirlerdi. Birçok aile ise gönüllü olurdu. Olumlu düşünenler çocuklarının iyi bir eğitim almalarının ve devlet içinde önemli görevlere gelebilme şanslarının olduğunu düşünürlerdi.
• Bazıları ise evlatlarından kopmak istemezlerdi.
• Bazı gençlerde ailelerinden ve sevdiklerinden ayrılmak istemezlerdi.

Bir yeniçerinin hikâyesini anlatacağım sizlere.

Muhteşem Yüzyıl oynanınca dikkatler Osmanlı İmparatorluğuna çekildi. Oysa yıllardır benim verdiğim projelerde hep Osmanlı vardı. Sesimizi gereken yerlere duyuramayınca hep ertelendi, kaldı ya da olmadı. Haremi yazmıştım üstelik ne kadar çok araştırarak, uğraşarak haremin herkesin bildiğinden farklı olduğunu anlatmıştım. Sonra Fatih Sultan Mehmet’e ilgili Topkapı Şifresi için hem kitap hem dizi olması için uğraştım ama hala bekliyorum. Yine Osmanlı döneminde yaşanmış sarayda bir başka aşkı yazdım beklemede…

Bu sefer yeniçeride yılmayacağım. Her kapıyı çalacağım kararlayım. Sesimi duyuracağım. İnatçıyım. Ben boğa burcuyum asla vazgeçmeyeceğim.

Yeniçeri bizim bildiğimizin ötesinde çok önemli bir teşkilat. O kadar önemliler ki Padişaha saldıracak kadar kuvvetliler.

Yeniçerilerle Fatih Sultan Mehmet’in yaşadığı birçok olay vardır.

• Fatih Sultan Mehmed ikinci defa tahta geçtikten sonra 1451’de Karaman seferine çıkmış.
• Osmanlı ordusunu karşısında gören Karamanoğlu aman dileyince Fatih, Osmanlı topraklarına geri dönmüş.
• Genç sultan Bursa’da iken yeniçeriler sefer bahşişi isteriz diye kazan kaldırmışlar.
• Yolun iki tarafında silahlı saf tutan yeniçeriler, Fatih’e:

“Padişahımızın ilk seferidir, kullara ihsan gerek”

• Askerin bu davranışından oldukça rahatsız olup incinen Fatih, 10 kese akçeyi askere dağıtıp ortalığı sakinleştirmiş.
• Ardından Yeniçeri Ağası Kurtçu Doğan’ı falakaya yatırtıp, görevinden azletmiş.
• Yerine Mustafa Bey’i yeniçeri ağası yapmış.
• Yeniçeri subayları da Fatih’in öfkesinden nasiplerini almış.
• Yayabaşılarını çağırıp,

“Bu edepsizlik sizin aklınızın kusurudur”

• Demiş onlara yüzer sopa vurdurmuş ve görevlerinden azletmiş.
• Yeniçerileri kontrol altında tutmak için kendisine bağlı birkaç bin doğancı ve sekbanı aralarına katmış.
• Fatih’in askerin isyanına verdiği bu tepki ve yeni düzenlemeler yüzünden yeniçeriler onun saltanatı boyunca birçok zorlukla karşılaşmalarına rağmen bir daha seslerini çıkaramamışlar.

Yeniçeriler Osmanlı İmparatorluğu olduğu sürece çok önemlilermiş. Onları işlerken ben o dönemdeki padişahı da işledim. Yeniçerileri bilmek gerek diye düşündüm. Araştırmak, öğrenmek gerek diye düşündüm.

Belki bakarsınız sesimizi duyururuz.

Nazan Şara Şatana