MENÜ ☰
Esentepe Avrupa Konutları
Kadıköy Gazetesi » Yazarlar » İmdat! Boğuluyoruz!
M. Hanifi Bostan

İmdat! Boğuluyoruz!



Bütçe dengelerinin bozulduğu her durumda zam yapmak ve vergileri artırmak alışkanlık haline gelmiştir. Bu yolla ekonomideki başarısızlığın bedeli her zaman olduğu gibi yine vatandaşlarımıza, dar ve sabit gelirli kesime çıkarılmak istenilmektedir. Ekonomik büyüme dönemlerinde özellikle memurlarımız, her türlü zor koşul altında hizmet üretmeye çalışırken bu büyümeden hak ettiği payı alamamakta ama işler sarpa sardığı zaman, iktidarlar can simidi olarak dar ve sabit gelirlilerin elindeki üç kuruşa göz dikmektedirler.

 

Nitekim 2012 bütçe açığının büyümesiyle birlikte adeta zam bombardımanına tutulan dar ve sabit gelirliler, kış gelmeden kara kara düşünmeye başladı. 2012 yılı enflasyon hedefini %6,5 olarak belirleyip, memur, işçi, emekli, dul ve yetim aylıklarına bu çerçevede artış öngören yetkililer, Eylül ayının son gününde elektriğe ve doğalgaza %10 zam yapmaktan çekinmediler. Bu zamlardan bir hafta önce de akaryakıt fiyatlarına %10’un üzerinde zam yapılmasının ardından yalnızca 2012 yılının geride kalan 9 ayı içerisinde doğalgaza % 29.3, elektriğe % 21, mazota %13.5, benzine %12 ve kömüre de %9.5 zam yapmış oldular.

 

Maliye Bakanlığı, kamu kurumlarındaki savurganlığa “Dur” diyebilme cesaretini gösterse, kamudaki gereksiz ve lüks harcamalara son verse, yeni bir vergi artışına ya da zamma gerek kalmadan sorun çözülecektir. Ancak kolay olan, “yolunacak kaz” konumundaki vatandaşa müracaat etmek ve onun tepesine binmektir.

Hükümet kamudaki bu savurganlığı ve lüksü görmezden gelerek devlet bütçesindeki kara deliği vatandaşlarımızın boğazından kesip kapatmayı tercih ettiği yaptığı son zamlarla ortaya koymuş bulunmaktadır. Hükümetten öncelikle beklenen; kamudaki bu başıboşluğa ve vurdumduymazlığa, devletimizin kaynaklarının har vurulup harman savrulmasına neden olan bu köhnemiş zihniyete bir son vermesi, kamudaki savurganlığı ve lüks tüketimi önleyerek bütçe dengesini sağlamasıdır.

 

Millet ile iç içe olmak; millet 740 lira asgari ücretle, 1000 lira emekli maaşıyla, 1500 lira memur maaşıyla kuru ekmeğe talim ederken devletin kaynaklarını kullanarak lüks içinde zevki ü sefa sürmek değildir. Milletle iç içe olmak, onun çektiği sıkıntıyı anlamak, içinde bulunduğu zorlukları bilmek ve buna göre hareket etmektir. Zaten uygulanan tek taraflı ve yanlış politikalar nedeniyle halkımız, fakr u zaruret içinde harap ve bitap düşmüştür. Bu uygulama ile Maliye Bakanlığı, kamu çalışanlarına verdiği %4+%4 zammın acısını çıkarma ve verdiğinden kat be kat fazlasını geri alma amacı taşımakta ve ekonomik dengeyi millet aleyhine büyük oranda bozmaktadır.

Yıllardır her ekonomik krizde adeta günah keçisi haline getirilen ve her gün yeni bir uygulama ile ezilen dar ve sabit gelirli vatandaşlarımızın, bir ekonomik önlem paketini daha kaldıracak, bir bütçe açığını daha kapatacak gücü kalmamıştır.

 

Memur maaşlarına %4+4 zam yaparken elleri titreyenlerin, doğalgaza 9 ayda %29.3 zam yaparken vicdanları sızlamıyor mu? Kış ayları öncesinde özellikle doğalgaz, elektrik, akaryakıt gibi ürünlere zam yapılması hakkaniyete uygun bir yaklaşım değildir. Vatandaşlarımız bir gün önce 96 TL’ye 100 metreküp doğalgaz alabilirken şimdi 100 metreküp doğalgazı 106 TL’ye alabilecekler. 50 litrelik bir benzin deposu geçen ay 223 TL’ye dolarken bugün 241,5 TL’ye doluyor. Mazotta, kömürde ve elektrikte de durum vahim. Ocak ayında 100 kilowatt elektriği 30 TL’ye kullanan vatandaş, Ekim ayı itibarıyla 36 TL’ye kullanacak. Bu zamlar iğneden ipliğe her ürünün fiyatlarına aynı oranda yansıyacak. Elektrik, doğalgaz ve benzine yapılan zamlardan dolayı bir vatandaşın cebine aylık en az 34 liralık ek yük gelecek. Bu da bir ailenin gelirinin ortalama %10.3 düşmesi anlamı taşıyor.

 

Yapılan zamlar ve diğer ürünlere yansımalarıyla birlikte önümüzdeki dönemde enflasyonun iki haneli rakamlara çıkması da kaçınılmaz oldu.

 

Kış gelirken vatandaşı soğukta bırakmaya yönelik bu hamleyi kınıyoruz. Yıllık enflasyon hedefine de ulaşılamayacağı kesinleşmişken tüm maaşlar yeniden düzenlenmek zorundadır. Aksi taktirde dar ve sabit gelirli vatandaşlarımızın bu kışı geçirecek mecali kalmamıştır. Borç batağında boğulma noktasına getirilmiştir.

Yapılan yeni zamlarla kamu çalışanları ve emekliler Kurban Bayramı’na nasıl gireceklerini kara kara düşünmeye başladı. 2,5 milyon kamu çalışanı ve 2 milyon emekli bayrama buruk girecektir. Türkiye Kamu Sen olarak bu nedenle, işçilerde olduğu gibi memurlara ve emeklilere de bayram ikramiyesi verilmesini talep ediyoruz.

 

 

            Yrd. Doç. Dr. M. Hanefi Bostan

                                                                                      Türkiye Kamu Sen İstanbul İl Başkanı

 

📆 03 Ekim 2012 Çarşamba 15:59   ·   💬 0 yorum   ·  
ABS Kör Kalıp

KADIKÖY'DE HAVA

İSTANBUL

BLOG

YAZARLAR

RÖPORTAJLAR

BAĞLANTILAR

Kadıköy Gazetesi
Gizliliğe genel bakış

Bu web sitesi, size mümkün olan en iyi kullanıcı deneyimini sunabilmek için çerezleri kullanır. Çerez bilgileri tarayıcınızda saklanır ve web sitemize döndüğünüzde sizi tanımak ve ekibimizin web sitesinin hangi bölümlerini en ilginç ve yararlı bulduğunuzu anlamasına yardımcı olmak gibi işlevleri yerine getirir.