Absürt esprileri ve senden ondan bizden parçalar içinde barındır…
Ana karakterlerden biridir İsmail abi…
Sevecen hüzünlü esprilidir. Sürekli bir aceleci, ailesi ve çevresinden hikâyeler anlatan ve dibine kadar hüzünlü biridir İsmail abi. Herkes sever lakin sorsak kimse İsmail abi olmak istemez.
Gelelim yazımız ve konumuzla alakasına… Aslında pek de bir alakalı sayılır ama o konuya ilerleyen satırlarda devam edebiliriz… Aşkı herkes sever ve paraya değişir. Aşk mı para mı sorusuna doğma büyüme züğürtler harici herkes para der. İdeolojiler de aşk gibidir uzaktan güzel gelir, mesela kominizim gibi…
Kominizim taşrada makbuldür, orak ve çekicin ne işi olabilir metropolde?
Köy odasında, ilçe kahvesinde yahut taşra kıraathanesine yeri vardır. Hak, adalet, eşitlik ve sosyal devlet herkesin her şeye sahip olması ama hiçbir şeyin kimseye ait olmaması gibi mesela… Ülkücülük de öyledir Erzurum’da, Yozgat’ta, Sakarya’da milliyetçilik ve devamı ülkücülük revaçtadır ya metropolde, odasına desturla girilebilen bir reisi kanı beş para etmez bir torbacı vurabilir metropolde… Süte su katan, üründe tağşiş yapan mutaassıp, mütedeyyin, muhafazakârlar metropolde var olabilir ama onların pek işi olmaz taşrada…
Mesela esnafa sorsan esnafın sağcısı solcusu olmaz. Mesela nedir kardeşim? ‘Şimdi bir solcu gelse bir tas çorba istese yok mu diyeceksin’ denir. Yahut harlı bir sohbet esnasında girdiğinde esnaf dükkânına hemen o yüksek nabız normale döner ve sakinleşir müşteri gidene kadar. Toplumca sevmeyiz ltbg bireyleri ama ‘usta iki ekmek alabilir miyim ayol’ dendiğinde ekmek poşete konulur ve teslim edilir. Unutmayın ki hiçbir şehir kuaföründe burada ‘’Amerikan tıraşı yapılmaz yazısı’’ asılı değildir. Aslı olan tek yer ancak mahalle berberidir.
İsmail abi, Leyla, Zaloğlu, Rüstem, Kiziroğlu ve Köroğlu bunların hepsi taşra menşelidir. Metropol kahramanı duydunuz mu hiç? İşte işler metropolde karışır. Diyor ya türküde, ‘’karakolda doğru söyler, mahkemede şaşar.’’ işte mesele tam da o mesele…
Konudan çok da uzaklaşmadan asıl meselemize gelelim. Fatih Mehmet Maçoğlu, Ovacıkta başlayan macerasına, Tunceli’de devam etmiş, hazır rüzgâr yakalanmışken İstanbul Kadıköy Belediye Başkanlığı konuşulmakta, konuşulmakta ama solcular da sağcılarda komünistler de şaşırmakta Kadıköy olur mu? İstanbul olur mu? denmekte.
Seçim yakın ve bu belediye seçimleri birbirinden ilginç, birbirinden faklı, birbirinden keskin olayları getirmekte ve artık zaman taşra mı, metropol mü, aşk mı, para mı davasında…
Yaşayacak ve yaşadıkça daha neler göreceğiz. Bir şaman öğretisi şöyle der: “Ders, sen öğrenene kadar devam eder.”
Selametle…
İlgili Haberler
Yayınladığı ilk günden itibaren konusu ile dikkat çeken dizi daha yayınlanmadan fragmanı ile gündem olmuş gelen tepkiler üzerine “ahi” sözcüğü “fani” olarak değiştirilmişti. Tarikatın adı kurmaca olsa da bir şekilde o gerçekliğe dokunuluyor… Faniler cemaatindeki kız çocuklarının erken yaşta evlendirilmelerine, kadının toplumdaki konumuna, erkek egemen bir yapıda kadınların ve okumak isteyen kız çocuklarının mücadelesine tanık […]
İstanbul takımlarının stadında, gazetecilere ayrılan basın tribününün neredeyse tümünde maç izlemişimdir. Gazetecilere ayrılan basın tribünü sadece Türk gazetecilere değil akredite olan yerli-yabancı tüm gazetecilere açıktır. Özellikle Avrupa maçlarında yurt dışından gelen yabancı basın mensupları, Türk takımlarının statlarına hayran kalıyor. İLGİLİ HABER KÜLLER KÜLLERE İKİNCİ SEZONDA Hayran kalıyor kalmasına da acaba bu durum “basın tribünü” için geçerli midir? Beşiktaş ve Fenerbahçe’nin basın tribünü gayet modern […]
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) iştiraki Spor İstanbul tarafından organize edilen Türkiye İş Bankası 46. İstanbul Maratonu, bu yıl 3 Kasım Pazar günü koşulacak. 40 binin üzerinde kişinin katılması beklenen İstanbul Maratonu, sürdürülebilirlik ve bağış konusunda ilklere imza atacak. Giysi Kumbarası projesi ile sporcuların temiz ve kullanılabilir kıyafetleri yeniden hayat bulacak. 46. İstanbul Maratonu ayrıca en […]
Bitiyatro ve Nejat İşler’in (Meddah) ortak yapımcılığında Fil Rüyası, 11 Kasım’da Baba Sahne’de prömiyer yapıyor. Günsu Özkarar’ın Galata Perform’un eğitimleri sırasında yazdığı bu oyun, Sınırlar Ötesi Tiyatro 11. Yeni Metin Festivali’nde okuma tiyatrosu olarak gösterime sunuldu. Bir terapist ile danışanın seanslarında ortaya çıkan güven, sadakat ve aşk temaları çerçevesinde bilinçaltına bir yolculukla başlayan oyunda terapiyle […]