Deneme Bonusu Veren

Slot Siteleri: Hayalleri Gerçekleştiriyor

SOSYAL MEDYA HESAPLARIMIZ

MOBİL UYGULAMALARIMIZ

Kadıköy Gazetesi

Paylaş
veya
aşağıdaki bağlantıyı paylaşın:

İFTAR ÇANI ÇALDIYSA ORUCUMUZU AÇALIM

Yayınlanma:
ABONE OL
İFTAR ÇANI ÇALDIYSA ORUCUMUZU AÇALIM

Ramazan; yılda bir ay Müslümanların mecburi işleri ve hayatını idame ettirecek işleri dışında yapması gerekenler hariç, gereksiz hayat gailesinden uzak kalmaları ve mümkünse biraz daha fazla ibadetle meşgul olmaları gereken bir aydır.

İnsanımızı dininden, ibadetinden uzaklaştıramayanlar, yıkamıyorsak tahrip edelim mantığıyla dini gündemi amaç dışına çıkarmaya çalışmaktadırlar. Bu tahribata da ne yazık ki en büyük desteği de bizler kendi ellerimizle vermekteyiz.

Bu yıl da referandumun insanların Allah’a yaklaşmalarını kabullenemeyen şeytanın imdadına yetiştiğini görüyoruz.

İLGİLİ HABER EĞİTİMDE ÇÖZÜM!

Ramazanı planlı bir şekilde iftar ile sahur arasına sıkıştırmaya çalışanlar, asıl ibadet olan sahur ile iftar arasında tutulan orucun ehemmiyetinin göz ardı edilmesine, yok sayılmasına çalışmaktalar.

Oruçlu iken değil haramlardan helallerden bile neden, niçin ve ne bekleyerek kaçındığımızı önemsemeyenler, ramazanı eğlenceye, zengin ve bol çeşitli, kalabalık, nefsi okşayan, şeytani ve bu yıl da siyasi iftar sofralarına indirgeyenler bilerek, bilmeyerek orucun tahrip edilmesine ve amacından uzaklaşmasına sebep oluyorlar.

Siyasilerimiz, yöneticilerimiz, belediyelerimiz, zenginlerimiz ve basınımız öylesine şevkle ve iştahla ramazanı iftar sofralarına ve sonrasındaki etkinliklere boğuyorlar ki, ramazanda maneviyata dair hiçbir şey kalmıyor.

Çoğu oruçlu yaptığı ibadetin manevi hazzından uzaklaşarak ramazan ayında kalabalıklar içinde karnını doyurmaya, iftar sonrası eğlenmeye ve siyaset yapmaya endeksleniyor.

Eğer oruç, kişinin nefsine, gözlerine, midesine, diline, ayaklarına, ellerine yokluğu yaşatması ise; bizim gibi iftar sofrasının çeşit, çeşit yiyeceklerini düşünerek, ona buna hakaret ederek, gıybet ederek, yalan söyleyerek, insanları küçük düşürerek ve siyasi beklentilerini ibadetinden üstün tutarak günü akşam edenler oruç yerine ne tutuyorlar adını koyamıyorum.

Hele bu yıl referandum çalışmalarının, mitinglerinin ramazana denk gelmesi ve ne yazık ki siyasi hesapların her türlü milli ve manevi değerin önüne geçmesi bütün ülkenin ramazanının siyasete, evet ve hayır kelimelerine kurban gitmesine sebep oldu.

Öyle ki iftarlar siyasetle doldu, iftar dualarında eller referanduma, referandum dualarına açılır oldu.

İmamlar vaazlarında, hocalar konuşmalarında el altından referandumda kendi siyasi görüşlerinin reklamını yaparak sağ olsunlar dinimize ve camilerimize yeni bir soluk getirmeye başladılar.

Aynı kişilerin 28 Şubat döneminde kendilerini nasıl sakladıklarını, ne yaptıklarını, ne söylediklerini bilince de insan kahrolmadan ve güce teslimiyete hayret etmeden yapamıyor.

28 Şubat döneminde korkudan titreyip köşelere sinen, bir tane mazlumun elini tutmayan ve hatta korkudan 28 Şubatçıları kutsayan bazı kişileri şimdilerde mecliste, kürsülerde, mitinglerde, orada burada böyle cesur, kabadayı ve vatan, millet aşığı görünce inanamıyoruz, şaşkınlıktan küçük dilimizi yutuyoruz. Gerçi halkımız küçük dillerini değil de bu numaraları yutuyor ya neyse. 

Hal böyle olunca yarın AB Üyeliği için bir referandum olursa ve güç emrederse ben sanıyorum ki aynı kişiler iftar vakitlerini çanlarla, sahurları gonklarla duyuracak ve iftar sofralarımızda bardaklarını iftarın şerefine kaldıracaklar.  

Maksat siyaseten kazanmak değil mi?

Nasıl olsa Allah affeder ama kullar affetmez değil mi?

Peygamber efendimiz bakın ne diyor;

– Oruç perdedir. Biriniz bir gün oruç tutacak olursa kötü söz sarf etmesin, bağırıp çağırmasın. Birisi kendisine yakışıksız laf edecek veya kavga edecek olursa “ben oruçluyum!” desin ve ona bulaşmasın.

– Kim yalanı ve onunla ameli terk etmezse bilsin ki onun yiyip içmesini bırakmasına Allah’ın ihtiyacı yoktur.

Bu hadisleri söyleyen Yüce Peygamberi unutarak mitinglerde, televizyonlarda, toplantılarda bütün bunları göz göre göre yapanları alkışlayan ve kutsayan bizlerin vay haline.

AHMET BERHAN YILMAZ

author avatar
Ahmet Berhan Yılmaz

İlgili Haberler

Yazarlar
15 Nisan 2024
15 – 21 Nisan 2024 Astroloji haftalık yorum: 21 Nisan Güneş, Merkür, Venüs Dikkat!

15 Nisan haftası Güneş Tutulmasından sonraki hafta olup haftanın en olumsuz günü 21 Nisan Pazar günüdür. Güneşin katsayısı 20 Nisandan itibaren -2 seviyesine düşecektir ve Natal Güneş ve Marsı Koç, Boğa, Yengeç**, Aslan, Başak, Terazi, Akrep, Oğlak**, Kova, Balık olanları son derece olumsuz etkileyebilir. Bilhassa Yengeç ve Oğlak burçları 20, 21 Nisanda Tr Güneşden son […]

Genel
09 Nisan 2024
Tatil Fotoğraflarınız: Hırsızlara Davetiye mi, Keyifli Anılar mı?

Sosyal Medyanın Hırsızlık İstatistikleri Üzerindeki Etkisi Son yıllardaki istatistikler, bayram ve ara tatiller gibi yoğun dönemlerde artan hırsızlık vakalarına dikkat çekiyor. Ancak bu artışın arkasında yalnızca geleneksel yöntemlerin değil, aynı zamanda dijital dünyanın etkisinin de olduğunu söyleyebilirim. Özellikle sosyal medyanın yaygınlaşmasıyla birlikte, hırsızlar giderek daha sofistike ve planlı bir şekilde işlerini yürütüyorlar. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte, […]

Genel
06 Nisan 2024
08 – 14 Nisan 2024 Astroloji haftalık yorum: 08 Nisan Güneş Tutulmasına Dikkat!

Haftanın en önemli olayı 08 Nisan Güneş Tutulmasıdır. Çünkü 08 Nisandaki Güneş Tutulması -1 katsayılı olup Koç, Yengeç, Terazi ve Oğlak burçlarını olumsuz etkileyebilir. Natal Marsı İkizler, Aslan, Yay, Kova olanlar ise çeşitli fırsatlar elde edebilirler. Koç burcu NATO, Yengeç burcu Irak, Terazi burcu Suriye gibi ülkeler Güneş tutulmasından son derece olumsuz etkiler alabilir. Bu […]

Basında Kadıköy
02 Nisan 2024
Çiçeği Burnunda Yazar Zehra Güngör

İnternette arattığımızda hakkınızda az şey buluyoruz. Biraz gizemli bir yazar mısınız ve sizi kendinizden dinleyelim mi?   Çok hoş bir soru. Teşekkürler… Bilerek gizemli olan birisi değilim. Fakat gizemi de severim. Açıkçası dijital dünyayla aram pek iyi değil. Kendimi pek eğitemediğim bir yer burası. Haliyle uzak kalmayı tercih ediyorum. Belki de eski kafalıyım. (Gülüyor) Ben […]