สล็อต

betflix

SOSYAL MEDYA HESAPLARIMIZ

MOBİL UYGULAMALARIMIZ

Kadıköy Gazetesi

Paylaş
veya
aşağıdaki bağlantıyı paylaşın:

15 TEMMUZ

Yayınlanma:
ABONE OL
15 TEMMUZ

Feto ve ekibi bu ülkede 15 Temmuz 2016’da darbe yapmaya kalkıştı. Milletçe bir ve tek yumruk olunarak darbe girişimi bertaraf edildi.

Darbe girişiminde bulunanlar, destekçileri bir bir yakalanıp hapse atıldı.

Aradan tamı tamına yedi yıl geçti.

Geçen yedi yıl içinde yaralar sarıldı, ne kadar sarılabildi ise işte.

Ölenler, yaralananlar…

Mağduriyetler…

Haksızlığa uğramışlar…

Vesaire….

Darbe girişiminin ardından yedi yıl geçti geçmesine ama darbe girişimi tam anlamıyla aydınlatılamadı!

Herkes bir şey söylemekte!

Bir sürü soru kafalarda dolanmakta!

Kim kimdi, ne idi?

15 Temmuz öncesine dönecek değilim.

15 Temmuz’a nasıl gelindi uzun uzun anlatacak hiç değilim.

Bildiğim ve herkesin bildiği, 15 Temmuz; adım adım, göstere göstere, bağıra bağıra, çağıra çağıra geldi.

Feto öncülüğünde darbe girişimi gerçekleşti.

Ülke demokrasisi ciddi bir yara aldı.

Yaşananlardan ders çıkartmak, ülkede bir daha 15 Temmuz yaşamamak…

Hani İstiklal Marşımız için; “Allah bir daha bu millete İstiklal Marşı yazdırmasın” denir ya!

Allah, bu millete bir daha 15 Temmuz yaşatmasın!

Ülkenin huzuru hiç kaçmasın!

Temennimiz budur!

Peki ülke olarak ne yapmalıyız?

Ne yaparsak ülkede bir daha acı olaylar yaşanmaz?  

Onu konuşalım.

Temelleri sağlam olan bir ülkede 15 Temmuzlar olmaz.

Bir kere bunu iyi bilmeliyiz.

Her şeyden önce hukukun üstülüğüne, demokrasiye inanmalıyız.

Liyakatten, adaletten, haktan, hukuktan hiç ayrılmamalıyız.

Laiklik, olmazsa olmazımız olmalıdır.

Ayrımcılık yapmamalıyız.

Batı denilip küçümseyerek…

“Osmanlı torunlarıyız” diyerek, böbürlenerek…

Medeniyetin doğuda olduğu yalanını gerçek gibi kabul ederek…

Değişime, dönüşüme, yeniliğe, teknolojiye ayak direterek…

Demokrasiyi değil şeriatı rehber edinerek…

Bilimi, feni gereksiz görerek…

Hurafelere inanarak…

Bir yere varamayız.

 Zamanında Fatih Sultan Mehmet, tarikatlara ve cemaatlere büyük bir operasyon çekmiş, tarikatları ve cemaatleri devlet yönetiminden uzaklaştırmıştır.

“Tarih tekerrürden ibarettir.” denir.

Tekerrür biraz da bizim elimizdedir.

Milletçe işleri düzgün yapar, işi ehline verirsek, tarih tekerrür etmez.

İşi Ehline Veriniz!

Hz. Muhammed, Kâbe’nin anahtarını henüz Müslüman olmayan birisine yani Osman Bin Talha’ya vermiştir.

Adaletle hükmetmenin bir gereği de işi ehline vermektir.

Liyakat olmadan olmaz!

Ayrışırsak, hepimiz kaybederiz.

Dünyanın küçüldüğü, iletişimin kolaylaştığı, emperyalist ülkelerin farklı sömürge yöntemleri bulduğu bir çağda yaşıyoruz.

Artık savaşlar kılıçla, kalkanla yapılmıyor.

Bir düğmeye basılarak bir ülke ya da kıta yok edilebiliyor…

Evet yanlış duymadınız, nükleer silahlar ciddi yıkım gücüne sahip…

Eski dünya düzeni yok artık!

Ülkede yaşayan herkes aklını başına almalı, doğru işler yapmalıdır.

Bencilce davranmanın kimseye bir faydası yok.

Ülke olarak çok şey kaybettik…

Çok acılar çektik…

Artık yeter!

İlgili Haberler

Ya Osimhen olmasaydı
Genel
10 Mart 2025
Ya Osimhen olmasaydı

Galatasaray son haftalarda formsuz, şampiyonluklar yaşayan Okan Hoca da kayıplarda.   Büyük takımlar bazen böyle durumlarla karşı karşıya kalabilir.   Tam her şey bitti derken ortaya bir “kahraman” çıkar hem takımı hem hocayı tabiri caizse ipten alır.   Doğru tahmin ediyorsunuz, Osimhen’den bahsediyorum.   Piyasa değeri 100 milyon euro olarak söylenen oyuncu şu an Galatasaray’ın kurtarıcı meleği. […]

HAYAT KISA, KUŞLAR UÇUYOR
Toplum
05 Mart 2025
HAYAT KISA, KUŞLAR UÇUYOR

Biz insanlar hayata ne kadar da çok anlam yüklüyoruz değil mi? Oysa bu dünyaya ölmek için geldik. Bir varoluş mücadelesi içindeyiz. Kiminin uzun, kiminin kısa bir yaşam sürdüğü bu dünyaya ne bırakabiliriz onu düşünelim. Bu yaşamı nasıl hak edebiliriz? İyi bir isim, faydalı ilim, iyi bir insan yetiştirmek, paylaşmak, yardımlaşmak,  bırakabileceğimiz güzel izlerdir dünyaya. Yedi […]

EDİP AKBAYRAM
Genel
04 Mart 2025
EDİP AKBAYRAM

Öyle zamanlar oluyor ki sevdiğiniz insanlar bir bir öteki dünyaya göç ederler. Öyle zamanlarda çaresiz kalırsınız, kime üzüleceğinizi, kimin yasını tutacağınızı bilemezsiniz. Öyle bir dönemi yaşıyoruz, sevilen birçok insan göçüp gidiyor. Ölenler ve kalanlar… Doğmak kadar ölümler de maalesef insanoğlunun gerçeği… Her bir canlı doğduğu gibi ölecektir. İyi de ölümü kabullenmek zor iş… Konuşulduğu gibi […]

DAĞIN ÖTE YÜZÜ
Manşet
25 Şubat 2025
DAĞIN ÖTE YÜZÜ

Ah şu yazarlar, ne güzel insanlar, bizlere hayatı ne güzel anlatırlar. Gülmek, ağlamak, hüzünlenmek, dert edinmek, empati kurmak, ders çıkartmak hepsi onların sayesinde… Ne kadar çok kitap o kadar bilinç, bilgi… İyi ki yazarlar, kitaplar var, iyi ki de yazmışlar. Dünya klasikleri başlı başına bir öğretidir, birçok şeyi o kitaplardan öğrendik. Gezmeden, görmeden, duymadan oturduğumuz […]