Yaklaşık 500 yıldır süregelen 1001 Hatim; Erzurumlular ve bütün Türkiye için çok önemli, bizi Allah’a yaklaştıran, güvende tutan bir gelenektir.
Çocukluğumdan beri heyecanını, güzelliğini, mutluluğunu, gururunu yaşadığım bu geleneğin bizim sosyal dokumuza, akıl, ruh ve beden sağlığımıza iyi geldiğine, bizleri güvende, huzurlu ve barış içinde tuttuğuna inanırım.
Bu yıl da Erzurum’da 1001 Hatim Geleneği vesilesiyle okunan 64.219 Hatim yüreğimize inşirah ferahlığı, şehrimize huzur, sükûnet verdi.
Bu duygularım eşliğinde şehrime, ülkeme, bütün Müminlere sormak istiyorum;
Kaçımız Kur’an’ı anlayarak okuyor, bizlerden ne istediğini biliyor, Kur’an ahlâkını ve Kur’an ahkâmını yaşıyoruz?
Kaçımız Kur’an’ı anladığımız için bütün hayatımızı, insani ve iş ilişkilerimizi, yaptıklarımızı, inandıklarımızı Kur’an emir ve yasaklarına göre düzenliyoruz?
Kur’an-ı Kerim okumanın başlı başına bir ibadet olduğu gerçeğini yadsımadan söylemek gerekir ki Kur’an mutlaka okunmalıdır hem ibadet için hem de anlamak, ne dediğini, bizlerden ne istediğini bilmek, emir, yasak ve tavsiyelerini öğrenerek hayatımıza uygulamak için okunmalıdır.
Yüzde 99’u Müslüman olduğu söylenen ülkemizde, araştırmalara göre, nüfusun yüzde 95’inin hayatında bir kere bile Kur’an okumadığı, Kur’an’ın ne dediğini bilmediği, Kur’an’ın günlük, sosyal, iş hayatımıza düzen vermediği gerçeğini yaşarken bizim Kur’an okuma rekoru kırmak yerine Kur’an’ı anlama, yaşama, Kur’an ahlâkını ve ahkâmını hayatımıza geçirme yarışına girmemiz gerekmez mi?
Son olarak belirtmek isterim ki Müslüman olarak hepimiz Kelime-i Şehadet getiriyoruz yani “Eşhedü” diyoruz. Şahit olduğumuzu söylüyoruz, bakın bildiğimizi değil, şahit olduğumuzu söylüyoruz. Allah’tan başka bir ilah olmadığına, Hz. Muhammed Mustafa’nın onun kulu ve elçisi olduğuna şahit olmak için de ondan, bundan duyduğumuzla değil bizzat Kur’an-ı okuyup anlayarak gerçeklere şahit olmamız gerekir.
Çünkü şahitlik görerek olur, başkasından duyduğunla şahitlik edemezsin, sadece bilirsin, başka biri de başka bir şey iddia ettiğinde, ben okudum, anladım, gözümle gördüm, şahidim diyemez, şaşırır kalırsın.
İlgili Haberler
“İnsanoğlu garip bir yaratık” der birçoğu, öyle olduğunu var sayar. Kendilerince haklı da sayılırlar. Kim yaşanan şeylere farklı bir anlam yüklemez ki! Gündelik yaptığımız hareketler bile bilinmeze yorulur. İnsanların konuştuğuna bakarsanız bilinen bir şey yoktur. Her şey bilinmezdir. Bilinmez adeta kutsanır. “Nasıl ya!” dersiniz. İnanın yaşamda var olan her şey için bir bilinmez vardır. Toplumun […]
Karagümrük stadı hakkında bu kaçıncı yazımı artık söylemiyorum. Fatih Belediye Başkanı Ergün TURAN , 15 Mart’ta sosyal medya hesabından Karagümrük taraftarına stat müjdesini verdi. Bu kaçıncı müjdeden artık bunu da söylemiyorum. Bildiğim tek şey taraftarın artık boş vaatlere karnının olduğu şey. Neyse ki krizi bırakıp iyi bir yerde görmek istiyorum. Stadın kapasitesi 7.680 kişilik olacak. Şehrin göbeğinde butik […]
Zaman sonsuzdur. Evren, uzay, yani içinde bulunduğumuz mekân da sonsuzdur. İnsan, birey olarak da “insanlık” olarak da zamanın ve mekânın sonsuzluğunun kesiştiği herhangi bir noktada, bir hiç, bir sıfırdır. Bir insan ömrünü yüz yıl kabul etsek bile, zamanın sonsuzluğunda yüz yıl nedir ki? Bırakın yüz yılı, bin yılı, milyar yıl nedir ki, sonsuzluk karşısında? Biliyorsunuz, […]
Galatasaray son haftalarda formsuz, şampiyonluklar yaşayan Okan Hoca da kayıplarda. Büyük takımlar bazen böyle durumlarla karşı karşıya kalabilir. Tam her şey bitti derken ortaya bir “kahraman” çıkar hem takımı hem hocayı tabiri caizse ipten alır. Doğru tahmin ediyorsunuz, Osimhen’den bahsediyorum. Piyasa değeri 100 milyon euro olarak söylenen oyuncu şu an Galatasaray’ın kurtarıcı meleği. […]