Dengin Ceyhan son dönemde ismini duyduğumuz genç piyanistlerimizden. Geçtiğimiz günlerde Spotify’da yeni bir albümü çıktı. Genç yaşına rağmen birçok albümü olan Ceyhan, şimdi de Rodrigo’nun en bilinen eseri Concertino Aranjuez’ini yorumluyor.
Sizi bazı tiyatro oyunlarının müziklerinden de tanıyoruz. Oyun müzikleri besteleme serüveniniz nasıl başladı?
Üniversitenin son yıllarındayken tiyatrocu arkadaşlarıma da eşlikler yapmaya başladım. Bu şekilde müzikalleri öğrenmiş oldum. Sonra müzikalleri komple çalışıp, tiyatro bölümünün eşlikçisi olarak yer aldım. İşin içinde oldukça Devlet Tiyatrosu ve özel tiyatrolarla da ilişkim gelişti. Bu işi yapmaktan gittikçe keyif almaya başladım ve yaptıkça da farklı bir dünya olduğunu anladım.
Oyun müziği bestelemenin farkları nelerdir?
Normal bestecilikten farklı. Çünkü size belirli bi sahneye göre müzik yapmanız isteniyor ya da şarkı sözlerini müzikal formlarda yapmanız bekleniyor, dolayısıyla belli bir çerçeve içinde çalışıyorsunuz, tamamen özgür değilsiniz.
Kaç oyun oldu şimdiye kadar?
Birazdan Gideriz Şimdi Yağmur Yağıyor, Manifesto, Karıncalar/ Bir Savaş Vardı, Babamı Kim Öldürdü?, The Mystery od Edwin Drood, Shakespeare Zorda, Hepsi Hikaye ile birlikte altı oyun olmuş.
Peki albümlerinize nasıl karar verdiniz? Mesela 2019’da Dengin plays Pentagram’ı yayınlıyorsunuz, oldukça özgün bir yorum, öncelik verdiğiniz özgünlük sanki…
Belki ama hepsi için geçerli değil, örneğin Chopin albümüm. Chopin zaten çok sevdiğim bir besteci. Onu çok fazla piyanist çaldı tabi, özellikle Ballade’larını. O yüzden ben özgün bir seçim yaptım diyemem ama daha çok kendi sevdiğim, severek dinlediğim eserlere kendi yorumumu nasıl katarım diye düşündüm diyebilirim. Kendi yorumumu görmek ve onu bırakmak istedim.
Peki nasıl bir yorum kattığınızı düşünüyorsunuz Chopin Nocturne’lerine?
Herkesin kendi görüşü, bakışı farklıdır. Hatta daha felsefik söyleyecek olsam her insanın aldığı nefes, gördüğü şeyler farklıdır. Benim yorumum benim hissettiklerim, ben kendi duyduğum Chopin’i anlatmak istedim.
Chopin’i ayrı sevdiğiniz size takip edenler tarafından biliniyor. Neden Chopin?
Chopin, benim için biraz da çocukluk aşkı. Piyanoya ilk başladığım zaman Moldovyalı bir hocam vardı ve Chopin’in bir valsini çalmıştı bana derste. O vals benim en çok çalmak istediğim eserlerin başında gelmişti. Hatta piyanonun başında kalmama bile sebep olmuştu o dönem o vals diyebilirim. Konservatuvarı kazanınca repertuvarıma daha çok Chopin eseri eklenmeye başlayınca benim için daha da anlamlı hale geldi. Bir de Chopin birçok kişi için özel bir bestecidir ve aslında herkes onu farklı yorumlar. Mesela uzak doğulu yorumcular çok daha farklı yorumluyorlar. Onu daha özgün, kalıpların dışında yorumlayan çok müzisyen oldu.
Başka bir besteciyi daha yorumlamak ister miydiniz?
Evet, Rachmaninoff aklımda bir süredir.
Son albümünüz Concierto de Aranjuez. Rodrigo’nun çok bilinen bir eserini piyanoda yorumluyorsunuz. Geri dönüşleri nasıl oldu?
Ben çok mutluyum bu konuda çünkü beklediğimden daha büyük bir ilgi ile karşılaştım ve bu beni çok mutlu etti. Yurtdışında da dinlenmiş, yaklaşık elli farklı ülkede olması mesela çok güzel bir geri dönüş. Bu çok kıymetli bir eser ve insanlara dokunan birşey bırakabilmiş olmak da benim için çok önemli…
Yakınlarda konserleriniz var mı?
Var. 1 Mart’ta Chopin Ballade ve Nocturne’lerden oluşan bir konserimiz var. Chopin’in 212. doğum yıldönümüne denk getirmek istedim.
Peki bir müzisyen olarak nelerden besleniyorsunuz genel olarak?
Konservatuvar yıllarında çok çalışkan ve parlak bir öğrenci değildim aslında. (Gülüyor.) Ama şimdi otuz yaşıma gelince, İstanbul’a taşınmam ve konser piyansitliğini de seçmemle birlikte biraz daha yalnız, huzurlu ve bolca çalıştığım bir hayata evrildi hayatım. Piyanom, kedim Clara ve tek başına yaşadığım evimde planlarım, yapmak istediklerim ve sorumluluklarımla günler geçiyor diyebilirim. İşimin gerektirdiği hayat da biraz böyle bir hayat, olması gereken bu demek daha doğru olur hatta.
Pandemi sürecinde özellikle Türkiye’de müzik sektörü de çok etkilendi. Konserlerin tekrar canlanması için seyircilere de düşenler var mı? Bu konuda bize birşeyler söylemek ister misin?
Aslında bunu sadece müzik sektörü olarak kısıtlamayalım, tüm sanat dalları etkilendi genel olarak. Ben şöyle bakıyorum, bu da değişimin yaşandığı bir süreç çünkü sanatın üreme şekli, dünyada yaşanılanların bir aynasıdır. Nasıl ki Beethoven’ın Eroica’sı Napolyon’a ithaf iken, sonradan romantic dönemin kapısını açan eser olarak algılanır, ressamların, heykeltraşların, müzisyenlerin bu dönemde yarattığı herşey de bu dönemle ilgili dünyadaki yerini alacaktır. Biraz bekleyip görmek ve sanatı gtakip etmeye devam etmek yeterli olacaktır diye düşünüyorum.
Dengin Ceyhan Albümleri:
İlgili Haberler
İzmir Devlet Opera ve Balesi, klasik bale repertuvarının en ikonik eserlerinden biri olan Kuğu Gölü balesini bu akşam Bornova Necdet Aydın Sahnesinde İzmirli izleyicilerle ilk kez buluşturmanın heyecanını yaşadı. Pyotr Ilyich Tchaikovsky’nin ilk bale çalışması olarak bilinen Kuğu Gölü, 1877 yılında Bolshoi Tiyatrosu’nda sahnelendiğinde karmaşık müziği ve hatırlanamaz koreografisiyle eleştirilse de zaman içinde bale denince […]
Devlet Tiyatroları ve Yunanistan’dan Atina Konser Salonu Megaron ve Lykofos ortak yapımı William Shakespeare’in ölümsüz eseri Romeo ve Juliet, 26 Nisan Perşembe günü, Atatürk Kültür Merkezi Tiyatro Salonunda, saat 20.00’de seyirci ile buluştu. Temsil öncesi Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı, oyunun yönetmeni Lefteris Giovanidis ile oyunun yapımcılarından Lykofos Genel Sanat Yönetmeni Yiorgos Lykiardopoulas Yunanistan […]
AKUT VAKFI, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda çocukların yanındaydı. Nesin Vakfı’nın Çatalca’daki 23 Nisan Şenliği’ne destek veren AKUT VAKFI, çocuklarla doğanın bir parçası olabilecekleri eğlenceli etkinlikler gerçekleştirdi. Vakfın Hatay’da eğitime kazandırdığı okullarda ve kuaförlerde de 23 Nisan sevinci vardı. Ülkemizde deprem bilincinin yaygınlaştırılması için yaptığı çalışmalar yanında insani yardım projeleri ve eğitime verdiği […]
10 Yıl önce Şile Çevre Gönülleri Derneği tarafından başlanan ve Şile Belediye Başkanlığının da organizasyona dahil olan 10.Şile Şakayık Şenliği geçtiğimiz hafta sonu Şile Hasanlı Mahallesi Sarıkavak Yerleşkesinde gerçekleştirildi. Şile Belediyesi ve Şile Çevre Gönüllüleri Derneği İşbirliğinde Gerçekleştirildi Zaman Yağan Yağmura Rağmen Yoğun Katılımla Gerçekleşti. Şakayık Şenliği, Şile Belediyesi ve Şile Çevre Gönüllüleri Derneği işbirliğindeki […]