İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Erzurum Palandöken’de kayak yapması üzerine yapılan eleştirilere cevap verdi. İmamoğlu, çocuklarına 400 günde sadece 8 gün vakit ayırdığını, bu yüzden babalık görevini yapmak zorunda olduğunu belirterek, kayak yapmanın zil takıp oynamak değil spor yapmak olduğunu söyledi.
Erzurum Palandöken’de ailesiyle kayak yaptığı için kamuoyu tarafından eleştirilen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP Erzurum İl Başkanlığını ziyareti sırasında basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.
“Çocuklarıma 400 günde sadece 8 gün vakit ayırdım”
Tatili 20-25 gün önceden planladıklarını ifade eden İmamoğlu, “Ben çocuklarıma 400 günde bu 3 gün dahil sadece 8 gün ayırdım. Ekrem İmamoğlu bir günde tatil yapsalar konuşacaklar 2 günde yapsalar konuşacaklar. Bana destek verip eleştirenlerde var. Benim bütün insanlara tavsiyem siyaseti kutsallaştırmanın zararını yaşıyoruz. Maalesef siyaseti çok kutsal görüyoruz. Hatta siyasi insanları da kutsallaştırıyoruz. Bu mekanizmalar, bu kurumlar, bu kişilikler bizlere hizmet eden sizler gibi bizler gibi insanlar. Ama benim değer verdiğim kutsallarımda var. Ailem benim kutsalım. Ben aileme başka bir değer veririm ailemle bir arada olmamanın üzüntüsünü yaşarım. Ben çocuklarımı siyasi manzarama hiçbir zaman sokmam. Çocuklarım ve ailemin kendi hayatlarını sürdürmelerini isterim. Dolayısıyla benim çocuklarıma vakit ayırmam lazım. Ben 8 yaşında ki kızımın çocukluğunu ıskalayamam. Ben ergenlik çağını yaşayan oğlumun bu çağlarını ıskalayamam. Hayat boyu çocuğun bu eksikliğini yaşamasını isteyen bir baba olamam. Üniversite okuyan oğlumun hayata atılma evresinde hangi doğrularla, hangi prensiplerle hayata atılması konusunda sağlıklı anlar geçirmek isteyen bir babayım. O yüzden 3 gün, 5 gün buluşarak bunu en yüksek seviyede değerlendirmek bir baba olarak benim sorumluluğum” dedi.
“Elazığ’daki sorumluluklarımı yerine getirdim”
İBB Başkanı olmasına rağmen Elazığ’daki sorumluluklarını yerine getirdiğini kaydeden İmamoğlu, “20-25 gün önceden planladığımız Erzurum seyahatini yapacağımızda deprem sonrası eşim ve çocuklarıma siz gidin dediğimde eşimde benle gelmek istedi. Beraber Elazığ’a gittik. O günü Elazığ’da geçirdik. Ekiplerimiz nerede nasıl çalışıyor diye baktık. İnsanların açısını hissetmeye çalıştık. Onlara destek olmaya çalıştık. O gün gece saat 11’e kadar sahadaydık. O gece Elazığ’da kaldım. Ertesi sabah yine Elazığ’daydım. Daha sonra ayrılıp Pertek ilçesine ve Tunceli’ye gittim. Kayıp Gülistan kızımızın ailesini ziyaret ettim. Yani ertesi günün yarım gününü de Tunceli’ye ayırmış oldum. Ve sonra Erzurum’a geldim. 3 gün çocuklarımla Erzurum’da kaldım. Yürümek gibi, koşmak gibi, kayak da bir spordur. Kayak yapmak zil takıp oynamak değil bir spordur. Yani ben 3 gün boyunca çocuklarımla spor yaptım. Sohbet ettim, muhabbet ettik, paylaştık. Ben Elazığ’daki sorumluluklarımı yerine getirdim. Ben mış gibi yapmadım. Kimseyle dalga geçmedim. Algı yönetmedim ben Elazığ’da sorumluluklarımı yerine getirdim daha sonra ekiplerimiz orada olduğu için buraya geldim. Ben İstanbul Belediye Başkanıyım birilerinin aklına gelmezken ben Elazığ’a gittim. Bazı köşe yazarları yazıyor hayatı eğlenceyle geçiyor diye. Ben eğlenmeye değil spor yapmaya geldim” ifadelerini kullandı.
“Ailemi korumak için fotoğraf paylaştım”
Palandöken’de kendisiyle fotoğraf paylaşanlara tepki gösterip çirkin yorum yapanlar yüzünden ailesini korumak amaçlı fotoğraf paylaştığını aktaran Ekrem İmamoğlu, “Benimle fotoğraf çektiren insanlar üzerinden öyle çirkin yorumlar yansıdı ki bu benim eşime, kuzenime ve çocuklarıma kadar yansıdı. Öyle çirkin yorumlar gelmeseydi ben burada olduğumu paylaşmayacaktım. İkinci gün fotoğraf paylaşarak ben ailemle buradayım dedim. Bunu paylaşmama gibi bir niyetim vardı. Ama bu çirkin saldırılara, edepsiz ahlaksız yorumlara karşı ailemi korumak zorundaydım” açıklamalarında bulundu.
İmamoğlu öğleden sonra kentte yer alan tarihi binaları gezdikten sonra akşam saatlerinde Erzurum’dan ayrılması bekleniyor.
İlgili Haberler
Cumhuriyetin ilanının 101’inci yıl dönümünde kutlamaların İstanbul’daki merkezi bu yıl da Kadıköy oldu. Bağdat Caddesi’nde yapılan Büyük Cumhuriyet Yürüyüşü’ne yüz binlerce kişi katıldı. Yürüyüş sonunda konuşan Kadıköy Belediye Başkanı Mesut Kösedağı “Cumhuriyet bu ülkenin evlatlarının en büyük ve en kıymetli mirasıdır. Bu mirasa sonsuza kadar sahip çıkacağız” dedi Bağdat Caddesi’nde düzenlenen Cumhuriyet yürüyüşleri ile her […]
Bitiyatro ve Nejat İşler’in (Meddah) ortak yapımcılığında Fil Rüyası, 11 Kasım’da Baba Sahne’de prömiyer yapıyor. Günsu Özkarar’ın Galata Perform’un eğitimleri sırasında yazdığı bu oyun, Sınırlar Ötesi Tiyatro 11. Yeni Metin Festivali’nde okuma tiyatrosu olarak gösterime sunuldu. Bir terapist ile danışanın seanslarında ortaya çıkan güven, sadakat ve aşk temaları çerçevesinde bilinçaltına bir yolculukla başlayan oyunda terapiyle […]
İngiliz Sömürüsü ve Zulmüne Karşı Efsanevi Bir Kahramanlık Destanı “İslam’ın Kılıcı” Türkiye’de Vizyona Giriyor: “İslam’ın Kılıcı”, 1 Kasım’da Türkiye sinemalarında izleyiciyle buluşuyor. Aksiyon ve macera dolu bu destansı film, cesur bir savaşçının İslam’ın kutsal değerlerini korumak ve İngiliz sömürüsüne son vermek için çıktığı nefes kesen mücadeleyi anlatıyor. Osmanlı’nın İngiliz sömürüsüne karşı desteğini de detaylı […]
Şair-yazar Ali Asker Barut’un Uzak Patikalar Şarkısı adıyla yeni kitabı yayımlandı. Pikaresk Yayınevi tarafından yayımlanan kitabı şair, “Sondan bir önceki şiirler” olarak değerlendiriyor. Yeni kitabında kederin, gamın sesini daha da yoğunlaştıran Tunceli doğumlu şair Ali Asker Barut, şiirini, çağıyla yüzleşen, çağıyla hesaplaşan bir çizgiye getirmiş durumda. Geçen yıllarda aynı yayınevinden Gam Divanında Keder Şiirleri ve […]