Özel Röportaj: Kadıköy Gazetesi Yayın Kurulu
Kadıköy Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu, bir kısmı kamuoyunda ilk olmak üzere büyük ses getirecek açıklamalarını Kadıköy Gazetesi’ne gerçekleştirdi.
İlçenin tüm renklerine söz hakkı verdiğimiz “Kadıköy Konuşuyor” yazı dizimizde Kadıköy Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu sorularımızın bir kısmına oldukça samimi, bazılarına da dobra dobra yanıtlar verdi.
Önümüzdeki dönem belediye başkanlığına aday olacak mı? Kadıköy’de inşası başlayan yeni büyük projenin içeriği nedir? Başkan Nuhoğlu, Bağdat Caddesi’ne metro için ne dedi? Diğer yandan Kadıköy’e yeni bir meydan için kolları mı sıvıyor? Moda Bostanı’nda neler olacak? Kentsel dönüşüm kazalarında, Kadıköy’de 2 yıl içinde 10 vatandaşımız hayatını kaybetti, Başkan Nuhoğlu ne dedi? Beraberinde Kadıköylüleri yakından ilgilendiren onlarca gelişme!
Şöyle bir çayınızı – kahvenizi alıp özel röportajımızın ayrıntılarına geçebileceğinizin altını çiziyoruz zira, yazımız oldukça uzun ve her soru – yanıtta kendinizden bir parça bulacaksınız…
Geriye doğru baktığınızda 4 yıllık yönetiminizi nasıl yorumluyorsunuz?
Aday adaylığı ve adaylık süresi içerisinde vaat ettiğimiz projelerin tamamına yakını yaptık, hatta hedeflerimiz arasında olmayan ve hayata geçirdiğimiz projeler de var. Ekip halinde çalışarak 4 yıl geçti; Belediye Meclis Üyeleri, belediye çalışanları, muhtarlarımız, sivil toplum örgütleri, kent konseyi bir uyum içinde çalışmalar yaptık, birlik ve beraberlik içinde…
Moda Bostanı son günlerin en ciddi gündem maddelerinden… Ne olacak Moda Bostanı’nın sonu?
Orasını vakıftan kiraladık, 10 bin metrekarenin üzerinde… Çocuk yuvası isteği, Modalılardan geldi öneri olarak. Aralarında konuşuyorlar, Modalılar karar verirlerse yaparız. Modalıların karar vereceği bir alan. Hem deprem toplanma alanı, ambulanslar var, muhtarlık var. Burası vakıflar arazisi; Yani kamu arazisi değil, özel arazidir. İnsanların bağışladığı, şartlara uygun kullanılmak zorunda. Şu an bir sorun yok…
Ama, projenizin iptali için imzalar toplanıyor?
Ben hiç karışmıyorum (imza kampanyası için söylüyor). Kendi aralarında uyum içerisinde hep beraber karar verirler ise yaparız. Yoksa bizim “illa ki buraya bunu yapalım” diye iddiamız yok. Biz ne bilgi döküman istiyorlarsa veriyoruz.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile gergin bir süreçten geçiyorsunuz. Neler yaşanıyor?
İBB son dönemde ciddi şekilde sert tavır içerisinde, anlamak mümkün değil. Kendi araçlarımız, otobüslerimiz dahil bu otoparkta kalıyordu. Bir sabah çok sert şekilde yüzlerce polis ve zabıta tomalarla geldiler. Ellerinde mahkeme kararı olabilir, sonuçta kamu arazileri İBB’nin mülkiyetinde olması demek, buradaki vatandaşlara hizmet vermeyeceğiz anlamında değil. Otobüslerimiz içeri girmesin diye üste demir bariyer koydular, hoş değil. Yazılı ihbar da yok, hiç şık olmadı. “Ama bir konuşalım. Ne olur, kiraysa kira da öderiz” dedim yöneticilerine.
Yoğurtçu Parkı da Kadıköy Belediyesi’nin kontrolünden çıkıyor ve mülkünün ait olduğu İBB’ye geçiyor. Burada da böyle manzaralar yaşanır mı?
Yoğurtçu Parkı ile ilgili bir sorun olmaz diye düşünüyorum. Sözleşmemiz doldu, devam ettirmek isteriz ama, parktan dolayı İBB ile kavga edecek halimiz yok. Bu, bana da doğru gelmiyor. Suriye’de, Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, askerlerimiz, çocuklarımız savaşırken kamuda böyle bir çatışmaya izin vermem.
Yetki karmaşası var mı?
Evet, var. Bakanlıklar, Valilik, İBB; Sonuçta bir yetki karmaşası olabilir. Ben kendimi her türlü konuda yetkili hissediyorum. Her türlü vatandaşın ihtiyacını karşılamak ile hükümlü tutuyorum kendimi. Sonuçta vatandaş bizi seçti, gerekirse onlarla görüşüp, konuşup sorunu çözüyoruz.
Sizce Kadıköy hak ettiği yerde mi?
Kadıköy şu anda Türkiye geneline bakıldığında sanatta, eğitimde bir numara. Yaş ortalaması en yüksek ilçe, bütün yaşam kalitesi anlamında en üst noktada olduğu ilçe.Ufak tefek sorunlar elbet var. Gürültü sorunu var, çok fazla inşaat var. Bu, 2012 yılında çıkan yönetmelik ile birlikte başladı ancak, şu zamanlarda bir nebze azalma ve toparlanma da var. Çok fazla yeme-içme mekanları var. Çevre ilçelerde içkili yerlere ruhsat vermedikleri için insanlar buraya geliyor. Kadıköy’de kendilerini daha özgür, rahat hissediyorlar. İnsanların buraya gelmeleri, sevmeleri bence çok güzel bir şey, tercih etmeleri. Biraz Moda’da yeme-içme yerlerinden dolayı sıkıntı var, mücadele ediyoruz, belli bir çizgiye çekildi. Ama vatandaş ile, esnaf ile kamuoyunun da dikkatini çekerek konuşarak çözülecek, daha da azalacak.
Yeni içkili mekanların açılabileceği sokaklara ruhsat verecek misiniz?
Yeni sokaklara belediye meclisinden ekstra içkili yer ruhsatı hiç vermedik. Türkiye’de bu sorunun mahallelerde tartışılması gerekiyor. Tartışmaya açmayı denedik, 15 Temmuz darbe girişimi olunca ertelendi. Türkiye’de mahalleler şu anda bunu tartışacak durumda değil, gündemden dolayı… Ama bunu konuşmak lazım, yaşayanların düşüncelerini alarak sistemi kurmak lazım, ona göre hareket etmek lazım. Kadıköy’de yeterince içkili restoran var, bundan yana sorun yok. Rasimpaşa – Yel değirmeni’nde baktığımızda Karakolhane bölgesinde içki ruhsatı yok. Kafeler aslında bir tehdit değil. Bakın, kitap kafeler açılıyor, alışkanlıklar değişiyor, bence o da iyi bir şey. Kitap kafelerin olması, seçeneklerin tercihlerin fazla olması demek. Seçenekler tek tercihli olmamalı. Farklı tercihler de olsun.
Misak-ı Milli Sokak’ı nasıl görüyorsunuz?
Misak-ı Milli Sokak’ta sıkıntı var, emniyet birimleri ile birlikte orasıyla ilgileniyoruz.
Alzheimer Merkezi, Çocuk Kültür Merkezi, Gençlik Kültür Merkezi… Bu gibi projelerinizde geri dönüşler nasıl?
Beklediğimizden de fazla! 1 yaş üstü çocuklar, kreşler, 3 yaştan sonra özellikle çok önemli. Çocuklara ne verirseniz, toplumun geleceği o olur. Çocuk Sanat Merkezi’mizde 3.000’in üzerinde çocuk faydalanıyor. Karilatür Evi kışın 1.000, yazın 300, bu sene 2.000’e yakın kişi atölye çalışmalarına katılacak. 14 yaş üzerinde 2.000 genç insanı hedefliyoruz Gençlik Merkezimizde…
Alzheimer Merkezimize gelince; Türkiye’de 65 yaş üzerinde Alzheimer hastalığının görülme oranı yüzde 10’lara ulaştı. 19 Mayıs Mahallemizdeki Alzheimer Merkezimizde 80’in üzerinde hastamız var.Aileler bu sorunu tek başlarına çözemezler, kamunun destek vermesi gerekiyor. Bunu da yerel yönetimler yapmalı, biz taşın altına elimizi koyduk. Sağlık işlerinde Bakanlık sağlık tarafını, biz de öncesini çözüyoruz. Aslında kamu kurumları tek koordinasyon ile çalışmalı, sonuçta aynı kaynakları kullanıyoruz, vatandaşların vergilerini…
Bu koordinasyonda biz iyiyiz. Bakanlık ile, özellikle hastaneler ile koordinasyonumuz iyi. Fizik tedavi ile protokolümüz var. Diş Sağlığı Merkezimiz bütün okullarda tarama yapıyor, bu ve bunun gibi işlerimiz çok emek istiyor. Hastaneler ile koordinasyonu iyi sağlamaya çalışıyoruz. Biz önce sağlık diyoruz, insanların sağlıklı kalması tarafındayız. Yerel yönetim, doğumdan sonuna kdar insanın hayatında olmak zorunda…
Kentsel dönüşüm çalışmaları, hafriyat kamyonları ve beton mikserlerinin karıştığı kazalarda Kadıköy’de 2 yıl içinde 10 ölüme neden oldu. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?
Türkiye’de iş kazaları nedeniyle ortalama 2.000 insan hayatını kaybediyor. Bu yönden ne yazık ki Avrupa’da birinciyiz, çok yüksek seviyede. Bu normal değil, hafriyat kamyonlarının altında insanların kalması normal değil. Bunların hepsi, kamunun direkt hatası. Hafriyat kamyonunda kim yetkili? Ciddi yetki karmaşası var. Bu derece şehre girip çıkmaları doğru mu? Bu büyüklükteki kamyonlarla olmaz, daha küçük olmalı araçlar. İş hızlı gitsin diye mi? Düzenlemeyi İBB, uygulamayı trafik birimleri kontrol ediyor. Trafik kime bağlı, bize değil! Trafik bence direkt belediyelere bağlı olmalı. Farklı farklı kurumlar denetleyince ortada boşluk oluşuyor. Oturup tek merkezden yönetilmeli.
Fikirtepe’de Kadıköy Belediyesi olarak hiçbir yetkimiz yok. Çevre İl Müdürlüğü ve Çevre Şehircilik Bakanlığı süreci işletiyor. Şimdi Bakanlık Fikirtepe’de ofis açacak, zamanında söylemiştik, bu çözümü hızlandırır. Fikirtepe’de birçok adada sorunlar var, ben de basından okuyorum. Çevre İl Müdürlüğü’nü bir sene önce ziyaret ettim, hala dosyaları göndermediler, vermediler. Fikirtepe’deki süreçte Kadıköy Belediyesi olarak bizim de yer almamız lazım, o ofiste biz de olmalıyız, İBB’de olmalı. Sancıyı herkes çekiyor, sonuçta esas sıkıntıyı çeken vatandaşımızdır.
Yetki karmaşası ile gelen karışıklık, sosyal medya kirliliğine de dönüşüyor mu?
Sosyal medyada topun bize, Kadıköy Belediyesi’ne atılması sorunu ortadan kaldırmıyor. Hedefimiz, sorunun çözülmesine katkı vermek ve çözmek. Şehrin 1/100.000’lik haritasında “Biz taşımayı nasıl yapacağız? Araçları mı, yoksa insanları mı taşıyacağız” sorusunu yanıtlayabilmeliyiz.İstanbul daha çok araçları taşıma üzerine dizayn ediliyor. Üçüncü köprü, çevre yolları, üçüncü havalimanı; Dikkat edin, Avrasya Tüneli, Marmaray, Üçüncü Köprü oluyor ama birinci ve ikinci köprüden geçen araç sayısı da artıyor. Demek ki yolları yaparak araçları azaltmıyorsunuz, artıyor. Önce şehirlerin gelişimi planlanmalı. İstanbul nüfusu 15 milyon değil de örneğin 12 milyona düşürülmeye çalışılsın. 1/100.000’lik planlarda 16,5 milyon nüfus öngörülmüş ama üçüncü köprü ve diğerleri ile önümüzdeki 15 yılda nüfus rahat 25 milyonu bulur. Bunun bir karı yok. Anadolu’yu boşaltıp buraya dolduruyorsunuz. Anadolu’da yaşamı kaliteli, daha iyi hale getirmek lazım, enerjiyi buna vermek lazım. Anadolu’da iş imkanları sağlarsanız, yaşam kalitesini artırırsanız İstanbul’da bu sorunlar meydana gelmez. Mutlu insan tablosu oluşturulabilmeli. Yoksa kentlerin ihtiyaçları daha da artar, su gibi. Isı adaları bile oluşur, bunlar kolay çözülecek sorunlar değil.
Bağdat Caddesi’ne metro ya da tramvay getirilmek istense, destek verir misiniz?
Elbette, iyi olur. Destek veririz. Aslında Kadıköy yürümeye, bisiklet kullanmaya uygun bir şehir. Bisiklet yollarını geliştirmeye çalışıyoruz, İBB’de bize destek veriyor bu konuda, koordinasyon halindeyiz.İstanbul’da ilçe bazında trafik sorununu çözmek imkansız, ilçeler birbirine bitişik.
Ama, “Minibüs Yolu”na Havaray Projesi’ne “Hayır” dediniz?
Minibüs yolunda Havaray doğru proje değildi. Alel acele olmamalı, bir alt yapı olmalı. Verileri, bilimsel alanda kullanarak hareket etmeli. Bakın, 1/100.000’lik planlarda üçüncü köprü var mı? Karar verildiğinde yoktu, önce söylüyorlar, sonra planlara işliyorlar. Üçüncü Havaalanı planlarda yoktu, Kanal İstanbul da öyle. Kanal İstanbul için şimdi riskler dile getiriliyor, özellikle Marmara Denizi’nin geleceği için, ölü bir denize dönüşebilir. Bence iyice araştırmak lazım. Tek başına bir şey söylememiz zor.
Rıhtım’ın hali içler acısı! Buranın da yenilenmesi süreci için neler söyleyeceksiniz?
Meydan da İBB sorumluluğunda… Meydana düzenleme yapıldığında aslında bizimle çalışması lazımç Elbette iyi bir düzenleme yapılmasını isteriz, meydanın insanlar tarafından aktif olarak kullanabileceği hale gelmesini isteriz. Otobüs duraklarının oradan kaldırılmasını isteriz.
Altıyol’dan aşağı Rıhtım’a kadar kaldırımlar çok kötü durumda. “Biz yapalım” diyerek telefonla konuştum, yazı da yazdım. Ancak bunu, aşağıdaki (Rıhtım) proje ile birlikte yapmak istiyorlar. Haydarpaşa Garı ile beraber proje ediliyor. Haydarpaşa Garı’nda iyi bir noktaya gelindi, gar olarak devam edilecek. Gar herkesin, büyük çoğunluk karşı çıktı başka şekilde projelendirilmesine. Anadolu’yu kucaklıyor Gar’ımız… Bana kalırsa ayrıca, Haydarpaşa Garı çevresi, Üsküdar tarafı ile de birlikte Kültür Vadisi olmalı.
Banliyö hattı önümüzdeki aylarda açılıyor, bu bölge için neler söyleyeceksiniz?
Bana göre bu vadide (Söğütlüçeşme) ciddi yenileme çalışması yapılmalı, buna ihtiyaç var. Meydanlara ihtiyacımız var, yürüyüş alanlarına, kamusal alanlarına. Bu bölge büyük bir Kadıköy Meydanı olabilir, Kadıköy Belediyesi çevresi… Buna ihtiyaç var. Ulaşım da yer altına alınır, büyük hayalim bu. Burası, Haydarpaşa, Üsküdar ve Kadıköy tarafı birleştirilince müthiş bir odak noktası olur, Gazhane de var, İETT arazisi var. Buralarda çok insan yaşıyor.
Kadıköy’ün nüfusu 452 Bin civarında, yeni binalar tamamlandıkça 700 bini geçecek. Kadıköy’ün bir meydana ihtiyacı var, bu da Kadıköy Belediyesi ve Söğütlüçeşme çevresinin birleştirilmesiyle mümkündür bence. Hayal kuruyoruz, kurmazsak bu işler olmaz ki!
Kadıköy’de turizm yeterince konuşulmuyor, sahada hissedilmiyor. Sizce turizm için etkili bir şekilde harekete geçilmek için geç kalınmadı mı?
Genelde İstanbul’da turist sayısı düşük diye düşünüyorum. İstanbul’da ciddi turist sıkıntısı var.
Ama, yine de milyonlarca turist geliyor İstanbul’a… Kadıköy’de turizm tabelaları bile görülmüyor. Bir turizm çalıştayı düşünür müsünüz?
Aslında turizm ile ilgili çalışıyoruz. Belki çok görünür değil ama, aslında turizm bir bütün halinde düşünülmeli. Bu kadar sinema, tiyatro var. Yerli turist geliyor Kadıköy’e. Süreyya Operası’nda Hollanda Konsolosu’nu görüyorsam, geliyorlar. Sayısal bir ölçü yok elimizde ama, turlar artık var, yavaş yavaş geliyorlar. Vapura binip geliyorlar, hatta Kadıköy’de yaşayan yabancı vatandaşlar çok.
Boğa Heykeli işkenceden kurtuluyor, neler düşünüyorsunuz? (üzerine çıkılıp fotoğraf sıkılması, sprey boya sıkılması, delici aletlerle zarar verilmesi gibi)
Boğa Heykeli’nde aslında tehdit yoktu. Seviyorlar, fotoğraf çektiriyorlar.
Ama zarar veriyorlar, bir yüksek kaidenin üstüne oturulsa, vb önlemler ile herkes yine fotoğrafını çektirsin?
Heykellere insanların dokunması, o sıcaklığı yaşamaları güzel. Çok az heykelde o enerjiyi yakalayabilirsiniz. Engelleyince çatışma olur, şöyle bir 15 dakika seyredin, müthiş bir sıcaklık var. Tabi üzerinde şişe kırılması ve benzeri şekilde zarar verilmesi, bu doğru değil.
Çeşmelerin de durumu içler acısı, Kadıköy Belediyesi restore ediyor, bir çırpıda zarar veriyorlar?
Yapmamaları lazım, böyle şeyler doğru değil.
Kadıköy Belediyesi karşısında, Hasanpaşa’daki Avanak Avni Heykeli de birkaç gün ortadan kayboldu?
Devirdiler, tekrar yaptık ve aynı yerine monte edildi.
Kadıköy’de bir çöp sorunu olduğu, gerçek! Bu konuda ne düşünüyorsunuz?
Bu konu oldukça önemli, üzerine çalışıyoruz. Yer altı çöp konteynerlerini yaymaya çalışıyoruz ama, ne yazık ki her cadde ve sokağa olmuyor, Kadıköy’ün yapısından ötürü. Yoksa maliyetinden değiliz, bunun maliyetini de düşünmeyiz. Ara sokaklara koyamıyoruz, bunun maliyet hesabını yapmayız. Bazı mahallelere belirli alanlar gerekiyor yer altı konteynerleri için, yoksa hepsini yer altına alabilecek güçteyiz. Kadıköy’ün yapısı bu yönde olumsuz etkiliyor, kolay değil.
Kadıköy Belediyesi’nin halka açık kafelerinde fiyatlar yüksek mi?
Fiyatlarımız çok düşük de değil, yüksek de değil. Parklarda ki kafeler daha da ekonomik. Belediye olarak kafe işletmeciliğini yapmalı mı, bence bu da yanlış. Belediye olarak aslında ihtiyacı olan şeyleri yapmak lazım, bunlara çalışmak ve düşünmek lazım.
Yani, belediyenin işi işletmecilik değil diyorsunuz sanırım?
Belediyeler belirli bir yere kadar kafe ticareti yapmalı. Bana göre eksik olan yerlerde tamamlamazı lazım (kafe işletmeciliğini). Bu nedenle çok kafe işlerini geliştirmedim. Ama mevcut kafelerimizde insanlarımız çalışıyor, ev geçindiriyorlar, kimsenin işinden gücünden olmasını istemiyorum. Bizler ihtiyaç sıralaması yapmalıyız, ona göre hizmetleri vermeliyiz. Bunların hepsinin geliştirilmesi lazım. İnsanlar mutlu, emekliler, kadınlar, çocuklar geliyor bu kafelere. Özellikle Milil Hakimiyet ve Kriton Curi gibi, Koşuyolu Mahalle Evi gibi parklarımızdaki kafelerimiz çok ekonomik.
Kadıköy’de spor?
İnsanların sağlıklı kalması için spor yapması gerekiyor, bu çok önemli. Kasvetli ortamlardan kurtulmalıyız. Özellikle parklarda sporu teşvik ediyoruz.
Acıbadem ve Koşuyolu’nun kesiştiği bölgeye (Tepe Nautilus AVM yanı) büyük bir spor salonu yaptırıyoruz. Şu an hafriyatı bitti. Yaklaşık 16 bin metrekare kadar, 15 – 16 ayda bitmesini hedefliyoruz. İçinde yüzme havuzu, kapalıspor salonu ve büyük bir fitnes salonu olacak. Acıbadem’e Yüzme Havuzu projemizi hizmete açtıktan sonra şimdi de bölgede bu ihtiyaçlara yanıt vermek istiyoruz. Ücretleri çok olmaz, kendini döndürecek kadar. Engellilere ilgili alanı var, öğrencilere ücretsiz.
Ayrıca Kadıköy’de insanların tercihlerini arttırmamız gerekiyor. Felsefe toplantıları, tarih, edebiyat, şiir toplantıları yapıyoruz. Kadıköylüler, kendilerini belirli alanda mahkum hissetmemeliler.
Caferağa Spor Salonu’ndaki projeniz hangi aşamada?
Acıbadem ve Koşuyolu bölgesinde inşasına başladığımız Büyük Spor Salonu projemiz bitsin, ardından buraya yöneleceğiz. Böylece bu inşa döneminde mağduriyet olmayacak.
2018 yılı için en büyük projeniz ne olacak?
Benim öyle “önemli proje budur” diye bir bakış açım yok. Halkın ihtiyacı ne ise, bir yerde tuvaletse en önemli proje odur. Bir yerde hastane ise önemli proje odur. İhtiyaçları da oluşturmak lazım. Dünya o kadar gelişti ki, “büyük köprü, tünel yaptım” dönemi bitti. Tesla’nn paronu Mars’a gitmeyi planlıyor. Sen de hedefini yüksek koyacaksın, uzayı düşüneceksin. 100 sene önce mühendislik önemli bir kavramdı. Şu anda öyle bir ley yok, şu an ölçüler küçüldü. Küçük şeylerde büyük şeyler yaratabiliyorsan, büyük oluyorsun.
Peki, trafik sorununu çözmek için uçan arabaları mı bekleyeceğiz?
İngiltere’de artık sitelerde otopark koymuyorlar. Otoparklık aracı olanlara da “gelmesin” diyorlar. 10 – 20 yıl sonra araçları artık yollarda göremeyebiliriz, dediğiniz gibi uçacaklar. Başka bir ulaşım dizaynı hakim olacak. Toplu taşımayı sağlarsanız, bir otomobil insana külfettir.
“Fenerbahçe Stadı” çevresinde maç olunca ciddi trafik sorun oluyor, bu Kadıköy’ü çok geriyor. Bütün bu sıkıntılar sokakta vatandaşa yansıyor.
Siz toplu taşıma kullanıyor musunuz?
Evet, akbilim de var. Özellikle karşıya giderken kullanıyorum.
Peki, yerel seçimler kapıya dayandı. Yeniden Kadıköy Belediye Başkanlığı için aday olacak mısınız?
Evet, devam edeceğim partimiz izin verirse, vatandaş da oy verirse. “Devam etmeyeceğim” diye bir cümle hiç demedim. Hiçbir zaman da görevden kaçan biri değilim. Şunu söylemişimdir; Bu görevlerin çok fazla yapılmaması gerekiyor. İki, bilemedin üç dönem bile fazla. Değişim olmalı, sonra güç zehirlenmesi oluyor. Bu enerjiyi harcayan bırakmalı, genç taze enerji gelmeli. Şu anda Türkiye’nin yaşadığı sıkıntılarında temelinde yatan budur.
Son olarak okurlarımıza mesajınız?
İyi düşünürsek iyi şeyler yaparız. Biz işimizi iyi yapalım, ülke iyi olur.
İlgili Haberler
İçişleri Bakanlığı himayesinde; T.C. Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı, AFAD, ATO tarafından desteklenen ve Expolink Fuarcılık A.Ş. tarafından düzenlenen İç Güvenlik Ekipmanları Fuarı (İGEF) tanıtımı Ankara ATO Congresium’da gerçekleştirildi. İGEF paydaşları ve destekleyen STK’lardan; Türk Polis Teşkilatı Güçlendirme Vakfı (TPTGV) Genel Müdürü İzzet Tuna, Jandarma Asayiş Vakfı […]
Erzurum İktisadi Sosyal Araştırma ve Yardımlaşma Vakfı (ESAV) tarafından düzenlenen ve 4 gün sürecek olan 10. Erzurum Tanıtım Günleri, Ankara’daki Altınpark ANFA Fuar ve Kongre Merkezi’nde başladı. Etkinliğe Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Erzurum milletvekilleri, belediye başkanları, emniyet müdürleri, rektörler, siyasi isimler ve Erzurumlular katıldı. Aksungur, “Kültürümüzü yeni kuşaklara yaşatmak zorundayız” […]
T.C.Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Sinema Genel Müdürlüğünün katkılarıyla Film Yönetmenleri Derneği organizasyonu olan Film Yapım & Yönetim Akademisi Beyoğlu Sinemasında sanatseverlerle buluşmaya devam ediyor. Film-Yön Uluslararası Film Yapım Atölyesi Akademisi kapsamında; Alin Taşçıyan Moderatörlüğünde Venedik Film Festivali programcısı Paolo Bertolin, M.Tafur Aydın ModeratörlüğündeEzgi Baltaş ile Cast Yönetimi , Perihan Taş Öz Moderatörlüğünde Yamaç Okur […]
Galeri 11.17, 14 Kasım 2024 tarihinde açılacak olan “İzlerin Fısıldadığı Kimlikler” sergisiyle, izleyiciyi kimliğin çok katmanlı ve derin izlerini keşfetmeye davet ediyor. Resimden heykele uzanan farklı disiplinlerde üretilmiş eserlerin bir araya geldiği sergi, sanatçının hayatında iz bırakmış kişileri ya da derin duyguları fısıldayan portrelerle dolu. Bu sergi, her bir portre ve heykelin yalnızca dış görünüşü […]