CHP Parti Meclisi üyesi Gamze Akkuş İlgezdi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından sokak toplayıcılarına getirilen atık toplama yasağını Meclis gündemine taşıdı. Söz konusu yasakla birlikte yarım milyonu aşkın yurttaşın işsiz kalacağını belirten İlgezdi, “Bu uygulama geçimini katı atık toplayarak sağlayan vatandaşlarımızın devlet eliyle suça itilmesi anlamına gelmektedir.” dedi.
ANKARA –(TBMM) Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Gamze Akkuş İlgezdi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın firmalara sokaktaki toplayıcılardan atık alınmasını yasaklayan düzenlemeyi gündeme taşıyarak, “devlet kendi eliyle yurttaşlarını suça itiyor.” dedi.
YARIM MİLYON İŞSSİZ
Sanayileşme ve kentleşmeye bağlı olarak dünyada her gün üretilen çöp miktarının 3,5 milyon ton olduğunu bildiren İlgezdi, sürdürülebilir çevre yönetimi için geri dönüşümün büyük önem taşıdığını, Türkiye’de yeniden kullanılabilir çöplerin ağırlıklı olarak sokak toplayıcıları tarafından sisteme geri kazandırıldığını bildirdi.
Bu şekilde geçimini sağlayan yaklaşık yarım milyon kişi olduğunu vurgulayan CHP PM üyesi Gamze İlgezdi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 20.01.2016 tarihinden itibaren yürürlüğe konan düzenleme ile katı atık toplama işinin yalnızca lisanslı firmalar eliyle yapılabileceğinin açıklandığını, düzenlemeye aykırı hareket eden firmalara ise 140 bin lira ceza kesilecek olmasının sokak emekçilerinin iş ve yaşam haklarının ellerinden alınması anlamına geldiğini bildirdi.
BAKANLIK İSTİHDAM SORUNUNU NASIL ÇÖZECEK?
Çevre ve Şehircilik Bakanı Fatma Güldemet Sarı tarafından yazılı olarak yanıtlanması istemiyle Meclis Başkanlığına bir soru önergesi veren İstanbul Milletvekili Gamze Akkuş İlgezdi, bir anda işsiz kalacak yarım milyon kişinin sağlıklı bir şekilde sosyal hayata dahil edilmeleri için hükümet tarafından yürütülen bir çalışma olup olmadığını sordu.
“İstihdam sorunu nasıl aşılacak?” diyen İlgezdi, işsiz kalan yurttaşların suç örgütlerinin kucağına düşme tehlikesiyle karşı karşıya olduklarını belirterek, “devlet kendi eliyle yurttaşını suça teşvik ediyor” dedi.
EKONOMİK KAYIP NE OLACAK?
Türkiye genelinde katı atık toplama lisansına sahip kaç şirket olduğunu, bu şirketlerde kaç kişinin çalıştığını soran CHP PM üyesi Gamze İlgezdi, lisanslı firmaların Türkiye genelinde 1 ayda topladığı kâğıdın, sokak toplayıcıları tarafından Ankara’da sadece 1 haftada toplandığını, getirilen düzenleme ile ekonominin nasıl etkileneceğini sordu.
İlgezdi Çevre ve Şehircilik Bakanı Fatma Güldemet Sarı’ya şu soruları yöneltti:
BAKAN’A SORULAR
1- Türkiye genelinde katı atık toplayan lisanslı şirket sayısı nedir?
2- Bu şirketlerin illere göre dağılımı ve aylık katı atık toplama kapasiteleri nedir?
3- Sektörde faaliyet gösteren lisanslı şirketlerin istihdam kapasitesi nedir? Bu şirketlerde kaç kişi çalışmaktadır?
4- Lisanslı şirketlerin 2015 yılı itibariyle atık toplama işinden kazandıkları para ile devlete ödedikleri vergi miktarı nedir?
5- Türkiye’de geçimini katı atık toplayarak sağlayan vatandaşlarımızın sayısı nedir?
6- Bu vatandaşlarımız tarafından toplanan katı atıkların aylık ve yıllık miktarı nedir? Bu miktarın illere göre dağılımı nedir?
7- Bakanlığınız tarafından, “İşçileri sisteme entegre etmek” iddiasıyla yürürlüğe konan uygulama ile lisanslı şirketlerde çalışma imkanı bulacak sokak emekçisi yurttaşımızın sayısı nedir?
8- Bakanlığınız tarafından işleme konan uygulama, yalnızca az sayıda işçinin firmalarda çalıştırılması geri kalanının da bir anda işsiz kalması demek değil midir?
9- Lisanslı firmaların tüm Türkiye’de 1 ayda topladığı kâğıt, sadece Ankara’da 1 haftada toplanırken, söz konusu uygulama ile sektördeki atık toplama kapasitesi düşürülmüş olmayacak mıdır? Bu uygulamanın ekonomiye aylık maliyeti ne olacaktır?
10- Bir anda işsiz kalacak sokak emekçilerinin istihdam edilmesi ve sosyal güvenceye kavuşturulması için hangi önlemler alınmıştır? Bu konuda yapılan bir çalışma var mıdır?
11- İşsiz kalacak yurttaşlarımızın başta suç örgütleri olmak üzere yasadışı alanlara kaymasının önüne nasıl geçmeyi düşünüyorsunuz?
12- Söz konusu uygulamaya ilişkin lisanslı firmaların haricinde konunun diğer muhataplarından da, örneğin, Geri Dönüşüm İşçileri Derneğinden görüş alınmış mıdır?