Korkmadan en son ne zaman yüzleştik içimizdeki sesle, aynaya detaylı en son ne zaman baktık?Ne kadar memnunuz bize sorulmadan verilen kararlardan; ismimizden, cinsiyetimizden, fiziksel özelliğimizden…?
Keşke böyle olmasaydı dediğimiz, fakat kendimize bile söyleyemediğimiz konuları, küçük harfle olsa bile ne zaman paylaşacağız kendimizle, her seferinde rafa kaldırdığımız bu konular bizden bir şeyler alıp götürüyor.
Sıkışıp kalıyoruz içimizdeki ses, biz, toplum döngüsünde.
Bu bana şu benzerliği hatırlatıyor:
Bu havalarda montumuza sarılmamak imkânsız ama güneş pencerenin arkasından ısıtıyor; içimizdeki sesi susturmaya çalıştıkça, dışarıdan bakıldığında halinden memnun ama içimizde bir fırtına. Hal böyle olunca da çevremizdeki insanlara, hatta topluma tepkili olmak kaçınılmaz galiba.
Bazı şeyleri çevremizdekilere kabul ettiremeyiz, kabul etmiyorlar diye kendi yapımızdan uzaklaşmak niye?
Biz çevremizdeki farklılıkları hemen kabulleniyor muyuz?
İçimizdeki fırtınalarla başa çıkmayı öğrenmeliyiz bir şekilde, yüzleşmeden göstermelik bir mutluluk oyunu daha çok zarar verecek ve bunun yaratmış olduğu savunma mekanizması bizi yanlışa sürükleyecektir. Çevremizdekilerin bizim hakkımızda söylediği en ufak bir şeyden bile rahatsızlık duyacağız.
Gerçekten o gücü içimizde bulduğumuzda, bize farklıymış gibi bakan gözler, söylenen sözler çok etkilemeyecek ve biz gerçekten öyle olduğumuz için olacağız.
Küçük harfler büyüyecek içimizde, gülerek çıkacak dudaklarımızdan.
Başa çıkmaya cesaretin varsa, senden ötesi yok kendini sev.
Ben den tavsiyeler;
*Havanın güzelleştiği bu aralar montundan çok kendine sarıl ve bir çay ısmarla.
*Kendini farklı ve iyi hissedeceğini düşündüğüm: Kadıköy “Sanatkârlar Sokağını” dolaş. Kadıköy’ün ara sokaklarına saklanmış ve bulmamızı bekleyen sahafları gez.
*Yeni çıkan albümlere bak ve hatta bir tane al, tarzından farklı olsun bu sefer ben de öyle yaptım ve müzik piyasasında daha çok yeni olan Seçil Yavuz’un ‘En nihayet’ albümünü aldım.
Kendimize arada böyle sürprizler yapmak güzel oluyor ruhu besliyor diye düşünüyorum.
Kendinizi nasıl iyi hissediyorsanız; o halinizle şimdiden iyi hafta sonları diliyorum.
İmren BÜYÜKKAYA