Bazı kelimeler vardır, sadece anlam taşımaz; bir yaşam biçimini, bir duruşu, bir vicdanı temsil eder. Sadakat ve bağlılık, işte tam da böyle kelimelerdir. Günümüzün hızla değişen ilişkilerinde, geçici bağların ve unutulan sözlerin arasında bu iki değer hâlâ sessizce ayakta duruyor. Çünkü sadakat, sadece bir insana değil; bir hatıraya, bir geçmişe, bir yuvaya duyulan vefadır.
Bağlılık ise kök salmaktır. Bir toprağa, bir mahalleye, bir kültüre…
Kadıköy’ün sokaklarında yürürken, bir esnafın yıllardır aynı dükkânda sabırla bekleyişi, bir komşunun hâlâ “bir şeye ihtiyacın var mı?” diye sorması, işte bağlılığın en sade hâlidir. Bu şehirde hâlâ birbirine bağlı insanlar var. Ve bu bağlılık, sadece fiziksel bir yakınlık değil; duygusal bir sadakatin tezahürüdür.
Sadakat, bazen bir dostun ardından yazılan bir vefa yazısıdır.
Bazen bir markanın yıllardır aynı değerleri savunmasıdır.
Bazen de bir annenin, evladına duyduğu sonsuz güvendir.
Bağlılık ise, bir davaya inanmaktır.
Bir Doğal organik köy ürününü sadece sağlık için değil, kültür için de savunmaktır.
Bir kitabı yazarken, her satırda insanlığa duyulan inancı taşımaktır.
Bugün sadakat ve bağlılık, belki de en çok ihtiyaç duyduğumuz değerler.
Çünkü bu iki kelime, sadece geçmişi değil; geleceği de taşır.
Ve biz, bu değerleri yaşatabildiğimiz sürece, insan kalabiliriz.
Neşat Yalçın Nasifoğulları yöresel Doğal ve Organik köy ürünleri Kadıköy Istanbul