สล็อต

betflix

SOSYAL MEDYA HESAPLARIMIZ

MOBİL UYGULAMALARIMIZ

Kadıköy Gazetesi

Paylaş
veya
aşağıdaki bağlantıyı paylaşın:

KARNE

Yayınlanma:
ABONE OL
KARNE

İkinci Dünya Savaşı’nda, İsmet İnönü’nün karne uygulaması sık sık gündeme gelmiştir. “Ekmeği karne ile verdiler.” denmiştir.

Bir çoğumuz karneyi siyasilerin söylemlerinden duyarız. Birbirlerine üstünlük kurmak için “karne” meselesini gündeme getirmişlerdir.

Onun dışında “karne” sözünü çok fazla duymayız.

Çok fazla da kullanmayız.

Karne: Okul yönetimince öğrencilere dönem sonlarında verilen ve öğrencinin her dersten aldığı notlarla okula devam durumunu vb. gösteren belgedir.

Fransızca kökenli olan “karne” kelimesi okulun birinci ve ikinci dönem sonlarında karşımıza çıkar.

Öğretmenler, öğrencilerin ne durumda olduklarını, okul ve veliler için belgelendirir.

Bir nevi öğrenci başarılarını derecelendirme ölçeğidir de denilebilir.

Aslında hayatımızın her alanında bir karne gerçeği vardır.

Kişinin kim olduğu ile ilgili derecelendirme yapmak da bir karnedir.

Ne deriz; iyi-kötü, güzel-çirkin, çalışkan-tembel, uzun-kısa, zengin-fakir…

İşte bu bir karnedir.

Kişinin karnesi…

Alışığızdır bu durumlara…

Çocuklar, yetişkinler kadar tecrübeli değiller tabii ki.

“Matematiğim zayıf olmasaydı teşekkür alacaktım.”

“İki notla teşekkürü kaybettim.”

“Öğretmen, sözlüme düşük vermiş yoksa teşekkür de takdir de alırdım.”

İyi de teşekkür, takdir sonuçta belli şartları yerine getirene ya da belli şartları tutan öğrencilere verilir. Demek ki senin şartların belge almaya uygun değilmiş.

Neden şu da ya da bu da olsaydı teşekkür, takdir alırdım, diyorsun.

Neden ağlıyor, neden gözyaşı döküyorsun?

Çocuklar tabii ki ağlayacaklar, gözyaşı dökecekler.

Onlar her şeyin en iyisini en güzelini hak ederler.

Karne de neymiş?

Çocuk da olsa sistem yarıştırıyor…

Çalışkan, tembel ayrımı yapıyor.

İnsanoğlu, kendisinin kriterler konularak derecelendirilmesini istemez.

Doğası gereği özgürce, kafasına göre yaşamak ister.

İlk insanları düşünürsek, kural, kaide tanımadan bir yaşam sürmüşlerdir.

Ne zaman medeniyet gelmiş, işler insanoğlu için değişmiştir.

Yaşamın her alanında bir ölçülenme, kontrol, ödül ve ceza sistemi gelmiştir.

Kural, kural…

Ödev, görev…

Sorumluluk…

Ne yaparsın işte medeniyet denilen böyle bir şey…

Her şey bir kural dâhilinde işler…

Yapacak bir şey yok.

Mağara dönemine geri dönebilir miyiz?

Toplayıcılık, avcılık yaparak hayat sürebilir miyiz?

Bunların hiç birisinin artık insanoğlunun yaşamında yeri yoktur.

Modern bir çağı yaşıyoruz.

Teknoloji ve bilim çağındayız.

Buna göre yaşayacak, yaşamımızı buna göre tesis edeceğiz.

İster kabul edelim, ister etmeyelim hiç fark etmez, çağın gereklerini yerine getirmek zorundayız.

İyilerin kazandığı bir çağdayız.

İyi olmak zorundayız.

Şunu iyi bilmek gerek: Karneler, kişinin kendisini bilmesi için bir fırsattır.

Kişi kendisini değerlendirebilir, eksiklerini tez zamanda giderebilir.

Nerede iyi nerede kötü…

Hangi dersleri peki, hangi dersleri orta ya da zayıf…

Meseleye nereden baktığınız çok önemlidir.

Bir son mu bir başlangıç mı?

Karneler aslında yeni başlangıçların durum tespitidir.

Asla bir son değildir.

Öğrenciler, veliler karneye böyle bakmalıdır.

Her karne döneminde yeni bir başlangıç yapmalıdır.

Başarılı olmak için canla başla çalışmalıdır.

İyi tatiller…

İlgili Haberler

Go home Muslera
Genel
15 Şubat 2025
Go home Muslera

Galatasaray tarihinin belki de en iyi kalecilerinden Muslera. Şu ana kadar yaptıkları, maçı tutması, maçı kazandırması aklınıza ne gelirse. İLGİLİ HABER Avrasya Tüneli’nin ilk Sürdürülebilirlik Raporu yayımlandı Muslera ile ilgili birçok sosyal medya paylaşımım olmuştur. Bunların çoğunluğu olumlu paylaşımlardı, fakat son zamanlarda ben de Galatasaray taraftarına katılıyor, Muslera ile yolların ayrılmasını destekliyorum. Olur olmadık goller […]

KÜÇÜK DÜŞÜNMEK!
Yazarlar
11 Şubat 2025
KÜÇÜK DÜŞÜNMEK!

Toplumu oluşturan bireyler olarak, kişiliğimizi, kimliğimizi ifade eden bazı davranışlar sergileriz; sergilediğimiz bu davranışlar, bizim kim olduğumuzu ifade eder. “Sen kimsin?” sorusuna verdiğimiz en güzel cevap, toplum içindeki var ettiğimiz davranışlarımızdır. Biz neysek, davranışlarımız da odur. Ne iyi adam! İyi insan! Adam gibi adam! Hiç yakıştıramadım! Olmadı! Adam mı? Cümlelerini çok duyar, kişilerin tanımlanmasında da […]

Acun Ilıcalı pişman mıdır?
Yazarlar
08 Şubat 2025
Acun Ilıcalı pişman mıdır?

Şimdilerde Fenerbahçe Asbaşkanlığını yapan Acun Ilıcalı yıllardır TV programcılığı ve muhabirliği ile tanınır. Uzun süre Show TV’de “Acun Firarda” ile adından söz ettirmişti. Ardından “Fear Factor” “Var mısın Yok musun” gibi viral olan programlara imza attı. Benim de Akşam Gazetesi’nde çalıştığım dönemde o zamanlar gazete Mehmet Emin Karamehmet’e aitti Show TV de haliyle Karamehmet’indi. İLGİLİ HABER FERDİ TAYFUR Maaşların […]

Türkiye sahnesinde yeni bir alan Khôra ne anlatıyor?
Kültür-Sanat
18 Ocak 2025
Türkiye sahnesinde yeni bir alan Khôra ne anlatıyor?

Avrupa’dan Türkiye’ye döndüğümden beri orada izlediğim veya tiyatro festivalinde ülkemizi ziyaret eden yabancı oyunlar haricinde özgün bir dil seyretme sıkıntısı yaşıyordum. Şahika Tekand’ın On Adımda Unutmak isimli oyununu çember dışında bırakırsam oyunların multidipipliner ve multivizyoner bir yaklaşımla sahneye konulduğuna da da şahit olamıyordum. Ta ki Khora’yı izleyene dek… İLGİLİ HABER Müze Gazhane’de Cem Güventürk’ün Kişisel […]