Yaşamın her alanında bir şekilciliktir tutturulmuş gidiyor.
Varsa yoksa şekil…
O kadar eğitim, ahlak bilgisi, aile terbiyesi kişilere bir şeyler öğretmemiş demek ki.
Evet öğretmemiş…
Bu aşikâr…
Kişiler, yaşamın her alanında bu kadar mı samimiyetsiz olur.
Bizde bu samimiyetsizlik sanki doğuştan…
Canım, ciğerim denilen kardeşler arasındaki ilişki bile şeklen…
Miras meselesi mevzubahis olunca can, ciğer olan kardeşler birbirine düşman kesilirler.
Osmanlıda taht kavgalarını hatırlayınız…
Bir kardeş tahta geçer, padişah olur, diğerler kardeşlerini kılıçtan geçirir…
Vatan, millet, Sakarya diyenlerin özel yaşamlarına bir bakınız, hangi yaptıkları vatan, millet içindir. Tek dertleri vardır, kişisel menfaatleri…
Her bir söylemleri şeklendir.
“Beyaz Zambaklar Ülkesinde” kitabını okuyanlar bilirler. Bu kitap, Finlandiya’nın uygarlaşma manifestosudur.
Emeği, alın terini, dostluğu, paylaşımı, dayanışmayı, fedakârlığı, mücadeleyi, üretmeyi…
Ülke sevgisini Finlandiya halkında görürsünüz…
İnsanların verdiği mücadeleyi, gerçek vatanseverliği gördüğünüzde yüreğiniz titrer…
Biz bu fedakârlığı Kurtuluş Savaşında görürüz.
Cephede düşmanla göğüs göğse savaşanlar, vatanları için canını hiçe sayar; onar, yüzer, biner toprağa düşer, şehit olurlar.
Atatürk’ün, “Size savaşmayı değil, ölmeyi emrediyorum” sözüne ne demelidir.
Vatan sevgisinin ne kadar büyük olduğunun en büyük göstergesidir.
“Eskiye itibar olsaydı bitpazarına nur yağardı.” sözünü her zaman önemsemişimdir. Eskiyi övmeyi hiç sevmem. Eski eskide kalmıştır. Yeni her zaman eskiden yeğdir derim ama bu konularda eskiler çok çok iyiler.
Neyse…
Şekilciliğin tavan yaptığı bir dönemi yaşıyoruz.
Cahillerin şekilciliğini anlarım…
Onlara söyleyecek sözüm yok…
Kendisini aydın sayan ya da kendine aydınım diyen kesimi anlamakta inanın zordayım.
Onların, cahillerden bir farkları yok.
Kitap okumuyorlar.
Kendilerini geliştirmiyorlar…
İnsana değer vermiyorlar.
Bencilce davranıyorlar.
Hiçbir şeye saygı duymuyorlar…
Üretmiyorlar…
Cahiller nasıl yaşıyorlarsa onlar da öyle yaşıyorlar…
En kötüsü de dostluk, paylaşım, dayanışma, insan sevgisi gibi değerlerden çok uzaklar…
Kıskançlar…
Kibirliler…
Aydın geçilen bu insanların, cahillerden bir farkı olmalı değil mi?
Bu şeklen yaşam, toplumun her kesime zuhur etmiş durumda…
Bir şeyler gerçekten eksik…
Hatalı, yanlış…
Bayramlarda hatırlanır dostlar, arkadaşlar, akrabalar…
Sonra unutulurlar…
Bayramdan, bayrama…
İyi de din, bayramdan bayrama hatırlansın diye mi var…
İnançlı yaşamak, dinin buyruklarını yerine getirmek ve öyle yaşamak…
Çok mu zor.
Zor ki kimse inandığı gibi yaşamıyor…
Düşünün size, kendine aydınımın diyen bir insanın gün boyu bir cahil gibi yaşam sürdüğünü…
Aynen öyle!
Neden bu şekil hastalığı…
Törenler, karşılamalar, yemekler, davetiyeler, şenlikler, gösteriler…
Hep şekil hikâyeleri…
Aman Allah’ım nasıl bir yaşam şekli tutturmuşuz?
Nereye bakarsanız bakın…
Her şey şeklen!
İlgili Haberler
Biz insanlar hayata ne kadar da çok anlam yüklüyoruz değil mi? Oysa bu dünyaya ölmek için geldik. Bir varoluş mücadelesi içindeyiz. Kiminin uzun, kiminin kısa bir yaşam sürdüğü bu dünyaya ne bırakabiliriz onu düşünelim. Bu yaşamı nasıl hak edebiliriz? İyi bir isim, faydalı ilim, iyi bir insan yetiştirmek, paylaşmak, yardımlaşmak, bırakabileceğimiz güzel izlerdir dünyaya. Yedi […]
Öyle zamanlar oluyor ki sevdiğiniz insanlar bir bir öteki dünyaya göç ederler. Öyle zamanlarda çaresiz kalırsınız, kime üzüleceğinizi, kimin yasını tutacağınızı bilemezsiniz. Öyle bir dönemi yaşıyoruz, sevilen birçok insan göçüp gidiyor. Ölenler ve kalanlar… Doğmak kadar ölümler de maalesef insanoğlunun gerçeği… Her bir canlı doğduğu gibi ölecektir. İyi de ölümü kabullenmek zor iş… Konuşulduğu gibi […]
Ah şu yazarlar, ne güzel insanlar, bizlere hayatı ne güzel anlatırlar. Gülmek, ağlamak, hüzünlenmek, dert edinmek, empati kurmak, ders çıkartmak hepsi onların sayesinde… Ne kadar çok kitap o kadar bilinç, bilgi… İyi ki yazarlar, kitaplar var, iyi ki de yazmışlar. Dünya klasikleri başlı başına bir öğretidir, birçok şeyi o kitaplardan öğrendik. Gezmeden, görmeden, duymadan oturduğumuz […]
Galatasaray, pazartesi günü önemli bir maça çıkacak. Belki de şampiyonluğu belirleyecek bu karşılaşma bir derbiden daha fazlası. Yabancı hakem, uzun süredir karşılıklı kulüp açıklamaları falan derken o an geldi çattı. İLGİLİ HABER Beykoz’da CHP İçin Tek Çözüm: Esengül Yılmaz Olmalı! Bu arada Cimbom’un Avrupa macerası da bitti. Biterken de Galatasaray, kaleci Günay Güvenç’i kazandı. Umarım kaybetmezler […]