Slot Siteleri

SOSYAL MEDYA HESAPLARIMIZ

MOBİL UYGULAMALARIMIZ

Kadıköy Gazetesi

Paylaş
veya
aşağıdaki bağlantıyı paylaşın:

Akıl ve zeka tanımları

Yayınlanma:
ABONE OL
Akıl ve zeka tanımları

Akıllı olmak!

Bazı aileler çocuklarının zekâsının tam gelişmediğinden yakınır, üzülür ne yapacaklarını bilmezler. Çocuklarını nereye götüreceklerdir, onları kimler eğitecektir, toplum içine nasıl çıkacaklardır? Bu sorunun aynısı başka aillerde ve başka sorun olarak yaşanmaktadır. Onlarında çocukları ileri zekâlıdır. Üstün zekâ. Ne kadar imrenilecek bir şey…

 

Yürümeye altı aylık başladı, bir yaşında konuştu, üç yaşında gördüklerini üç boyutlu çizmeye başladı, yaşıtları ilkokula başladığında o lise son kimya sorularına cevaplar veriyordu. Şimdi yedi yaşında; O şimdi bir üniversite öğrencisi… O Singapurlu bir anne ile İrlandalı bir babanın oğlu. Onun ismi Ainan Celeste ve o dünyanın en küçük üniversite öğrencisi…

 

Bir başkasından da söz etmek istiyorum.

Dört yaşında roman okumaya başladı. İki kitabına üçüncüyü ekledi. Fantastik konular işledi. ‘Her çocuk kitap yazabilir diyor ve ilave ediyor; Sorun ellerimizin beynimize göre yavaş kalması… İnsanlar saniyede kırk kelime duyabilir, 120 kelime düşünebilir ama sadece iki kelime yazabilir. İngiltere’de 11 yaşındaki dahi çocuk Michael Dowling, üç dil öğrendi…  İngilizceyi çok etkin kullanıyor. Dowling 170 puanlık IQ’su sayesinde yunanca, Latince ve İbranice biliyor.  Çince öğreniyor… Boş zamanlarında fizik çalışıyor.

 

Zekâ tanımları,

  1. IQ tanımları,
  2. EQ tanımları,
  3. SQ tanımlarının detaylı anlatımları…

 

Q; kişisel zekâmızdır.

Beyinsel zekâmızdır. Doğuştan gelen bir özelliktir. Bunu zamanla yükseltme oranımız diğer zekâlara göre daha az konumdadır.

 

IQ beynimizin sol lob undan!

Burada ‘beyin-lob’ bunlardan söz edileceğiz. . Beynimiz, dikey olarak 2 ana bölümden oluşur ve kalıcı öğrenme bu ikisinin kullanılmasıyla gerçekleşir. Beyninin her iki yarısını da etkili bir şekilde kullanabilen ve gerektiğinde birinden diğerine kolaylıkla geçebilen insan’ başarılı biridir. Beyin hücreleri arasındaki bağlantıları gelişmemiş insanlar, beyinlerine ne kadar bilgi yığmış olurlarsa olsunlar; ‘düşünce, muhakeme ve akıl yürütme becerileri gelişmemekte, bu yüzden de eğitilmiş olarak kabul görmemektedirler.

 

Beynimizin sol lob’u; daha çok matematik, dil, sayılar, konuşma, analiz ağırlıklıdır.

Mantıkla hareket eder. Statiktir ve detaycıdır.

 

Sağ lob ise;

Hayal gücü, renkler, sanat, ritim, boyut, sentez ağırlıklıdır. Sağ lob, sol lob’a göre daha çabuk ve etkili öğrenir. Mucitlerin ve sanatçıların ağırlıklı olarak beyinlerinin sağ lob’larını kullanırlar.

 

EQ; Kişilerin duygusal zekâları…

Sözel konularda daha başarılı olurlar ve beynin sağ lob. Kullanırlar. Kişilerin çevre ile iletişimini sağlaması EQ’ un genel özelliklerinden olmaktadır. Kişilerle olan ilişkimizi düzenlemekte bunu kullanabiliriz. Duygusal zekâ IQ ya göre daha fazla arttırabilmek imkânımız vardır. Bunu çocuklukta etrafa konuşmayan bir kişinin ilerde çevresi ile daha iyi ilişkiler kurduğunu fark etmişizdir. Buna örnek olarak kendimizi de gösterebiliriz. Gün geçtikçe çevremizle daha iyi diyaloglar kurabiliyoruz. Buda EQ’ un daha rahat geliştiğini gösteriyor. Çevremiz ile diyaloglara özen gösterip sorunları çözebiliriz.

 

SQ; Kişilerin ruhsal zekâsıdır.

Kişiler bunu kendi içlerindeki ruhsal denge, ruhsal zekâ olarak tanımlayabiliriz. SQ, bizim IQ ve EQ değerlerinin toplamı olarak da değerlendirebiliriz. Ruhsal dengemizi sağlamak için IQ ve EQ’ un düzenli olması gerekir. Yine aynı şekilde eşitliğin diğer tarafı yani SQ artığı takdirde IQ ve EQ düzeyinde de artma meydana gelecektir. Bunu ise EQ ya göre daha çok yükseltebiliriz.

 

Kısaca özetlemeye kalkarsak;

Sağ beyin (lob); Duygusallığı, yaratıcılığı, seslere ve renkle, hayal gücüne, sezgilere ve soyut algılamalara daha yatkın çalışırken, Sol beyin (lob); mantıklı, sistematik ve analitik düşünmeye, yazı ve sayılara, ölçme – değerlendirme ve eleştirmeye daha yatkın olar çalışmaktadır. Bununda bir örneğini verelim; Zeki ama başarısız insan görmek çok zor değildir. Bunun sebebi EQ dur. Çünkü çevresi ile iyi bir iletişim kuramadığından dolayı ders çalışması gerektiği konularda başarısız kalır. Zeki olmayan fakat başarılı kişilerin temel kaynağı da buna dayanmaktadır. Çevre ile ilişkileri iyi olan EQ yüksek olan kişilerde de başarılı olamadıkları olun bunun sebebi!

 

SQ dur. Ruhsal dengesini sağlayamadığından dolayıdır.

IQ sorunlarda tepkisiz kalır. Tepki vermez.

EQ şaşırır ama ne yapacağı konusunu tam olarak çözemez.

SQ bu iki zekânın kavramı olduğundan dolayı sorunu çözer.

 

Zekâ çeşitleri bununla sınırlı değildir. Daha birçok zekâ çeşitleri bulunmaktadır. En çok karşımıza çıkan ve bize gerekli olan bu üç zekâ çeşididir. Burada en önemli söz şu olmalıdır.

 

‘Kullanılan özellikler artar, kullanılmayan özellikler azalar hatta yok olur.’

Zekâ; Kişinin zihinsel becerileri ve bilgi dağarcığını öğrenmek, problem çözmek ya da toplumda değer gören sonuçlara ulaşmak için kullanabilmesi olarak tanımlanıyor.

 

Zekâ testi nedir?

Kişilerin zihinsel becerilerini ölçebilmek ve onları zihinsel beceri konusunda diğer insanlarla karşılaştırabilmek amacıyla geliştirilen ölçümlerdir.

 

Mevlana’ya göre Tanrı Âdem’i yaratıp ona kutsal ruhu üfleyince Cebrail’e “ Benim kudret denizimden akıl, iman, utanma gibi üç büyük cevheri al, bunları nurdan yapılmış birer tabak üzerine koyarak Âdem’in önüne koy. Âdem bunlardan birisini seçsin”, buyurdu. Cebrail, emredileni yaptı. Âdem bunlardan aklı seçti. Cebrail, iman ile utanmanın içinde bulundukları tabakları alıp tekrar kudret denizine götürmek istedi. Fakat Cebrail, bütün kudretine rağmen bu iki tabağı yerinden kaldıramadı. İman ve utanma cevherleri ona “Biz Tanrı’nın sevgilisi olan aklın sohbetinden ayrılamayız. Çünkü biz üçümüz, ezelden beri Tanrı’nın şeref madeni ve kudret denizinin cevherleriyiz, birbirimizden ayrılamayız.” dediler. Bunun üzerine akıl Âdem’in beyninde, iman cevheri onun idrak edici kalbinde, utanma ise mübarek yüzünde yer aldı(Eflaki I, 420–421).

 

Akıllı olmanın sorumluluğu da ağır, verilecek hesabı da çok. Bunun yanı sıra akıllı olmanın kişiye faydaları bir hayli fazla. Akıllı insan ne yapacağını bilir ona göre hareket eder. Akıllı insan vicdanla bir bütün içinde ise faydalı biridir çünkü vicdanlıdır zarar vermez. Akıllı insan iman sahibidir. Allah’ını bilir, sever, ona göre hareket eder. Akıl doğruları yapmamızı istiyorsa, akıl doğrunun ne olduğunu biliyorsa ki biliyor onun için ismi akıl. Şimdi soruyorum bütün bu yazılanlara rağmen neden bu kadar akıllı akılsızlar ortalarda bir sürü olmayacakların peşinde. Neden bu kadar zalimler vicdansızlr anlayabilmiş değilim. Bilgisayarlara akıl veren insanlar neden kendi akıllarını iyi şeyler için kullanmaktan kaçınırlar. Bunu ise hiç anlayabilmiş değilim. Oysa ne kadar çok akla ihtiyacımız var. Ülke olarak, dünya olarak… Küresel ısınma diyoruz! Akılı olduğumuzdan çok büyük işler yaptık.  İnsanoğlu aklın büyüklüğünü ispatladı. Teknolojiyi hızla yükseklere fırlattı ama dünyaya, insana daha doğrusu evrene çok zarar verdi. Üstelik bunu yapanlar üstün zekâlı insanlardı. Bunu yapanlar yaptıklarının getirilerini bilenlerdi. Peki, şimdi çok akıllı mı olmak iyi, yoksa orta hatta biraz akıl yeter mi? Vicdanımızı hangisinde bulacağımızı da bilmek gerek.

Herşeyin bir bedeli var. Aklında…

 

Nazan Şara Şatana

author avatar
Nazan Şara Şatana
Ben gazeteciydim. Günaydın gazetesi, Ankara bürosunda Bekir Coşkun’un istihbarat şefi olarak görev yaptığı yıllarda; Meclis, Adliye, TRT ve magazin muhabiri olarak görev yaptım. Günaydın gazetesi haricinde, Merhaba, Haftanın Sesi gazetelerinde de yine muhabir olarak çalıştım. Gazetecilik yıllarım turizme geçerek sona erdi. Pamfilya Turizm acentesinden sonra, birçok beş yıldızlı tesislerde (Öger bünyesinde ve başka önemli tesislerde) üst düzey yöneticisi olarak görev yaptım. Halen Genel Müdür olarak görevimi sürdürmekteyim. Sekiz kitabım yayınlandı. Asar şamil Ve Rus terzi, Şarkın Modern Gelini Şehribahar, Zeus’un Aşkları, Otel I, Otel II, Hekim Ali Suavi Efendi, Havada Kekik Kokusu Vardı, Herkül 2006 da yayımlanan Asar Şamil Ve Rus Terzi, Havada Kekik Kokusu Vardı ve Şarkın Modern Gelini adlı kitaplarım T.B.M.M. Meclis Kütüphanesindeki yerini almıştır. Yeni yayınlanacak kitaplarım; Belkıs Akkale’nin hayatı roman tadında – Belkıs - Şimdi Yağmur Yağacak, Topkapı Şifresi, Taşlar, Mihrace, İstanbul – İstanbul. Ayrıca yayına hazır senaryolarm ve müzikallerim mevcuttur. Evlat TV filmim TGRT de yayınlandı. Birçok senaryom dizi olması için televizyon kanallarında beklemektedir. Bir senaryom ise dizi olarak yayınlanması için TRT1’de hazırlıklarda.

İlgili Haberler

Yazarlar
23 Nisan 2024
22 – 28 Nisan 2024 Astroloji haftalık yorum: 23 Nisan Ayın En Tehlikeli Günü! Dikkat!

23 Nisan Türkiye açısından Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ama 2024’deki 23 Nisan Dünya açısından Büyük ve Yıkıcı Olaylara gebe olabilir. 23 Nisan haftanın ve ayın en olumsuz ve düşük katsayılı günü olup bugünde Güneş (-3), Ay (-4), Merkür (-2), Venüs (-3), Plüto (-2) son derece düşük katsayıda olacaktır. Hafta boyu ve bilhassa 23 Nisanda […]

EĞİTİMDE ÇÖZÜM!
Yazarlar
16 Nisan 2024
EĞİTİMDE ÇÖZÜM!

Geçen hafta eğitim sisteminin ezberci olduğunu söylemiş, neden ezberci olduğunu örnekler vererek anlatmıştım. İşin doğrusu eğitim sistemini anlatmaya da gerek yok. Eğitimin ne durumda olduğu ortada… Bilinmeyen bir mevzu değil… İyi de iyi bir eğitim nasıl olmalıdır? Öyle değil mi? Evet! Çözüm nedir? Ne yapılırsa kaliteli bir eğitim ortaya çıkar? İsterseniz size kısa ve net […]

Yazarlar
15 Nisan 2024
15 – 21 Nisan 2024 Astroloji haftalık yorum: 21 Nisan Güneş, Merkür, Venüs Dikkat!

15 Nisan haftası Güneş Tutulmasından sonraki hafta olup haftanın en olumsuz günü 21 Nisan Pazar günüdür. Güneşin katsayısı 20 Nisandan itibaren -2 seviyesine düşecektir ve Natal Güneş ve Marsı Koç, Boğa, Yengeç**, Aslan, Başak, Terazi, Akrep, Oğlak**, Kova, Balık olanları son derece olumsuz etkileyebilir. Bilhassa Yengeç ve Oğlak burçları 20, 21 Nisanda Tr Güneşden son […]

Genel
09 Nisan 2024
Tatil Fotoğraflarınız: Hırsızlara Davetiye mi, Keyifli Anılar mı?

Sosyal Medyanın Hırsızlık İstatistikleri Üzerindeki Etkisi Son yıllardaki istatistikler, bayram ve ara tatiller gibi yoğun dönemlerde artan hırsızlık vakalarına dikkat çekiyor. Ancak bu artışın arkasında yalnızca geleneksel yöntemlerin değil, aynı zamanda dijital dünyanın etkisinin de olduğunu söyleyebilirim. Özellikle sosyal medyanın yaygınlaşmasıyla birlikte, hırsızlar giderek daha sofistike ve planlı bir şekilde işlerini yürütüyorlar. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte, […]