Deneme Bonusu Veren

Slot Siteleri: Hayalleri Gerçekleştiriyor

SOSYAL MEDYA HESAPLARIMIZ

MOBİL UYGULAMALARIMIZ

Kadıköy Gazetesi

Paylaş
veya
aşağıdaki bağlantıyı paylaşın:

Tecavüz bir insanlık suçu olarak kabul edilir.

Yayınlanma:
ABONE OL
Tecavüz bir insanlık suçu olarak kabul edilir.

 

 

 

 

 

Tecavüze uğramış bir kızı ailesinin; namuslarını temizlemek için öldürdüklerini okudum. Tüylerim diken diken oldu.

 

İnsan olduğum için utandım. Kadın olduğum için utandım. Hiçbir şey yapamadığım için utandım. Böyle zalim bir dünyada yaşadığım için utandım.

 

 

Allah insanları doğru yoldan ayırmasın. Vicdan denilen duygunun azaldığı zamanlarda, islah edilmesi gerekenlere islahları için cezaların verilmesi şarttır.

 

Tecavüz çok ağır bir suçtur, tecavüz çok çirkin bir suçtur, tecavüz aklın durduğu, ahlakın tükendiği, insanlığın bittiği sapkınlığın ortaya çıktığı bir haldir.

 

 

Bu konu ile ilgili yazdığım ve o zamanda beni çelişkili duygulara sürükleyen bir haberimi aktarmak istiyorum.

 

 

Topluma böyle ders verilmeli mi?

 

Toplum böyle bir derse niye ihtiyaç duyar?

 

 

Geçenlerde hepimizin tüylerini diken – diken eden bir haberi gazetelerde, televizyonda okuduğumuzda ve izlediğimizde resmen kanımız donmuştu.

 

Bir kadın, genç bir kadın, iki çocuk annesi bir kadın kendine çeşitli defalar tecavüz eden bir adamı, üstelik bu adam kayınpederinin kızkardeşinin eşi!

 

Evet… Bu adamı önce tüfekle vurmuş, hırsını yenememiş, kendini kaybetmiş, başını kesmiş, çuvala koymuş, köy meydanına götürmüş atmış.

 

Aman Yarabbi… Korku filmleri gibi…

 

Vahşet.

 

Büyük vahşet. Bakmaya bile dayanamazken bizler! Bir kadın, genç bir kadın gözünü kırpmadan yapmış.

 

Tövbe estağfirullah.

 

 

Şimdi derinlemesine bir inceleme yapmak, düşünmek, çok düşünmek gerekiyor.

 

Bir kadın nasıl bu hale gelir? Bir kadın nasıl bu kadar aklından, fikrinden olur, bir kadın nasıl bu kadar çıldırabilir?

 

 

Demekki bu kadına neler yapılmış ki aklının sınırları tükenmiş, ruhu bitmiş, dünyası yıkılmış, hayatı sona ermiş. Ermiş-ki:

 

Yeteeeeer artık!”demiş.

 

Yeter artık. Tecavüz öyle değil böyle olur. İstemediğim halde bana hayvanlar gibi saldırırsan böyle olur. Hayvanlar bile kendilerine zarar vermeyenlere saldırmazlar. Benden ne istiyorsun?”

 

Ne istiyordu?

 

Yazık değilmi?

 

Kadına, kendine, gurbetteki kocaya, diğer kadına, her iki tarafın çocuklarına, ailelere… Herkese, her şeye yazık değil mi?

 

 

Bu nasıl bir insanlık ayıbıdır? Bu nasıl bir zalimliktir? Bu nasıl insan haklarını hiçe saymaktır. Bir kadına nasıl silah zoru ile sahip olursun, onun çıplak resimlerini çekersin ve onu kendine mahkûm edersin, esir edersin. Her istediğinde tehditle evet dedirtirsin.

 

Sonra bir gün, bir gün, bir gün! Kadınları korkutmak kolay öyle mi?

 

Kadın güçlü değil, bir şey yapamaz, kimseye söyleyemez, kocasına haber veremez!

 

Doğru bunları yapamaz. Neden yapamaz biliyor musunuz? Kadına kimse hak vermez de ondan. Kadın kirletilmiş görülür de ondan!

 

Çocuklarından, kocasından olurda ondan!

 

Konunun – komşunun, eşin, dostun akrabaların yüzüne bakamaz da ondan!

 

Neden mi? Kadın artık bitmiştir, çünkü ona tecavüz edilmiştir.

 

 

Burada konuşulması gereken iki şey var. Bu kadını bu söylediklerimizle cezalandırıyoruz.

 

 

Toplumdan tecavüz edilmiş olarak ailesinden, eşinden çocuklarından uzaklaştırıyoruz.

 

İyide o zaman tecavüz edenden farkımız ne oluyor?

 

 

Tecavüz; istemediği halde bedenine darp eden, sahip olan, onun yaptığı eylem!

 

Aldığı bedenen ve ruhen yaralarına yeni tecavüzleri de toplum mu yapıyor?

 

 

Bu defada yine kadın istemiyor tecavüzler devam ediyor.

 

Koca boşuyor – tecavüzdür bu.

 

Aile dışlıyor – tecavüzdür bu.

 

Çocuklar uzaklaştırılıyor – tecavüzdür bu.

 

 

Bu kadının bu kadar ezilmesinin, aşağılanmasının, hırpalanmasının nedeni nedir? Kadın olmasımıdır? Kadın olmasaydı ne olacaktı? Şimdi kadının istemediği olay yine devamda…

 

 

Tecavüzcünün çocuğunu doğuracak! Nasıl olacak bu? Çocuk ve anne… Sevgi – şefkat – bebek ve anne…

 

Aman Yarabbi…

 

Ben bir anne olarak söyleyecek sözlerimin tükendiğini hissediyorum.

 

 

Bu kadın ne yapsın? Nasıl dayansın? Nasıl yaşasın? O çocuğu nasıl kucağına alsın?

 

 

Allah insanları doğru yoldan ayırmasın. Vicdan denilen duygunun azaldığı zamanlarda, islah edilmesi gerekenlere islahları için cezaların verilmesi şarttır.

 

Tecavüz çok ağır bir suçtur, tecavüz çok çirkin bir suçtur, tecavüz aklın durduğu, ahlakın tükendiği, insanlığın bittiği sapkınlığın ortaya çıktığı bir haldir.

 

 

Bir kadın genç bir kadın hangi ruh durumu ile böyle bir vahşeti yapabilir düşünsenize. Nasıl, hangi duygular, hangi eziyetler onu buraya kadar getirdi?

 

 

Burada o kadının güvendikleri olsaydı, ilkinde gereken yerlere gidilseydi. Hukuk devletinde yaşıyoruz herkes cezasını çekseydi!

 

 

Ahhhh. Deseydi, gitseydi, söyleseydi…

 

İyide kime? Kim anlayacaktı, kim dinleyecekti, kim kadının yanında olacaktı.

 

 

Kadın karakolda imza gibi kendince konuşmuş.

 

Çocuklarıma kimse O…… çocuğu demiyecek, çocuklarıma namusunu temizleyen kadının çocuğu diyecekler.”

 

 

Kadının feryadıdır bu.

 

Kadının ızdırabından, acılarından arınmasıdır bu…

 

 

 

 

Nazan Şara Şatana

 

author avatar
Nazan Şara Şatana
Ben gazeteciydim. Günaydın gazetesi, Ankara bürosunda Bekir Coşkun’un istihbarat şefi olarak görev yaptığı yıllarda; Meclis, Adliye, TRT ve magazin muhabiri olarak görev yaptım. Günaydın gazetesi haricinde, Merhaba, Haftanın Sesi gazetelerinde de yine muhabir olarak çalıştım. Gazetecilik yıllarım turizme geçerek sona erdi. Pamfilya Turizm acentesinden sonra, birçok beş yıldızlı tesislerde (Öger bünyesinde ve başka önemli tesislerde) üst düzey yöneticisi olarak görev yaptım. Halen Genel Müdür olarak görevimi sürdürmekteyim. Sekiz kitabım yayınlandı. Asar şamil Ve Rus terzi, Şarkın Modern Gelini Şehribahar, Zeus’un Aşkları, Otel I, Otel II, Hekim Ali Suavi Efendi, Havada Kekik Kokusu Vardı, Herkül 2006 da yayımlanan Asar Şamil Ve Rus Terzi, Havada Kekik Kokusu Vardı ve Şarkın Modern Gelini adlı kitaplarım T.B.M.M. Meclis Kütüphanesindeki yerini almıştır. Yeni yayınlanacak kitaplarım; Belkıs Akkale’nin hayatı roman tadında – Belkıs - Şimdi Yağmur Yağacak, Topkapı Şifresi, Taşlar, Mihrace, İstanbul – İstanbul. Ayrıca yayına hazır senaryolarm ve müzikallerim mevcuttur. Evlat TV filmim TGRT de yayınlandı. Birçok senaryom dizi olması için televizyon kanallarında beklemektedir. Bir senaryom ise dizi olarak yayınlanması için TRT1’de hazırlıklarda.

İlgili Haberler

Yazarlar
15 Nisan 2024
15 – 21 Nisan 2024 Astroloji haftalık yorum: 21 Nisan Güneş, Merkür, Venüs Dikkat!

15 Nisan haftası Güneş Tutulmasından sonraki hafta olup haftanın en olumsuz günü 21 Nisan Pazar günüdür. Güneşin katsayısı 20 Nisandan itibaren -2 seviyesine düşecektir ve Natal Güneş ve Marsı Koç, Boğa, Yengeç**, Aslan, Başak, Terazi, Akrep, Oğlak**, Kova, Balık olanları son derece olumsuz etkileyebilir. Bilhassa Yengeç ve Oğlak burçları 20, 21 Nisanda Tr Güneşden son […]

Genel
09 Nisan 2024
Tatil Fotoğraflarınız: Hırsızlara Davetiye mi, Keyifli Anılar mı?

Sosyal Medyanın Hırsızlık İstatistikleri Üzerindeki Etkisi Son yıllardaki istatistikler, bayram ve ara tatiller gibi yoğun dönemlerde artan hırsızlık vakalarına dikkat çekiyor. Ancak bu artışın arkasında yalnızca geleneksel yöntemlerin değil, aynı zamanda dijital dünyanın etkisinin de olduğunu söyleyebilirim. Özellikle sosyal medyanın yaygınlaşmasıyla birlikte, hırsızlar giderek daha sofistike ve planlı bir şekilde işlerini yürütüyorlar. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte, […]

Genel
06 Nisan 2024
08 – 14 Nisan 2024 Astroloji haftalık yorum: 08 Nisan Güneş Tutulmasına Dikkat!

Haftanın en önemli olayı 08 Nisan Güneş Tutulmasıdır. Çünkü 08 Nisandaki Güneş Tutulması -1 katsayılı olup Koç, Yengeç, Terazi ve Oğlak burçlarını olumsuz etkileyebilir. Natal Marsı İkizler, Aslan, Yay, Kova olanlar ise çeşitli fırsatlar elde edebilirler. Koç burcu NATO, Yengeç burcu Irak, Terazi burcu Suriye gibi ülkeler Güneş tutulmasından son derece olumsuz etkiler alabilir. Bu […]

Basında Kadıköy
02 Nisan 2024
Çiçeği Burnunda Yazar Zehra Güngör

İnternette arattığımızda hakkınızda az şey buluyoruz. Biraz gizemli bir yazar mısınız ve sizi kendinizden dinleyelim mi?   Çok hoş bir soru. Teşekkürler… Bilerek gizemli olan birisi değilim. Fakat gizemi de severim. Açıkçası dijital dünyayla aram pek iyi değil. Kendimi pek eğitemediğim bir yer burası. Haliyle uzak kalmayı tercih ediyorum. Belki de eski kafalıyım. (Gülüyor) Ben […]