Davutoğlu: “hiç kimse bize şantaj yapacak hadde sahip değildir”

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu:
“Bu bölgenin insanlarına hakaret ederek, bu bölgede yaşayan halkların gururlarıyla oynayarak, bu bölgenin temel, uluslararası hukuk kurallarını hiçe sayarak bu bölgede yalnızlaşmamak mümkün değil”

 
Ne zaman birileri Türkiye’yi rahatsız etmek istese bu terör örgütünün bir araç olarak kullanıldığı aşikardır. Bugün de kullanma çabası içinde olanlar var”
“11 Eylül öncesinde böyle bir haberin çıkmış olması bile maalesef düşündürücüdür. Ümit ederiz ki İsrail bu yalanlamayı eylemleriyle de ortaya koyar”
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İsrail Dışişleri Bakanı Lieberman’ın sözlerini muhatap almadığını belirterek, “Bize hiç kimse şantaj yapacak hadde sahip değildir. Türkiye bunun gereğini yapacak güce ve kudrete sahiptir” dedi.
Bakan Davutoğlu ve Brezilya Dışişleri Bakanı Antonio de Aguiar Patriota, Conrad Otel’de yapılan ikili görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Toplantıda konuşan Bakan Davutoğlu, Türkiye ve Brezilya’nın 150 yılı aşkın bir dostluğa sahip olduklarını belirterek, “Dünyada etkisi gittikçe artan iki ülke. Bizim için Brezilya çok önemli stratejik bir ortak. Sadece ikili ilişkiler bağlamında değil, küresel bağlamda da birlikte çalışmaktan, birlikte bir vizyonu paylaşmaktan büyük mutluluk duyduğumuz
dost bir ülke” dedi.

 
Türkiye ile Brezilya arasındaki ilişkilerin her yıl aratarak geliştiğini ve örnek ilişki modeli haline dönüştüğünü anlatan Davutoğlu, Türkiye ve Brezilya’nın coğrafi önemlerine değindi. “Küresel bağlamda iki ülke arasında örnek bir ilişki gösterilecekse herhalde bu Türkiye ve Brezilya arasında olur” diyen Davutoğlu, son yıllarda Türkiye ve Brezilya arasında geliştirilen bu ilişki modelinin uluslar arası alanda da büyük ilgi gördüğünü söyledi. Rio’da bir başkonsolosluk açmayı planladıklarını da belirten
Davutoğlu, “Diplomatik ilişkilerimizde temsil kabiliyetimiz süratle artıyor. Ekonomik ilişkilerimiz geçtiğimiz sene 2 milyar dolar civarında bir dış ticaret hacmine ulaştık. Bu sene ilk 6 ayda 1.5 milyar doları geçtik. 5 milyar doları inşallah en kısa zamanda bulmaya kararlıyız. THY’nin Sao Paulo seferleri sonrasında haklarımız arasında yoğun bir gidiş geliş söz konusu oldu. Askeri alanda, hava ulaşımı alanında, uçak yapımı alanında çok geniş bir işbirliğine sahibiz” diye konuştu.

İLGİLİ HABER Gazeteci Murat Marap, belediye başkan adayı oluyor

 
Bakan Davutoğlu, Patriota ile yaptıkları ikili görüşmede Libya, Suriye ve Ortadoğu’daki gelişmeler başta olmak üzere uluslar arası gündemi ve Birleşmiş Milletler gündemini ilgilendiren konularda görüş alış verişinde bulunduklarını ifade etti.

 
Brezilya Dışişleri Bakanı Antonio de Aguiar Patriota ise Türkiye ve Brezilya’nin son derece dinamik ve büyüyen, ekonomileriyle de uluslararası ortamda ön plana çıkan iki ülke olduklarının altını çizdi. İki ülke arasında büyük bir yakınlık bulunduğunun altını çizen Patriota, “Birçok alanda işbirliğinin daha da gelişeceğini bu alanların bilim ve teknolojiyi de içeriğini öngörüyorum” dedi. Patriota, iki ülke arasında
İki ülke arasında sık sık yapılan istişarelerin sonuç vereceğini düşündüğünü dile getiren Patriota, “Brezilya, BM Güvenlik Konseyi’nin geçici üyesi olarak bu bölgelerde mümkün olduğunca dengenin korunması gerektiğine inanmaktadır. Şu anda dünyanın gündemini meşgul eden ve BM Güvenlik Konseyi’nde de görüşülen Türkiye ve çevresindeki bir takım gelişmeler vardır. Türkiye bu noktada barışçı yollar bulunması için çok önemli rol oynamaktadır. İstikrarsızlığın olduğu bölgelerde. Bu anlamda da İstanbul’a
yaptığımız ziyaret önem taşıyor” şeklinde konuştu.

 
Ortak basın toplantısının ardından Davutoğlu ve Patriota, basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

“İsrail bundan sonra daha da yalnızlaşacak”

 
Bakan Davutoğlu, Mısır’da yapılan İsrail karşıtı eylem ve İsrail ile ilgili oluşan tavrın sorulması üzerine, “Hatırlayacaksınız İsrail’in vatandaşlarımızı katletmesinden sonra çok uzun aylar çaba gösterildi. Ama şartlar yerine getirilmediği için yaptığım açıklamada, demiştim ki ‘İsrail bölgedeki devasa değişimin farkına varamamaktadır ve bunu doğru okuyamamaktadır ve kendini yalnızlığa mahkum etmektedir.’ Son gelişmeler de gösteriyor ki İsrail’in artık sürdüregeldiği politika ve anlayış ile bu bölgede
sağlıklı ilişki kurması mümkün değil. Yani bu bölgenin insanlarına hakaret ederek, bu bölgede yaşayan halkların gururlarıyla oynayarak, bu bölgenin temel, uluslararası hukuk kurallarını hiçe sayarak bu bölgede yalnızlaşmamak mümkün değil. Türkiye’nin hukuku ilkesel bir tutumdur. Kendi vatandaşlarımızın hukukunu korumaya dönük hukuktur ve o noktada da haklılığımız açıktır” diye konuştu.

 
Mısır halkının kendi tepkilerini dile getirdiklerini, Türkiye’nin bu anlamda özel çabası olmadığını dile getiren Bakan Davutoğlu, şunları söyledi;
“İsrail zaten bölgedeki büyük değişim dinamiğinin doğasını anlayamıyor ve bölge haklarıyla bir arada yaşama kültürünü kendi eliyle tahrip ediyor. Açık denizlerde sivil insanları öldürüyorsanız o bölgede hukuka saygı göstermiyorsunuz demektir. Bunun gereğini de yapmıyorsunuz demektir. O bakımdan o yalnızlaşma İsrail için kaçınılmazdır. Ama Türkiye olarak uluslar arası hukuk bağlamında da, dünyanın bütün uluslar arası platformlarında da İsrail’in bu yanlış tutumlarını dile getirmeye devam edeceğiz ve
İsrail bundan sonra daha da yalnızlaşacak.”
Davutoğlu, Başbakan Erdoğan’ın Gazze ziyaretiyle ilgili bir soru üzerine de, “Sayın Başbakanımızın Mısır programı planlandığı gibi icra edilecek. Mısır’dan sonra Tunus ve Libya’ya da programlar düşünülüyor. Şimdilik bu çerçevede kalınacak” dedi.

 
Bir basın mensubunun, İsrail Dışişleri Bakanı Lieberman’ın ‘PKK’ya yardım’ iddiasını yalanladığını hatırlatması üzerine de Davutoğlu, böyle bir yalanlamanın dün geldiğini, prensip olarak İsrail Dışişleri Bakanı’nın sözlerini şu ana kadar hiç muhatap almadığını söyledi. Lieberman’ın sözlerinin dünyada da muhatap alınmadığını belirten Ahmet Davutoğlu, “Bugün 11 Eylül. Küresel anlamda teröre karşı mücadele edilen bir günde bu terör örgütleri arasında bir ayrım yapılamaz. Böyle bir günün öncesinde böyle bir
haberin çıkmış olması bile maalesef düşündürücüdür. Ümit ederiz ki İsrail bu yalanlamayı eylemleriyle de ortaya koyar. Tabi bir başka boyutu var ki Türkiye içindeki boyutu anlamında maalesef terör örgütünün, PKK’nın nasıl bir araçsallaşma dönemi yaşadığını da ortaya kokuyor. Türkiye’yi zaafa uğratmak isteyenlerin kullandığı bir araç haline dönüşmüştür” ifadelerini kullandı.

“Hiç kimse bize şantaj yapacak hadde sahip değildir”

 
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye’nin hiçbir zaman zaafa uğramayacağının altını çizerek, şöyle devam etti;
“Ama bu araca dönüşme halini en iyi PKK’nın istismar etmeye çalıştığı Kürt kökenli kardeşlerimizin anlamasının önemi bugün daha fazladır. Terör örgütünün hedefi bellidir. Ne zaman birileri Türkiye’yi rahatsız etmek istese bu terör örgütünün bir araç olarak kullanıldığı aşikardır. Bugün de kullanma çabası içinde olanlar var. Bütün yalanlamalara rağmen bu haberin mahiyeti itibariyle söylüyorum biz hem terör örgütüne karşı aktif mücadeleyi sürdürecek, hem de demokratikleşme çabamızı en ileri düzeye
taşıyacak kudrete sahibiz. Teröre karşı mücadeleyi yürütürken ve demokratikleşme çabalarını sürdürürken, bölgedeki her soruna da müdahale edecek diplomatik ve siyasi gücümüz de var. Bunu da herkesin bilmesi lazım. Bize hiç kimse bu anlamda şantaj yapacak hadde sahip değildir. Türkiye bunun gereğini yapacak güce ve kudrete sahiptir.”

 
Bir basın mensubunun, “İsrail ve Türkiye arasında terör konusunda güven bunalımı yaşanıyor. Bu güven problemini aşmak için İsrail’den nasıl bir adım bekliyorsunuz?” sorusu üzerine de Davutoğlu, teröre karşı mücadele konusunda her sorumlu ülke gibi İsrail’in de sorumlu davranması gerektiğini vurguladı. “Böyle bir söylentinin basında yer alması bile hem kamuoyunda haklı bir infiale yol açmıştır, hem hükümetimiz nezdinde de bunun araştırılması konusunda da bir tepki uyandırmıştır” diyen Davutoğlu, “İsrail
bunu yalanladı. Ama önemli olan İsrail veya x ülke PKK’yı, terör örgütünü bir araç olarak kullanmayı düşünüyorsa ki geçmişte kullananlar olmuştur. Bu da şunu gösteriyor ki ortada bu örgüt nezdinde yürütülen bir güç mücadelesi var. Bu konuda da vatandaşlarımızın siyasi düşünce gözetmeksizin, etnik köken farkı gözetmeksizin bir vücut halinde İsrail ile böyle bir ilişki içinde olan kim olursa olsun ona karşı mücadeleyi daha da güçlü bir şekilde yürütülmesi icap eder. İsrail veya x ülkesi kim olursa olsun
teröre verilecek her türlü destekte mutlaka karşılığını görecektir. Bunun da herkes tarafından bilinmesi lazım. Önemli olan bugün terör örgütünün böyle bir araca dönüşmüş olmasıdır. Ama Türkiye’yi hiç kimse zaafa uğratamaz. Hiç kimse Türkiye’nin gücünü test etmeye kalkmasın. Bu konuda bizim ilkesel pozisyonumuz var, bundan sonra da bu pozisyonu sürdüreceğiz. Bu güven bunalımının ortadan kalkması için İsrail, ne yapması gerektiğini bilir” diye konuştu.

İSTANBUL (İHA)

admin

See Full Bio