สล็อต

betflix

SOSYAL MEDYA HESAPLARIMIZ

MOBİL UYGULAMALARIMIZ

Kadıköy Gazetesi

Paylaş
veya
aşağıdaki bağlantıyı paylaşın:
Anasayfa Genel Flaş

İstanbul Modern’in Bahçesinde ‘‘Göğe Bakma Durağı’’

Yayınlanma:
ABONE OL

MoMA’nın işbirliğiyle gerçekleşen YAP İstanbul Modern: Yeni Mimarlık Programı’nın ilk projesi belli oldu

 

İstanbul Modern’in Bahçesinde ‘‘Göğe Bakma Durağı’’

 

İstanbul Modern’in, The Museum of Modern Art (MoMA) ve MoMA PS1 işbirliğiyle, Polimeks ve VitrA eş sponsorluğunda gerçekleştirdiği YAP İstanbul Modern: Yeni Mimarlık Programı’nın ilk geçici yapısını gerçekleştirecek proje belirlendi. SO? Mimarlık ve Fikriyat tarafından tasarlanan “Göğe Bakma Durağı” başlıklı proje, haziran ayı başında İstanbul Modern’in bahçesinde uygulanacak ve 2013 yazı boyunca her yaştan müze ziyaretçisi tarafından, müzenin özellikle gençlere yönelik düzenleyeceği etkinlikler için kullanılacak. Kazanan tasarımın yanı sıra uluslararası YAP: Yeni Mimarlık Programı’na katılan tüm finalistlerin geliştirdiği öneriler ortak bir sergiyle İstanbul Modern, MoMA PS1, MAXXI ve CONSTRUCTO’da izleyiciyle buluşacak.

 

MoMA / MoMA PS1, MAXXI ve İstanbul Modern’de eşzamanlı uygulanacak YAP: Yeni Mimarlık Programı’nda kazanan projeler bugün dünya basınına açıklandı.

 

YAP İstanbul Modern: Yeni Mimarlık Programı’nın ilk projesi “Göğe Bakma Durağı*”, İstanbul Modern’in üzerinde bulunduğu Boğaz’ın görünmeyen sularında süzülerek müzenin bahçesini gölgelendirecek, yaz ayları boyunca yerleştiği mekanı şehre yansıtacak. Boğaz’dan ve kentin yüksek noktalarından da algılanabilecek kısa ömürlü ama canlı ek, bahçeyi siluetin bir parçası haline getirecek. Bahçede bulunanlar, gündüzleri sallanan gölgelerin altında, hava karardığında ise değişen yansımaların içinde vakit geçirecekler. Bahçe zemininin hemen altına suya yerleştirilen dubaların üzerinde yükselen direkler deniz dalgalarının hareketleriyle yerleştirmeye değişken bir peyzaj görünümü kazandıracak ve durmaksızın kıpırdayan gölgeliklerle birlikte bahçeyi şehir içinde bir durağa dönüştürecek: Dinlenmek, toplanmak, oyun oynamak ya da gökyüzüne bakmak için bir durak.

*Turgut Uyar (Dünyanın En Güzel Arabistanı)

 

yap-istanbul

 

Seçici Kurul mimarlık uzmanlarıyla birlikte, İstanbul Modern ve diğer YAP: Yeni Mimarlık Programı temsilcilerinden oluşuyor. Mimar Prof.Dr. Suha Özkan’ın başkanlığını yaptığı seçici kurulda, mimar Emre Arolat; İstanbul Modern Küratörü Çelenk Bafra; MoMA Philip Johnson Mimari ve Tasarım Şef Küratörü Barry Bergdoll; XXI. Yüzyıl Sanatları Ulusal Müzesi, MAXXI Mimarlık Kıdemli Küratörü Pippo Ciorra;  İstanbul Modern Şef Küratörü Levent Çalıkoğlu; YAP İstanbul Modern Koordinatörü Pelin Derviş; İstanbul Modern Yönetim Kurulu Başkanı Oya Eczacıbaşı; sanatçı ve mimar Cevdet Erek; MoMA Çağdaş Mimarlık Küratörü Pedro Gadanho; mimar Melkan Tabanlıoğlu ve mimar Han Tümertekin yer alıyor.

 

Seçici Kurul Başkanı Suha Özkan “Göğe Bakma Durağı”nın seçilme nedenini şöyle açıkladı:

 

“Seçici Kurul, SO? tarafından önerilen “Göğe Bakma Durağı”nı oybirliğiyle seçti. Öneri, İstanbul Modern’in avlusunda uygulanacak. SO? ekibinin getirdiği öneride, parçaların toplam işlevi enerjisini bulunduğu yerden yaratıcı bir şekilde alıyor. Birincil çevreden elde edilen enerjinin ilave enerji üretme potansiyeli de bulunuyor. Proje, hareketi ve ışığı kutluyor. Gölgeliğin bağımsız dairesel panellere bölünmüş olması, yansımadaki hareketi şiirsel ışık ve gölge dalgalarına dönüştürüyor. Karanlıkta dans eden yansıma lekeleri ve gün boyunca yüzen gölgeler çevreye hayranlık uyandıran bir canlılık katıyor. Parçalı gölgelik örtüsünün üstlendiği birden çok işlev, projeyi zengin, çekici ve neşeli kılıyor. Dairesel gölgelikleri taşıyan şamandıralı direklerin kesintisiz hareketi, rıhtıma bağlı duran gemilerin ses ve görüntüsünü üreterek iki farklı direk türü arasında heyecan verici bir ilişki kuruyor. Karadaki ve denizdeki direklerin ahengi etkileyici bir diyalog meydana getiriyor. Proje gerçekçi ve ona ayrılan bütçeyi aşma riski taşımıyor. Yerel endüstriyel grupların ve içinde bulunduğu bölgeye ait kullanılmış malzemelerin işin içine dahil edilmesi projenin olumlu yönleri olarak dikkat çekiyor. Seçilen projenin özgünlüğü, mimarlık ve tasarımın estetik dünyasına katkıda bulunacak.”

 

YAP İstanbul Modern: Yeni Mimarlık Programı iki yılda bir yaz aylarında genç ve yükselen mimarlara yenilikçi bir mimari tasarımla açık havada geçici bir yapı tasarlama fırsatı sunuyor. Program bu özelliğiyle Türkiye’de bir ilk. Programın yürütülüş prensibi dolayısıyla Türkiye’nin dört bir tarafındaki ve KKTC’deki mimarlık okullarındaki akademisyenler, mimarlık eleştirmenleri, süreli yayın mensupları ve Mimarlar Odası ile Serbest Mimarlar Derneği gibi mesleki kurumların temsilcilerinden oluşan aday göstericiler ile iletişime geçilerek 26 Kasım 2012’de onların işaret ettiği 35 genç aday arasından 5 finalist seçilmiş; değerlendirme, finalistlerin sunduğu portfolyolar üzerinden yapılmıştı. Seçilen finalistlerden İstanbul Modern’in bahçesine özel bir geçici düzenleme önerisi geliştirilmeleri istendi. 1 Şubat’taki değerlendirme de bu öneriler üzerinden yapıldı.

 

Son yılların en heyecan verici genç mimari yetenek sergisi: YAP Yeni Mimarlık Programı

 

MoMA Philip Johnson Mimari ve Tasarım Şef Küratörü Barry Bergdoll. İstanbul’daki Yeni Mimarlık Programı’nın ilkinde finalist olarak yarışan beş ekipten fışkıran yaratıcı enerjinin, şu anda Türkiye’de yaşanan coşkulu kültür ortamında tasarım kültürünün sahip olduğu gücün bir göstergesi olduğunu vurgulayarak, “Bu beş proje, New York, Roma ve Santiago’da (Şili) bu sene yarışan diğer on beş projeyle birleşecek ve son yılların en heyecan verici genç mimari yetenek sergisini ortaya çıkacak. İster bu metropoldeki inşaat ve yıkım kültürünü tema haline getiren makro seviyede olsun, ister zeminin altındaki suyun varlığını ortaya çıkarsın, İstanbul Modern’deki proje alanı için tüm ekipler görünmez olanı görünür kılmaya çalıştı. Kazanan proje, şahane bir manzarası olan ama gümrük bölgesinin çitleriyle kıyı şeridinden koparılmış bu alana denizin varlığını taşıma arzusuna, yanıltıcı bir sadelik içinde yanıt oluşturuyor. Rüzgarla değil, İstanbul Modern’deki avlunun altında akan Boğaz sularının hareketiyle salınan bu direklikli küçük orman, müzenin yaz dönemindeki açık alan etkinliklerine ve sosyal kullanımlara mekan oluşturacak; galerilerdeki dinamizmin bir kısmını suyun kenarında keşfedilmeyi ve kullanılmayı bekleyen bir kamusal alana taşıyacak. İşte, olabileceği en muhteşem haliyle mimarlık: Yalın bir jestin mekanı bir ortama ve toplanma noktasına dönüştürmesi” dedi.

 

Seçici Kurul üyelerinden Pippo Ciorra da (MAXXI) görüşünü dile getirdi: “Göğe Bakma Durağı”nı gördüğüm anda onun YAP İstanbul Modern 2013’ü yüksek ihtimalle kazanacağını düşündüm. Beş çok iyi ve birinci olmaya yakın duran en azından iki proje arasından SO? ekibinin asgari yapım çabasıyla azaminin elde edilmesine yönelik (bu, ‘sürdürülebilir’ bir sürdürülebilirlik örneğidir) ve hem kavramsal hem de işlevsel rolünü mükemmel biçimde üstlenen önerisi son derece ikna edici bir tavır sergiliyor. Müzenin, açık alanında yer alacak böylesi bir yerleştirmeyle çok şey kazanacağından eminim…’’

 

SO? Mimarlık ve Fikriyat’ın önerdiği “Göğe Bakma Durağı”nın yanı sıra Alper Derinboğaz (Salon2) “Füz”; Evren Başbuğ, İnanç Eray, Meriç Kara ve Engin Ayaz (YAP İstanbul Modern Tasarım Grubu) “seapeaker”; Onat ve Zeynep Öktem (ONZ Mimarlık) “Tearing The Ground”, Ömer Selçuk Baz (Yalın Mimarlık) “İM DEBRİS” isimli projelerini 1 Şubat 2013’te seçici kurula sundu.

 

YAP: Yeni Mimarlık Programı, genç tasarımcı ve mimarlara dinlenme, eğlence ve rahatlama gibi çeşitli amaçlara hizmet eden, aynı zamanda müzik, dans, sergi ve performans gibi etkinliklerde ev sahipliği yapabilecek mekanlar tasarlama olanağı sunuyor. Mimarlar, sürdürülebilirlik, geri dönüşüm ve yeniden kullanım gibi çevresel sorunlara çözüm bulmaya, gölgelik, su ve oturma alanı gibi öğelerle kamusal alanın kalitesini artıran yenilikçi projeler yaratmaya teşvik ediliyor.

 

Bu yıl başlayan YAP İstanbul Modern: Yeni Mimarlık Programı, New York’taki MoMA PS1, Roma’daki XXI. Yüzyıl Sanatları Ulusal Müzesi (MAXXI) ve Santiago’daki kültür kuruluşu CONSTRUCTO’da gerçekleşen uluslararası YAP: Yeni Mimarlık Programı’nın devamı niteliğini taşıyor.

 

ULUSLARARASI YAP

YAP: Yeni Mimarlık Programı’nın kapsamı yakın zamanda İtalya’da Roma’daki XXI. Yüzyıl Sanatları Ulusal Müzesi (MAXXI), Türkiye’de İstanbul’daki İstanbul Modern ve Şili’de Santiago’daki CONSTRUCTO’yu da içine alacak biçimde genişledi.

 

YAP İstanbul Modern

 

2012 yılında başlatılan YAP İstanbul Modern, genç ve yükselen tasarımcılara, başta genç izleyiciler olmak üzere her yaştan ziyaretçiye yönelik müze etkinliklerine ev sahipliği yapacak olan bahçesinde bir alan yaratma fırsatı vererek YAP: Yeni Mimarlık Programı’nın misyonunu sürdürüyor.

 

SO? MİMARLIK VE FİKRİYAT (Sevince Bayrak, Oral Göktaş)

Sevince Bayrak, 2005 yılında İTÜ Mimarlık Bölümü’nden mezun oldu. Halen İTÜ’de devam eden mimari tasarım doktora çalışması için 2010 güz yarıyılını Westminster Üniversitesi’nde geçirdi. Oral Göktaş, 2005’de İTÜ Mimarlık Bölümü’nden lisans, 2009’da aynı bölümden yüksek lisans derecesi aldı. Çeşitli üniversitelerde yürütücü ve misafir jüri olarak bulundu. Bayrak ve Göktaş, İstanbul ve Santiago’da çeşitli mimarlık ofislerinde çalıştıktan sonra 2007 yılında SO? Mimarlık ve Fikriyat’ı kurdular. İstanbul’da kurulan SO? ilk beş yılında farklı coğrafyalarda, çeşitli konu ve ölçeklerde çalıştı. Bu çalışmalar arasında Urban Age İstanbul için bir araştırma projesi, 5. Dünya Su Forumu için uygulanan bir pavyon, Rotterdam’da uygulanmış bir Turizm Danışma Bürosu, Şanlıurfa ve Manisa’da kentsel tasarım projeleri ile çok sayıda ulusal ve uluslararası yarışma projesi yer alıyor

 

YAP MoMA PS1

 

YAP: Yeni Mimarlık Programı 2013 için MoMA ve MoMA PS1, mimarlar, küratörler, dergi editörleri gibi mimari konusunda uzmanları içeren bir ekipten, yeni mezun veya yeni stiller ve tekniklerle deneyler yapan deneyimli yaklaşık 25 mimardan oluşan bir havuz içinden finalistleri seçmelerini istedi. Adaylar incelendikten sonra projelerini seçici kurula sunmak üzere beş finalist belirlendi. Seçici Kurul, MoMA Direktörü Glenn D. Lowry; MoMA Philip Johnson Mimari ve Tasarım Şef Küratörü Barry Bergdoll; MoMA PS1 Direktörü ve MoMA Şef Küratörü Klaus Biesenbach; MoMA Mimari ve Tasarım Departmanı Küratörü Pedro Gadanho; MoMA PS1 Küratörü Peter Eleey; XXI. Yüzyıl Sanatları Ulusal Müzesi, MAXXI Mimarlık Kıdemli Küratörü Pippo Ciorra ve YAP CONSTRUCTO Direktörü Jeannette Plaut’tan oluşuyordu.

 

MoMA’nın Mimari ve Tasarım Departmanı küratörü Pedro Gadanho, bu yıl YAP MoMA ve MoMA PS1 Programı’na CODA’nın projesinin seçilmesinin nedenini, “Kaykay üretiminden kalan atıklar gibi yerel kaynakları zekice belirlemesi ve MoMA PS1’ın avlusunda etkili ve şiirsel bir mimari ifade oluşturması” olarak açıkladı. Pedro Gadanho, “Parti Duvarı, mevcut alanlar üzerinde kemer oluşturarak onları farklı amaçlar için kullanılabilir hale getirirken, mimari bir form yaratmak ve bu formun insanlarla iletişimini başlatmak üzere en beklenmedik malzemelerin bile yeniden keşfedilebileceğini gösteriyor” dedi.

 

MoMA PS1 Direktörü ve MoMA Şef Küratörü Klaus Biesenbach, “CODA’nın büyük ölçekli grup sergisi EXPO 1: New York’la ilişkili birçok sosyal fonksiyonu desteklerken, açık hava galerileri için özgün ve şaşırtıcı bir kullanım yaratan, olağanüstü ve ikonik bir tasarım geliştirdiğini” belirtti.

 

Bu yılki MoMA PS1 YAP: Yeni Mimarlık Programı’nın diğer finalistleri şunlardı: Leong Leong (New York, NY, Dominic Leong, Chris Leong); Moorhead&Moorhead (New York, NY, Granger Moorhead, Robert Moorehead); Temp Agency (Charlottesville, VA, and Brooklyn, NY, LeenaCho, Rychlee Espinosa, Matthew Jull, Seth McDowell); French 2D (Boston, MA, and Syracuse, NY, Anda French, Jenny French).

 

YAP MAXXI

YAP MAXXI, genç ve yükselen tasarımcılara Roma’daki MAXXI XXI. Yüzyıl Sanatları Ulusal Müzesi’nin avlusunda canlı yaz etkinlikleri için bir alan yaratma fırsatı veriyor. 2013 YAP MAXXI için bam! bottega di architettura metropolitana adlı mimarlık grubunun He başlıklı projesi seçildi.

 

2013 YAP MAXXI’nin beş finalisti şunlardı: bam! bottegadi architettura metropolitana (Turin, İtalya, Alberto Bottero, Valeria Bruni, Simona Della Rocca, Fabio Vignolo); AKO architettura a kilometrozero (Roma, İtalya, GianniPuri, Laura DiVirgili, Alessandra Fasoli, Stefan Pollak, Enrica Siracusa); LABORATORIO PERMANENTE (Milano, İtalya, Angelica Sylos Labini, Nicola Russi); Matilde Cassani (Milano, İtalya); LOOP Landscape & Architecture Design (Rotterdam, Hollanda, Francesco Garofalo, Silvia Lupini, Francesca Sartori).

 

YAP Şili

YAP Şili, yetenekli ve yükselen Latin Amerikalı mimarlara, kaynakların zekice ve yaratıcı biçimde kullanımını gerektiren güncel problemlere yanıt olarak sürdürülebilirliği kullanarak, yaz etkinliklerinde kullanılacak kamusal alanı düşünmeleri, incelemeleri ve iyileştirmeleri için etkin bir platform sunuyor. 2012 yılının kazanan tasarımı olan BEAL + LYONS ARCHITECTS’in (Alejandro Bealsand Loreto Lyon) tasarladığı The Garden of Forking Paths,  Jorge Luis Borges’in yazdıklarından ve Versailles Sarayı’nın bahçelerinden ilham alan bir bitki labirentini içeriyor. 7 Mart 2013’te açılacak olan yapı, ziyaretçiler için keşfetme ve şaşırma öğelerini bir araya getirirken kamusal alan, atmosfer ve çevrelerin olasılıklarını araştırıyor.

 

 

ULUSLARARASI YAP PROGRAMI WEB SİTESİ

Uluslararası YAP: Yeni Mimarlık Programı’nın MoMA.org/YAP adresindeki web sitesinde, New York’taki YAP’ı kazanan CODA’nın seçilen projesi ve tasarımlarının yanı sıra YAP Şili, YAP MAXXI ve YAP Istanbul’da uygulanmak üzere seçilen projeler bulunuyor. Web sitesinde ayrıca geçmişteki MoMA/MoMA PS1 finalistleri ve kazananlarının projelerine, küratörlerle röportajlara ve kurulum videolarına ulaşmak mümkün.

 

GEÇMİŞ

2000 yılında başlayan YAP: Yeni Mimarlık Programı 14. yılında olsa da, MoMA PS1 açık hava galerilerinde mimari enstalasyonlarını ve müzik serisini bu yaz 16. kez bir araya getiriyor. Uygulanan ilk proje, Avusturyalı sanat kolektifi Gelatin’e ait bir enstalasyondu. 1999 yılında Philip Johnson’ın DJ Pavilion’u MoMA PS1 ve MoMA’nın tarihi ilişkisini kutluyordu. YAP programının daha önceki kazananları işe şunlar: SHoP/Sharples Holden Pasquarelli (2000), ROY (2001), William E. Massie (2002), Tom Wiscombe / EMERGENT (2003), nARCHITECTS (2004), Xefirotarch (2005), OBRA (2006), Ball-Nogues (2007), WORKac (2008), MOS (2009), Solid Objectives – Idenburg Liu (2010), Interboro Partners (2011), HWKN – Hollwich Kushner (2012).

 

 

Polimeks’in projeleri tasarımları ile farklılaşıyor.

 

Polimeks tarafından geliştirilen projelerin mimari tasarımında, formun bağlamla ilişkisini kavrayan bütünsel bir yaklaşım öne çıkıyor. Tasarımıyla göz dolduran yapıtlar geliştirmeye önem veren şirketin bünyesinde güçlü/yaratıcı bir mimari kadro bulunuyor. Asya’nın en büyük spor komplekslerinden biri olarak gösterilen Aşkabat Olimpiyat Kompleksi başta olmak üzere, inşa edildiği ülkenin kültürel özelliklerini taşıyan anıtlar, kültür-sanat kompleksleri, havalimanları, oteller ve konutların yanı sıra birçok endüstriyel yapının altında Polimeks imzası bulunuyor. Polimeks’in tasarımın bütünselliğine verdiği önem ve başarısı, “Avrupa Gayrimenkul Ödülleri 2012”de Public Service Architecture (Kamusal Mimari) kategorisinde aldığı ödül ile taçlandırılmıştır. Polimeks, tasarımıyla fark yaratacak genç ve yetenekli mimarların, mimarlık dünyasına kazandırılması için her yıl üniversitelerin mimarlık bölümlerinde okuyan öğrencilere burs ve çalışma imkanı sağlamaktadır.

 

VitrA ve Mimarlık Kültürü

Türk banyo ve seramik kültüründen aldığı değerleri, günümüzün çağdaş yaşam standartlarına dönüştüren VitrA, kuruluşundan bu yana mimarlığı odağına alan çalışmalar yürütüyor. İyi mimarlık uygulamalarında çözüm ortağı olarak, mimarlık kültürünü destekleyen projeler üretiyor. Bu anlayış doğrultusunda, 2005 yılında Türkiye’de düzenlenen UIA- Dünya Mimarlık Kongresi’ni destekleyen ve 2006 yılında İstanbul Bilgi Üniversitesi’yle işbirliğine giden kuruluş, “VitrA ile Mimari Keşif” projesini hayata geçirdi. Geleceğin mimarlarının eğitimine katkıda bulunmak ve çağdaş bilgilerle donatılmalarına zemin hazırlamak amacını taşıyan proje, sergi, panel ve kitaplarla zenginleştiriliyor. Çağdaş mimarlıkta bellek oluşturulmasına katkıda bulunmayı amaçlayan VitrA, 2011 yılında Türk Serbest Mimarlar Derneği ile VitrA Çağdaş Mimarlık Dizisi projesini hayata geçirdi. Proje, 2000 yılından sonra üretilen farklı yapı türlerini eksen alarak, Türkiye çağdaş mimarlık ortamını belgelemeyi, tartışmayı ve yeni çalışmalar için zemin oluşturmayı hedefliyor.

 

İlgili Haberler

Belediye
30 Ekim 2024
46. İstanbul Maratonu, bu yıl 3 Kasım Pazar günü koşulacak

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) iştiraki Spor İstanbul tarafından organize edilen Türkiye İş Bankası 46. İstanbul Maratonu, bu yıl 3 Kasım Pazar günü koşulacak. 40 binin üzerinde kişinin katılması beklenen İstanbul Maratonu, sürdürülebilirlik ve bağış konusunda ilklere imza atacak. Giysi Kumbarası projesi ile sporcuların temiz ve kullanılabilir kıyafetleri yeniden hayat bulacak. 46. İstanbul Maratonu ayrıca en […]

KADIKÖY’DE CUMHURİYET YÜRÜYÜŞÜ YAPILDI

Cumhuriyetin ilanının 101’inci yıl dönümünde kutlamaların İstanbul’daki merkezi bu yıl da Kadıköy oldu.  Bağdat Caddesi’nde yapılan Büyük Cumhuriyet Yürüyüşü’ne yüz binlerce kişi katıldı. Yürüyüş sonunda konuşan Kadıköy Belediye Başkanı Mesut Kösedağı “Cumhuriyet bu ülkenin evlatlarının en büyük ve en kıymetli mirasıdır. Bu mirasa sonsuza kadar sahip çıkacağız” dedi Bağdat Caddesi’nde düzenlenen Cumhuriyet yürüyüşleri ile her […]

Etkinlikler
30 Ekim 2024
Günsu Özkarar’ın yazdığı, Fil Rüyası, 11 Kasım’da Baba Sahne’de prömiyer yapıyor

Bitiyatro ve Nejat İşler’in (Meddah) ortak yapımcılığında Fil Rüyası, 11 Kasım’da Baba Sahne’de prömiyer yapıyor. Günsu Özkarar’ın Galata Perform’un eğitimleri sırasında yazdığı bu oyun, Sınırlar Ötesi Tiyatro 11. Yeni Metin Festivali’nde okuma tiyatrosu olarak gösterime sunuldu. Bir terapist ile danışanın seanslarında ortaya çıkan güven, sadakat ve aşk temaları çerçevesinde bilinçaltına bir yolculukla başlayan oyunda terapiyle […]

Etkinlikler
28 Ekim 2024
İSLAMIN KILICI TÜRKİYE’DE VİZYONA GİRİYOR

İngiliz Sömürüsü ve Zulmüne Karşı Efsanevi Bir Kahramanlık Destanı “İslam’ın Kılıcı” Türkiye’de Vizyona Giriyor:  “İslam’ın Kılıcı”, 1 Kasım’da Türkiye sinemalarında izleyiciyle buluşuyor. Aksiyon ve macera dolu bu destansı film, cesur bir savaşçının İslam’ın kutsal değerlerini korumak ve İngiliz sömürüsüne son vermek için çıktığı nefes kesen mücadeleyi anlatıyor.   İLGİLİ HABER Küçükkaptan, Cumhuriyet Bayramı’nda herkesi Çamlıca […]