Jehan Barbur – Şarkıcı, Besteci ve Söz Yazarı
“20 Soruda İstanbul” kürsümüzün bugünkü konuğu, 1980 Beyrut doğumlu şarkıcı, besteci ve söz yazarı Jehan Barbur.
Bilkent Üniversitesi İnsani Bilimler ve Edebiyat Fakültesi Amerikan Kültürü ve Edebiyatı bölümüne burslu olarak yerleşen Barbur, üniversite yıllarında amatör olarak tiyatro ve müzik ile ilgilendi. 2002 yılında üniversiteden mezun olduktan sonra profesyonel müzik hayatına başlamak için Ankara’dan İstanbul’a taşınan sanatçı, ilk olarak farklı gruplarda pop, caz türünden repertuvarlarla vokalist olarak yer aldı. Bülent Ortaçgil’in referansı ile bir müzik şirketi ile anlaşan Jehan Barbur, 6 aylık stüdyo çalışması sonucunda ilk albümü “Uyan”ı çıkardı. Albümü yayınlandıktan sonra “Gidersen”, “Leyla” ve “Neden” gibi şarkıları bazı müzik kanallarının Top 10 listelerinde birkaç hafta zirvede kaldı.
Jehan Barbur, 2010 yılında ise ikinci albümü Hayat ile müzik kariyerini devam ettirdi.
1. Herkesin mutlaka İstanbul’a bir geliş öyküsü vardır. Sizin öykünüz nedir?
Benimkisi bir Türk filmi hikâyesine benziyor. Üniversiteden mezun olur olmaz aldım bohçamı geldim İstanbul’a; bir bilinmezliğe kendimce bir maceranın tam ortasına…
2. İstanbul’u tek bir kelimeyle ifade etmenizi istesek…
Tek…
3. İstanbul’u hayatında hiç görmemiş birine İstanbul’a dair ilk neyi anlatırsınız?
İstanbul’a tatil yapmaya ve gezmeye gelerek hayatının en büyük hatasını yaparsın derim. Geri dönmek istemeyecek ve bu şehirde kendine ait bir şey bırakmak isteyeceksin. Burada olanları hep kıskanacaksın ve artık aklında İstanbul’la ilgili aidiyete dair hayaller kuracaksın. Ama gel ve gör, anlatabileceklerimle göreceklerin arasındaki farkı ancak burada anlayabilirsin.
4. Bir gün İstanbul’dan ayrılmanız gerekse en zor vazgeçeceğiniz yanı ne olur?
Umarım böyle bir mecburiyetim olmaz ama evim… Evimden ayrılmayı hiç istemem.
5. İstanbul’da “Keşke hiç olmasaydı” dediğiniz herhangi bir şey var mı?
Arabalar.
6. İstanbul’un en sevdiğiniz semti hangisi?
Cankurtaran.
7. İstanbul’u ilk defa ziyaret eden birini çıkartacağınız bir günlük İstanbul turunun olmazsa olmazları nelerdir?
Yeniköy’den kalkan küçük motorlarla Beykoz’a gelip balık ekmek yemek, Sultanahmet ve civarındaki tüm güzellikler, ara sokaklar, Eminönü, Rumelihisarı, Mandabatmaz’da kahve keyfi ve elbette ki Tünel meydanı.
8. İstanbul’un en önemli mimari yapısı sizce hangisi?
Topkapı Sarayı, Ayasofya, Süleymaniye Camii.
9. İstanbul Manzarası denildiğinde ilk aklınıza gelen yer neresi?
Denize baktığım her pencere.
10. İstanbul’un sembolünü biliyor musunuz? Beğeniyor musunuz? Sizce ne olmalı?
Nedir, bilmiyorum? Şehrin çizilmiş silueti mi? İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin sembolü mü? Hangisini sorduğunuzu tam anlamadım… Ama ne olmalı diye sorarsanız şirket-i Hayriye vapurları ve martılar.
11. İstanbul’un ilk aklınıza gelen yöresel(?) yemekleri nelerdir? Bir başka ifadeyle İstanbul’la özdeşleşen yiyecekler nelerdir?
Balık ekmek, 24 saat açık köftecileri ve kokoreç!
İSTANBUL’UN HER SEMTİ BAŞKA BİR MEMLEKET
12. İstanbul’u dünyanın diğer metropollerinden ayıran en büyük özelliği nedir sizce?
Her semtinin başka bir memleket oluşu.
13. Son 10 yıla baktığınızda İstanbul’da en büyük değişimin hangi konuda yaşandığını söyleyebilirsiniz?
Artık metro var…
14. İstanbul’da yaşayan biri olarak karşılaştığınız sıkıntılar nelerdir? Çözülmesini istediğiniz en acil sorun nedir? Bunun çözülmesi noktasında neler önerirsiniz?
Tabii ki trafik ve park sorunu… Önerebileceğim tek şey taksi sayılarının azaltılması, kişi başına alınacak araba sayısının kontrolü, daha çok yere metro yapılması böylelikle acil durumlarda trafikte sıkışan ambulanslara yer açılması. Her ambulans sireni içime kocaman bir dert oluyor.
15. 2012 Avrupa Spor Başkenti projesi kapsamında İstanbul’da yapılan çalışmaları kayda değer ve yeterli buluyor musunuz?
Makyajı azaltılıp uzun vadeli bir proje olarak düşünülüp tüm semtlere ulaşılabilse amacına ulaşacağına inanıyorum.
16. İstanbul’da hayata geçirilen hizmet ve projelerden memnun musunuz?
Çok değilim. Organize şekilde çalışılmadığını düşünüyorum ve yaşayan nüfusun her daim zor durumda bırakıldığı inancındayım. İdare ediliyoruz hissi var içimde. Sokaktaki masaların kaldırılmış olması ise en büyük acımdır. En büyük güzelliğe bir kara perde çekildi.
17. Sizin İstanbul hakkında bir projeniz olsaydı ne yapmak isterdiniz?
Özellikle tüm yasak yapıları yıkmak isterdim. Gerçek dokusuna ulaşması için elimden geleni ardıma koymazdım. Tarihi güzellikleri göz önünde bulundurup yapılan tepeleme binaları bir kalemde silivermek isterdim. İstanbul’un tüm eski binalarını yenilemek isterdim. Ayrıca olmazsa olmazı olan şu elim trafik sorununa öncelikle el atmak gerekirdi. Sokaklara masa ve sandalyeleri yeniden koyardım.
18. İstanbul’u daha şuurlu yaşamanın ve hakiki bir İstanbullu olmanın formülü nedir sizce?
İstanbul’u okumak gerek, tüm semtlerini bilmek ve yaşamak gerek diye düşünüyorum. İstanbul’la ilgili romanları okumak, yazarların İstanbul’unu yaşamak ve kendi İstanbul’unuzu bu doğrultuda seçmek gerek. Hele de gizli tarihi… Dehlizlerin üzerinde yaşadığımı her sabah hatırlatıyorum kendime.
19. Gelecekte görmek ve yaşamak istediğiniz İstanbul’u bize biraz anlatır mısınız?
Öncelikle sanatın kalbi ise bu şehir bu kalbe kan pompalanmalı. Gittikçe oksijeni azaltılan ve balta vurulan sanat hayatına ve sanatçılara daha özgür alanlar yaratılsa ya keşke… Bıraksalar da bu şehirden dilediğimizce beslensek ve beslendiklerimizi üretmemiz adına omzumuzda daha güvenilir bir elin varlığını hissetsek. İstanbul daha çok kendini konuşsa, kendi sesi olsa, başkalarının değil.
20. İstanbul üzerine bu kadar konuştuktan sonra son bir soru daha… Şu an gözlerinizi kapatıp açsanız İstanbul’da hangi zaman ve mekânda olmak isterdiniz?
Zonaro’nun resmettiği dönemi görmek isterdim.
Gözde Kesen
İlgili Haberler
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) iştiraki Spor İstanbul tarafından organize edilen Türkiye İş Bankası 46. İstanbul Maratonu, bu yıl 3 Kasım Pazar günü koşulacak. 40 binin üzerinde kişinin katılması beklenen İstanbul Maratonu, sürdürülebilirlik ve bağış konusunda ilklere imza atacak. Giysi Kumbarası projesi ile sporcuların temiz ve kullanılabilir kıyafetleri yeniden hayat bulacak. 46. İstanbul Maratonu ayrıca en […]
Cumhuriyetin ilanının 101’inci yıl dönümünde kutlamaların İstanbul’daki merkezi bu yıl da Kadıköy oldu. Bağdat Caddesi’nde yapılan Büyük Cumhuriyet Yürüyüşü’ne yüz binlerce kişi katıldı. Yürüyüş sonunda konuşan Kadıköy Belediye Başkanı Mesut Kösedağı “Cumhuriyet bu ülkenin evlatlarının en büyük ve en kıymetli mirasıdır. Bu mirasa sonsuza kadar sahip çıkacağız” dedi Bağdat Caddesi’nde düzenlenen Cumhuriyet yürüyüşleri ile her […]
Bitiyatro ve Nejat İşler’in (Meddah) ortak yapımcılığında Fil Rüyası, 11 Kasım’da Baba Sahne’de prömiyer yapıyor. Günsu Özkarar’ın Galata Perform’un eğitimleri sırasında yazdığı bu oyun, Sınırlar Ötesi Tiyatro 11. Yeni Metin Festivali’nde okuma tiyatrosu olarak gösterime sunuldu. Bir terapist ile danışanın seanslarında ortaya çıkan güven, sadakat ve aşk temaları çerçevesinde bilinçaltına bir yolculukla başlayan oyunda terapiyle […]
İngiliz Sömürüsü ve Zulmüne Karşı Efsanevi Bir Kahramanlık Destanı “İslam’ın Kılıcı” Türkiye’de Vizyona Giriyor: “İslam’ın Kılıcı”, 1 Kasım’da Türkiye sinemalarında izleyiciyle buluşuyor. Aksiyon ve macera dolu bu destansı film, cesur bir savaşçının İslam’ın kutsal değerlerini korumak ve İngiliz sömürüsüne son vermek için çıktığı nefes kesen mücadeleyi anlatıyor. İLGİLİ HABER Küçükkaptan, Cumhuriyet Bayramı’nda herkesi Çamlıca […]