Türkiye’nin futbolda Avrupa’ya açılan kapısı Galatasaray, rekorlara doymuyor.
Oynadığı Süper Lig’de en çok şampiyonluk kazanan, (22 kez).
Türkiye Kupası’nda rakiplerine fark atan (18 kez).
Futbol tarihinde Türkiye’ye getirilen en büyük kupa UEFA Kupası’nı kazanıp taraflı tarafsız herkesi gururlandıran.
Ardından Süper Kupa’yı kazanan Galatasaray’ın başarılarını yazmakla bitiremeyiz. Bugüne baktığımızda da cumartesi akşamı Kasımpaşa ile oynadığı maçı kazanıp, galibiyet serisini 14 maça çıkardı ve ligde üst üste en fazla maç kazanma rekorunun yeni sahibi oldu.
Yazının başlığında da bahsettiğim gibi, yine Galatasaray yaptı ve bundan sonra kazanılacak bir kupa bir rekor varsa yine Galatasaray yapacaktır.

Abdülkerim Bardakcı, Marcao’u unutturdu

Marcao, Galatasaray’dan Sevilla’ya transfer olduğunda birçok kişi “eyvah!” demişti.
Victor Nelsson’la olan uyumu nedeniyle yerine kim gelecek, aynı uyum olacak mı derken Abdülkerim Bardakcı Marcao’u çoktan unutturdu.
Abdülkerim’in Konyaspor’dan bu yana yükselen performansı aslında sürpriz değil. Başarılı defans oyuncusu, Konyaspor’dan değil de yurt dışından bir takımdan transfer olsaydı herkes “vay be” Galatasaray ne oyuncu transfer etmiş diyecekti.
Ama nedense bu Anadolu takımı olunca maalesef öyle olmuyor.  Şöyle de bir gerçek var, Abdülkerim Bardakcı Süper Lig’in en iyi stoperidir.
İşin içine Victor Nelsson’la olan uyumu da girince, ligin en iyi tandemi oluşuyor.

Şerbetsiz tatlı, Mertens’siz Galatasaray olmuyor

Kasımpaşa maçında Galatasaray, Dries Mertens’in yokluğunu hissetti.
10 numaralı formanın hakkını en az Hagi ve Sneijder kadar veren Mertens, gerek hücum geçişleri gerekse Icardi’yle olan uyumundan dolayı Kasımpaşa maçında yokluğu hissedildi. Anlaşılan o ki Mertens olmadan Galatasaray’ın işi zor.