Semboller, bir çeşit geçmişe açılan kapı!

Sembollerin önemini artık hepimiz biliyoruz.

Asırlarca süre gelen semboller vardır, biliriz, göz aşinalığımız vardır – da neyi içerdiğini tam olarak bilmeyiz.

Biz okumaktan ziyade duymayı yeğleyen olduğumuzdan, duyduklarımıza da inanırız. Tamamdır bu böyle ya da şöyledir deriz, kestirip atarız.

İLGİLİ HABER EĞİTİMDE ÇÖZÜM!

Hâlbuki bu semboller, evrensel anlamlar taşırlar, inanılmaz bilgilerin anahtarlarıdır, Bir çeşit kapıdır onlar!

Altı köşeli bir yıldız var…

Hazreti Süleyman’ın dünyaya hükmettiği mührü 6 köşeli yıldız!

Sadece Hazreti Süleyman değil, Hazreti Davud ve Hazreti Hızır’da bu simgeyi kullanmışlar.

Birçok yerde görmüşlüğümüzde var elbette. İç içe iki üçgenden oluşur. Hazreti Süleyman’ın mührü olarak bildiğimiz bu simgeyi Müslümanların da kullandığını biliyor musunuz?

Rahmani bir simge olan Mühr-ü Süleyman, İstanbul’da eski camilerin tavanlarında, duvarlarında ve cam süslemelerinde var.

Mührü Süleyman deseni olarak da bilinirmiş.

Osmanlı’da hamam kubbelerinde, mezar taşlarında, padişah gömleklerinde, sancaklarda, kemer kilit taşlarında, çeşmelerde, madeni paralarda, takılarda hatta giyim eşyalarında bile kullanılmış.

Bir gelenek halini almış olan Mühr-ü Süleyman motifini Barbaros Hayreddin Paşa’da sancağına işletmiş.

Türk İslam tarihinde sıkça kullanılmış bu mühür sonrasında Davut Yıldızı adıyla Yahudi ve masonlar tarafından kullanılmaya başlanmış.

İsrail devleti bu yıldızı sembol olarak kullanmaya başlamasıyla birlikte Müslümanlar kullanmamaya başlamışlar.

Bu yıldızın diğer adı Hexagram!

Şehzade ve padişah gömlekleri ile ilgili yazılarımda altı köşeli yıldızın işlendeğini görmüştüm. Tabi İstanbul’da da bir çok yerde de görmüştüm ama ne hikmetse hiç araştırmamışım. Yazık, bazen kendime kızıyorum.

Osmanlı ve bir çok Türk devleti bu simgeyi kullanmış.

Biz bu yahudilerin ya da masonların simgesi diye bilmişiz üzerinde durmammışız.

Simgeler çok önemli!

Onlar eskilerden gelirler ve bilmediğimiz bir çok tarihi anlatırlar.

Önemli olan araştırmak ve onları bilmek bence…

Nazan Şara Şatana

Nazan Şara Şatana

Ben gazeteciydim. Günaydın gazetesi, Ankara bürosunda Bekir Coşkun’un istihbarat şefi olarak görev yaptığı yıllarda; Meclis, Adliye, TRT ve magazin muhabiri olarak görev yaptım. Günaydın gazetesi haricinde, Merhaba, Haftanın Sesi gazetelerinde de yine muhabir olarak çalıştım. Gazetecilik yıllarım turizme geçerek sona erdi. Pamfilya Turizm acentesinden sonra, birçok beş yıldızlı tesislerde (Öger bünyesinde ve başka önemli tesislerde) üst düzey yöneticisi olarak görev yaptım. Halen Genel Müdür olarak görevimi sürdürmekteyim. Sekiz kitabım yayınlandı. Asar şamil Ve Rus terzi, Şarkın Modern Gelini Şehribahar, Zeus’un Aşkları, Otel I, Otel II, Hekim Ali Suavi Efendi, Havada Kekik Kokusu Vardı, Herkül 2006 da yayımlanan Asar Şamil Ve Rus Terzi, Havada Kekik Kokusu Vardı ve Şarkın Modern Gelini adlı kitaplarım T.B.M.M. Meclis Kütüphanesindeki yerini almıştır. Yeni yayınlanacak kitaplarım; Belkıs Akkale’nin hayatı roman tadında – Belkıs - Şimdi Yağmur Yağacak, Topkapı Şifresi, Taşlar, Mihrace, İstanbul – İstanbul. Ayrıca yayına hazır senaryolarm ve müzikallerim mevcuttur. Evlat TV filmim TGRT de yayınlandı. Birçok senaryom dizi olması için televizyon kanallarında beklemektedir. Bir senaryom ise dizi olarak yayınlanması için TRT1’de hazırlıklarda.

See Full Bio