Bilinmeyen Tarihiyle Taksim Topçu Kışlası

Bilinmeyen tarihiyle Taksim Topçu Kışlası III. Osmanlı İstanbulu Sempozyumu’nda

Dört kulesiyle 267 metre uzunluğundaki Selimiye Kışlası’nı herkes bilir. Taksim Topçu Kışlası da bu kışlanın Avrupa Yakası’ndaki karşılığı olarak 1806’da inşa edilmişti. Öyle ki toplamda 14 kubbesinin oluşu, mimari açıdan daha güzel olması ve girişindeki çift kubbesiyle kışlayı değil adeta sarayı andırıyordu. Tarihte önemli olaylara mekân olan tartışmalı bu devasa yapı hakkında hep benzer şeyler konuşuldu. Bu kez Taksim Topçu Kışlası bilinmeyenleriyle III. Osmanlı İstanbul’ u Sempozyumu’nda gün yüzüne çıkıyor…

Osmanlı devletinin savaşlarda aldığı mağlubiyetler ilk ıslahatları askeri alana yönlendirdi. 18.yüzyıldan itibaren Batı tarzında askeri okullar kuruldu. Bu okullardan biri de İstanbul’un Anadolu yakasında kurulan Selimiye Kışlasındaydı. Bunun Avrupa yakasındaki karşılığı ise 1806 yılında Taksim’de inşa edilen Taksim Topçu Kışlasıydı. Kapıkulu askerlerinin topçu ocağı olarak kurulan kışla, Sultan Abdülmecid döneminde 19. yüzyılın mimari üslubuyla gösterişli bir tarzda yeniden inşa edildi. Yüksel Çelik Taksim Topçu Kışlası hakkında bilinmeyenleri gündeme taşıyacak araştırmasını 25- 26 Mayıs’ta bu yıl III. kez düzenlenen Uluslararası Osmanlı İstanbulu Sempozyumu’nda anlatacak.

İLGİLİ HABER Gazeteci Murat Marap, belediye başkan adayı oluyor

31 Mart isyanının çıkış noktası…

1860 ve 1870’li yıllarda en parlak dönemini geçiren kışla, 31 Mart isyanının da başlangıç noktası oldu. Taksim Topçu kışlasında bulunan Avcı taburuna bağlı askerler 12-13 Nisan 1909 tarihinde başlarındaki subaylara karşı ayaklanarak onları tutukladılar. Buradan çıkan askerler büyük bir halk kalabalığının da desteğiyle Meclisi Mebusan’a doğru yol aldılar. Taksim Topçu Kışlası’ndan başlayıp Meclisi Mebusan’ın önünde devam eden isyan hareketi Hareket Ordusu’nun İstanbul’a gelmesiyle başka bir boyuta ulaştı ve çatışmalar başladı. Bu çatışmaların en şiddetli yaşandığı yerlerden biri olan Taksim Topçu Kışlası da bu çatışma sırasında ciddi tahribata uğradı.

Askeri okuldan futbol stadyumuna…

Taksim Topçu Kışlası bu tarihlerden itibaren askeri amaçlar dışında kullanılmaya başlandı. Osmanlı’nın son döneminde şehir müzesi, sergi alanı, gösteri merkezi olarak hizmet veren Kışla son olarak futbol stadyumu olarak kullanıldı. Taksim Stadı olarak faaliyete geçen kışladaki ilk maç ise aynı zamanda Türk Milli Futbol Takımı’nın da ilk resmi karşılaşması olan 26 Ekim 1923 tarihli Türkiye- Romanya maçı oldu. 2-2 berabere biten maçta Romanya’ya 2 gol atan Zeki Rıza Sporel, A Milli Takım’ın ilk golünü atarak tarihe geçti.
Yarım kalan proje ve hakkında bilinmeyenler…

Taksim Topçu Kışlası’nın yıktırılmasına giden süreç ise 1939 yılında başladı. Dönemin İstanbul Valisi ve Belediye Başkanı Lütfi Kırdar, Fransız şehir planlamacısı Henri Prost’un önerileri çerçevesinde geliştirilen projeye onay vererek hayata geçirdi. Taksim’den Harbiye’ye kadar uzanacak bir projede, büyük bir park ve sosyal tesisler bulunuyordu. 1940 yılında Taksim Topçu Kışlası yıktırıldı. Kışlanın arazisi üzerine bir park yapıldı. Ancak projenin geriye kalan kısmı gerçekleştirilemedi.

Üzerinde benzer hikâyelerin kurgulandığı kışla aslında bilinmeyenlerle dolu. Tıpkı yarım kalan projenin ardından Taksim’in akıbeti gibi. Yüksel Çelik Taksim Topçu Kışlası hakkında bilinmeyenleri gündeme taşıyacak araştırmasını bu yıl 3. kez gerçekleştirilecek Uluslararası Osmanlı İstanbulu Sempozyumunda anlatacak. İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi işbirliği ile düzenlenen sempozyumda aralarında Ahmet Ümit, Selim İleri, Beşir Ayvazoğlu ve İskender Pala gibi edebiyatın güçlü kalemlerinin de bulunduğu 55 araştırmacı Osmanlı İstanbulu konulu araştırmalarını sunacak. Sempozyum 25-26 Mayıs 2015 tarihlerinde 29 Mayıs Üniversitesi’nde gerçekleştirilecek.

admin

See Full Bio