Öğretim sürecinde ilk yarının bitimiyle karneler alınıyor. Belki de sizin çocuğunuz hazırlanma, motivasyon, organizasyon eksikliği gibi nedenlerle iyi sonuçlar getiremedi. Ama bu dünyanın sonu değil! Unutmayın ki; önünde yeni bir dönem daha olacak. Çocuğunuzun karnesinde zayıfların olmasını, kişiliğinin ve zekasının göstergesi olarak değerlendirmeniz son derece yanlıştır. Başarısızlığa üzülmek ve çocuğunuzu da üzmek yerine onunla birlikte neler yapabileceklerinizi konuşun.Memorial Şişli Hastanesi Çocuk ve Ergen Psikolojisi Bölümü’nden Uz. Psikolog Özge Merve Türk karne süreçlerinde ailelerin çocuklarına tutumları konusunda bilgi verdi.
Çocuk endişeli ise derse konsantre olmakta güçlük çeker.
Çocuğunuzun kapasitesi iyi olsa da kafası karışık, endişeli ise dikkati dağılır ve derse konsantre olamayabilir. Çocuk depresif bir pozisyonda olduğu dönemde sürekli yorgun, uykulu, isteksiz olabilir ya da hiperaktif bir çocuk çok uzun süre ara vermeden dersi takip edemeyebilir. Öğrenme bozukluğu yaşayan çocuk geç öğrenir; harf karıştırabilir; okuma ve yazma konusunda güçlükler yaşayabilir ya da bunların dışında çocuğun işitme-görme gibi fizyolojik bir rahatsızlığı bulunabilir.
Aşırı tehditkar tutum çocuğu olumsuz etkiler.
Çocuğun okul süreci içinde bulunduğu şartları göz önünde bulundurmak ve bu
duruma nelerin sebep olduğunu incelemek gerekir. Duygusal sorunların varlığı,
çalışma alışkanlıklarının kazanılmamış olması, uygun ders çalışma ortamının
olmaması, okul içi olumsuz faktörlerin olması çocuğu olumsuz yönde etkiler.
Ebeveynlerin çocuklarına olan eleştirel, tehditkar, aşırı beklentili tutumları çocuğun
başarısını olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Ebeveynler arasındaki çatışmalı
durumlara çocuğun şahit olması, sorunları çocuk ile paylaşma ve onu taraf olmaya
zorlama gibi tutumlar çocuğun psikolojik dengesini bozabilir. Yine kardeş kıskançlığı,
ev değişikliği gibi durumlarda da çocuğun kafası karışabilir. Okulda öğretmen ile
ilgili, arkadaşlarla ilgili sorunlar olduğunda ve çocuk baş edemediğini hissettiğinde
çocuğun akademik başarısı düşebilir.
Ebeveyn evde öğretmen rolünü almamalı
Ebeveynler evde öğretmen rolünü oynamaya çalışmamalıdırlar. Çocuğa bilgileri rol
yaparak, anlatarak izah edebilir, ondaki araştırmaya olan merakı ve zevki ortaya
çıkarabilir, bu şekilde ders çalışmaya teşvik edebilir ve yardım edebilirler. Sürekli
ders çalışmaya zorlayan, sık sık okulu ziyaret eden, şikayet eden, eleştiren, başarı
endişesi yüksek ebeveynler çocuğun da başarılı olma konusundaki endişesini
tetiklerler ve çocuk bu endişeden ötürü başarısız olabilir.
Çocuğunuzla başarısızlığın nedenlerini konuşun
Çocuğun evde nerede, ne şekilde çalıştığı yani çalışma ortamı önemlidir. Boş
ve düzenli bir masa, bilgisayar ve televizyonun olmadığı koşullar gerekmektedir.
Çocuğunuzun “hangi saatlerde ders çalıştığını, mola verdiğini, yattığını” bilmeliniz.
Okul, çocuğun kendine ait alanıdır. Öğrenme çocuğa aittir. Bazı ebeveynler evde
de sanki okuldaymış gibi davranırlar; bu durumda okul alanı ailesel alanı içine
almıştır. Çocuğunuz ile başarısızlığının nedenlerinin neler olabileceğini paylaşmalı
ve çözümleri beraberce düşünmelisiniz. Onu anladığınızı göstermelisiniz. Karne
üzerinden çocuğu tehdit etmemeli, azarlamamalısınız. İkinci dönem daha iyi nasıl olunabileceği üzerine konuşmalısınız. Bu tutumunuz çocuğu psikolojik olarak
destekler ve size güvenerek iletişiminizin de güçlenmesini sağlar.
Çocuğumla nasıl bir iletişim içinde olmalısınız?
*Kendi tutumlarınıza yönelik içsel bir değerlendirme yapabilmelisiniz.
*Çocuk ile oyun oynamalısınız, oyun çocuğunuz ile aranızdaki iletişimin temel taşıdır.
*Çocuğu başarılı olma konusunda motive etmek için onu spor ve sanatsal faaliyetlere
yönlendirmelisiniz.
*Çocuğun karnesindeki iyi notları ve dersleri için harcadığı çabayı övmeli, ona olan
güveninizi belirtmelisiniz.
*Çocuğu diğer arkadaşlarının başarısı ya da kardeşleri ile kıyaslamamalısınız. Her
çocuk fiziksel, sosyal, zihinsel gelişimi ile ayrı bir bireydir. Çocuktan beklentinizin bu
yönde olması gerekmektedir.
*Ebeveyni tarafından onaylanan, desteklenen çocuk daha çabalı ve başarılı olmaya
gayret gösterecektir.
*Çocuğa gerekirse destek alarak verimli ders çalışma teknikleri konusunda yardımcı
olabilir, programlanma konusunda destek olabilirsiniz.
İlgili Haberler
Kadıköy Belediyesi’nin atalık tohum üretimini korumak, desteklemek ve çoğaltmak amacıyla bu yıl 3.’sünü düzenlediği Kadıköy Tohum Takas Şenliği, 28 Nisan Pazar günü 12.00-17.00 saatleri arasında Selamiçeşme Özgürlük Parkı’nda gerçekleştirilecek. Ziyaretçilere atalık tohumların hediye edileceği şenlikte, 30’dan fazla üretici ve kooperatif de stant açacak. Dünyada olduğu gibi ülkemizde de sağlıklı gıdaya erişimin önündeki en büyük tehditlerden […]
BAŞKANI METLİ’DEN İLK TALİMATLAR: OKULLARA ÖĞRENCİ DOLAPLARI YAPILSIN, HER OKULDA YEMEKHANE OLSUN İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın 104’üncü yıldönümünde koltuğunu, ilkokul 3. sınıf öğrencisi Ali Selim Metli’ye devretti. Başkan Metli’nin ilk talimatları, “Bütün okullarda öğrenci dolapları yapılmasını istiyorum. Çünkü, çantalarımızı taşımakta zorlanıyoruz. Bir de okullarımızda yemekhaneler olmasını istiyoruz. Bize […]
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kentin farklı noktalarında gün boyu süren organizasyonlarla kutladı. Bu programların birçoğuna katılan ve 23 Nisan coşkusuna ortak olan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, bayramın finalini Üsküdar Meydanı’nı dolduran İstanbullularla birlikte yaptı. Eşi Dr. Dilek Kaya İmamoğlu’yla birlikte el ele sahneye çıkan İmamoğlu’na, 15 farklı ülkeden […]
Kadıköy Belediyesi, 23 Nisan Ulusal Egemenlik Bayramı’nı çocuklar için 5 ayrı parkta gerçekleştirdiği birbirinden renkli ve eğitici onlarca etkinlikle kutladı. Kadıköy’de 4 gün süren kutlamalarda her yaştan çocuk 23 Nisan coşkusunu doyasıya yaşadı. Kadıköy Belediyesi, her yıl olduğu gibi bu yıl da 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’na özel gerçekleştirdiği konserler, tiyatrolar, oyunlar, yarışmalar, […]