Abdi İpekçi Caddesi “Ayda bir gün sokak bizim” diyecek

Trafik kazalarına dikkat çekmek, İstanbul’un trafik problemine çözüm bulmak, güvenli ve rahat bir ulaşım sistemine şehir halkını davet etmek için, her ayın bir Pazarı,  İstanbul’un bir sokağı trafiğe kapatılmaya devam ediliyor.

31 Ekim 2010 Pazar günü Şişli Abdi İpekçi Caddesi  “Ayda bir gün sokak bizim” diyecek. Trafik sıkışıklığının en yoğun yaşandığı Şişli Abdi İpekçi Caddesi 31 Ekim 2010 Pazar günü saat 12.00-18.00 arasında araç trafiğine kapatılarak, yayalara açılacak. Kapatılan sokakta, trafik problemine farklı çözümler üretilip, uygulama için çözüm önerileri yetkili mercilere gönderilecek.  Sokak Bizim Platformu tarafından organize edilen, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Şişli Belediyesi tarafından desteklenen “Ayda Bir Gün Sokak Bizim” etkinliği,  Sokak Bizim Derneği, Suat Ayöz Trafik Mağdurları Derneği, Alternatif Yaşam Derneği (Ayder),  Bisikletliler Derneği, Omurilik Felçliler Derneği, Trafik Kazalarını Önleme Derneği, Türkiye İşitme Engelliler Vakfı, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Şişli Şubesi,  Türkiye Sakatlar Derneği, Yaya Derneği katılımıyla gerçekleşiyor.  Etkinlik içerisinde, dans, müzik, tiyatro gösterileri,  resim atölyesi ve sergi yer alacaktır. Araçsız bir sokakta sokak oyunları yarışması düzenlenecek, bisiklet akrobasi ekibi bir gösteri yapacak ve ücretsiz bisiklet bakım servisi açılarak, bisikletlerin bakımı yapılacaktır. Şişli Abdi İpekçi Caddesi, Sokak Kültürünü araçsız bir gün içinde yaşayarak,  “Kentin asıl sahibinin yayalar “ olduğunu bir kez daha anımsatacaktır.

İLGİLİ HABER AYİDER BAŞKANI HAKAN ŞİŞİK: “KONUT SATIŞLARINDA TARİHİ TOPARLANMA OLDU”

İlk olarak 2006 yılında “Otomobilsiz Şehirler Günü”nde Beşiktaş’ta  gerçekleştirilen ve her ay farklı bir sokağın kapatılmasıyla sürdürülen etkinliğin dikkat çekmek istediği konular, ” Trafik kazalarının,  kayıpların, yaralanmaların, kalıcı sakatlıkların;  İstanbul trafiğinde yaşanan sıkışıklığın,  boşa geçen saatlerin,  stres, kirlilik, zaman ve para kaybına dikkat çekmek, sokakların araçlara değil, insanlara ait olduğunu tekrar anımsatmak. Bir Çözümsüzlük sarmalı içinde, yürümeden süzülerek kaldırımları işgal etmiş araçların yanından geçiyor, yayaların hakkı olan yaya kaldırımlarını bile kullanamıyoruz. İnsana ve çevreye dost bir ulaşım sistemi talep ediyoruz. Kent merkezini yayalardan çok araçlar kullandığı için kenti yaşayamıyoruz. Yaya geçitlerinde olması gereken, öncelik, yayalarındır kavramını kullanamıyoruz. Herkesin istediği yere, yaya yolarından gitme hakkı olmasına rağmen biz hiçbir yere gidemiyoruz.

Geçmişte sokaklar, insan öncelikli ve ölçekliydi. İnsan, çevre, sokak ve kültür etkileşimleri, yerini erişilmesi ve de yaşanılması zor sokakları yaratan araçlara bırakmıştır. Kentin nefes alması, kendi iç dinamiklerini oluşturarak farklılıklar yaratması gereken sokaklar, artık sadece araçlar için var olmaya başlamış ve bunu yaratan kentsel ulaşım ağı, özel araca  bağımlı hale dönüşmüştür.

İnsanlar kent içinde dolaşımını sağlamak için erişilebilirliğe ihtiyaç duyar ve bunu sağladıkları  takdirde kenti benimser. Evinden sokağa çıktığı an duyduğu aidiyet hissi kentin yaşantısına uyum sağlamasını destekler. Ancak günümüz ulaşım politikaları, insanların erişimini otomobil kullanmaya mecbur bırakır hale gelmiştir. Yayaları hakları yok sayılarak, araçlar için özel haklar tanınmıştır. Avrupa Kentli Hakları ve yaya hakları bildirilerini ele alırsak, sokakların evin dışına çıkıldığında sosyal  yaşamın sürdürüldüğü alanların tamamı olduğu söylenir, bu da kentin bütünü anlamına gelmektedir. Kentte yaşayan bütün bireyler “yaya” ise yayaların bulunduğu bütün alanlar da “sokak” olmaktadır.

Otomobilden ayrı olarak bakıldığında sokaklar etkileşim ve paylaşım alanları olmaları nedeniyle toplumsal yaşamın odak noktalarıdır. Sokaktaki etkileşim sonucunda ortaya çok önemli bir kavram olarak “Sokak Kültürü” çıkmaktadır ve Bireylerin sokakta geçirdikleri süre yalnızca arabalarına gitme süreleri kadar olmamalıdır.

Sokaklarımızı geri almak,  Sokak Kültürümüzü yaşamak,  yaşatmak ve trafik kazalarına farklı bir açıdan dikkat çekmek, tüm trafik+ulaşım sorunlarını  tekrarlamak ve de çözüm önerilerine İstanbul’un her semtini dahil etmek için “Ayda bir gün sokak bizim” diyor

Sokak Bizim Platformu, 21 Kasım 2010 Pazar günü saat 12.00 de  “Trafik Mağdurlarını Anma Günü” nde Taksim Meydan’ında olacaktır.