Ahu Türkpençe Yerli Dizi’de

Gazeteci Oya Doğan’ın sunduğu, cumartesi akşamı Bloomberg HT’de başlayan ‘Yerli Dizi’ programının konuğu son günlerde ‘Tek Başımıza’ dizisiyle adından söz ettiren Ahu Türkpençe’ydi. Güzel oyuncu, programda çocukluğuna, sektöre ve dizilere dair düşüncelerini cesurca paylaştı. Çocukken çok sportif biri olduğunu ve annesinin elinden tutarak Adile Naşit’in tiyatrosuna götürdüğünü ifade eden Türkpençe, Adile Naşit öldükten sonra tiyatroya küstüğünü ve 20 yaşına kadar hiç tiyatroya gitmediğini söyledi.

Üniversitede fizik eğitimi alan ve daha sonra tiyatro yapmak istediğini anlayan Türkpençe, bu sektörde tutunabilmek için yüzde 70 yeteneğe, yüzde 30 şansa ihtiyaç olduğunu ifade etti: “Şansın iyi giderse, dişi bir rol alırsan eğer kendini göstermen daha kolay oluyor.”

Tecavüz sahneleri kötü değil

İLGİLİ HABER Gazeteci Murat Marap, belediye başkan adayı oluyor

Türkan Şoray’a çok hayran olduğunu ama Şoray kuralları olmadığını ifade eden Türkpençe, bir oyuncuya “Öpüşür müsün, sevişir misin?” diye sormanın saçma olduğuna inanıyor: “Ben hiçbir oyuncu arkadaşımın ‘Yapmayacağım’ dediğini duymadım. Çünkü oyunculuk bir meslek ve mesleğinin getirilerini yaparsın.” Oya Doğan’ın “Ama bu sahnelerde oynamam” diyen oyuncular da var demesi üzerine güzel oyuncu, “Gerçekten onlar oyuncu mu acaba?” dedi.

Dizilerde tecavüz sahnelerinin yer almasını desteklediğini söyleyen Türkpençe, “Taciz, tecavüz gibi durumların bence dizilerde kullanılması kötü bir şey değil. Tam tersi insanları rahatsız eden, dikkatini çeken, üzerine konuşmalarını sağlayan işler olduğunu düşünüyorum. Bu pozitif bir şey. Şiddet ve tecavüzün insanların dizilerde izledikten sonra arttığına inanmıyorum. Bunlar zavallı iddialar” dedi.

Altyapımızda acı var

Türkiye’de komedi yapmanın çok zor olduğunu ifade eden Ahu Türkpençe, “İyi ki Gülse Birsel var” demeyi ihmal etmiyor: “Gülse’nin yazdıkları çok iyi. Komedi yazmak o kadar zor ki, o yüzden doğal olarak yapımcılar da uyarlamayı tercih ediyorlar. Çünkü yurt dışında iyi yapılmış, sağlam projeler var. Ama bizden çıkan kalem daha farklı oluyor. İyi ki Gülse Birsel var. Biz çocukluğumuzdan beri Türkan Şoray filmleri, Şener Şen filmleriyle büyüdük. Onların totalinde bir hüzün durumu, acı durumu vardı. O acı durum bize galiba işledi. Acıyı daha çok seviyoruz. Altyapımız acı dolu sanırım.”

Cinselliğe aç bir toplumuz

Reytinglerde en çok izlenen sahne öpüşme ve sevişmeyle demek ki, cinselliğe aç bir toplumuz. Hâlâ çok şey bastırılıyor. O yüzden böyle sahnelere açlıkla yaklaşılıyor.

Herkese insanlık dersi verilmeli

Kadına şiddeti merkezine alan ‘Tek Başımıza’ dizisinde rol alan Türkpençe, ilkokuldan itibaren herkese insanlık dersi verilmesini savundu: “İlkokulda kadın ve erkeğin eşit olduğu, şiddetin asla kabul edilemez bir şey olduğu anlatılsa durum farklı olurdu. Hâlâ erkekler daha üstün, kadınlar daha aşağıda, onun karısı onun kocası karışma diye büyüdüğümüz için böyle bir toplumda yaşıyoruz. O nedenle ilkokuldan itibaren herkese insanlık dersi verilmeli.”